Tokatçı Muharrem'in bir skandalı daha ortaya çıktı! Hamile muhabiri itip düşürmüş

Tokatçı Muharrem'in bir skandalı daha ortaya çıktı! Hamile muhabiri itip düşürmüş

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ile röportajı sırasında kameramana vuran Habertürk Ankara Temsilcisi Muharrem Sarıkaya hakkında yeni şiddet iddiaları gündeme geldi.

Habertürk Ankara Temsilcisi Muharrem Sarıkaya''nın Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ile röportajı sırasında yayında ses kontrolü yapan kameraman Ahmet Demir''e vurduğu görüntüler sosyal medyada büyük tepki topladı. Yaşanan skandalın ardından özür mesajı paylaşan Sarıkaya hakkında yeni şiddet iddiaları gündeme geldi.

Sarıkay''nın kameramana vurduğu anlara ait görüntünün yayılmasının ardından çok sayıda sosyal medya kullanıcısı Sarıkaya’nın işine son verilmesini talep ederken, meslek örgütleri de Sarıkaya’yı sert bir dille kınadı.

SARIKAYA ÖZÜR DİLEDİ

Tepkilerin ardından özür mesajı yayımlayan Sarıkaya, “Teknik aksaklıklar sebebiyle bir an kontrolümü kaybettim ve yapmamam gereken, bana ve temsil ettim kuruma yakışmayan bir davranışta bulundum. İHA kameramanı Sayın Ahmet Demir, İHA Bölge Mürdürü Sayın Orhan Akın ile olaya tanıklık eden Sayın Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Fatma Şahin’den ve kamuoyundan mazeretsiz özür diliyorum” dedi.

SARIKAYA HAKKINDA YENİ İDDİALAR

Skandal görüntünün yankıları devam ederken, HaberTürk’ün eski Ankara muhabiri Aslı Işık ve gazeteci Fergün Atalay ise Muharrem Sarıkaya hakkında yeni şiddet iddialarını gündeme getirdi.

''İTİP KAKTIĞIN, MİKROFONUNU ÇEKİŞTİRDİĞİN MUHABİR DE BENDİM''

Fergün Atalay, Sarıkaya’nın Twitter’daki özür açıklamasını alıntılayarak “Muharrem abi, yıllar önce Ankara Devlet Konukevi’ndeki bir basın toplantısında konuşanı göremediğin gerekçesiyle itip kaktığın, mikrofonunu çekiştirdiğin muhabir de bendim. Ama kayıt olmadığı için özür dilemedin tabii. Zaten olayı da beni de hatırlamıyorsundur kesin.” ifadelerini paylaştı.

''MEDYANIN KELLİ FELLİ ABİLERİ BUNLARIN HEPSİNİ BİLİYOR''

Habertürk’ün eski Ankara muhabiri Aslı Işık ise Twitter’da yaptığı paylaşımda, “Çok doğru tespit. Sarıkaya''nın rutin hareketi bu. Adam şiddeti öyle içselleştirmişti ki, 7 aylık hamileyken bana bundan çok daha fazlanı yapmıştı. Medyanın kelli felli abileri bunların hepsini biliyor. Yer Habertürk tarih: 7. 8.2009” diye konuştu.

Yıllar önce yaşandığını öne sürdüğü şiddet olayıyla ilgili Dijital Gaste''den Egehan Erkün''e konuşan Habertürk Ankara bürosu eski muhabiri Aslı Işık, Muharrem Sarıkaya’nın uzun bir süre mobbingine maruz kaldığını ve hamileyken şiddet gördüğünü öne sürdü.

''HAMİLEYDİM, BENİ İTTİ SANDALYEDEN DÜŞTÜM''

Işık, Habertürk’ün Ankara’daki haber merkezinde yaşadığı şiddeti şöyle anlattı:

Putin 7 Ağustos’ta Ankara’ya gelmişti. Basın toplantısını izlemeye başka bir muhabir gönderdiler. Sonrasında ise gece 10 gibi, yardımcısı Ahmet Dirican haberi benim yazmamı istedi. Ben de izlemediğim bir haberi nasıl yazacağım deyince, Sarıkaya uzaklardan hışımla gelip beni oturduğum sandalyeden iterek düşürdü.

''ÇOK UZUN VE YORUCU BİR SÜREÇ OLDU''

Şiddet gördüğü esnada büroda birçok muhabir ve yönetici yardımcılarının bulunduğunu belirten Işık, “Olay, gece 10 sularındaydı. O sırada birçok muhabir ve Sarıkaya''nın yardımcıları da büroda bulunuyordu. Birçoğu olayı gördü... Hamile olduğum için sürekli mobbing uyguluyordu. Günde 4 işe gönderiyordu ve eşim işsiz olduğu için mecbur olduğumu bilerek istifaya zorluyordu. Çok uzun ve yorucu bir süreç oldu, 3,5 yıl dayandım. Dava açtım hem işe iade hem tazminat aldım. Ama mobbingde avukat şahit istedi.” diye konuştu.

''MEDYADAN SOĞUDUM, MESLEĞİMİ BIRAKTIM''

Yaşadığı mobbing nedeniyle mesleğinden soğuduğunu ve işini bırakmak zorunda kaldığını belirten Işık, “Bu süreçte olmayan şeylerden defalarca savunmamı istediler haklı gerekçe olmadığı için işten çıkaramadılar. Süt iznimi kullandırtmadılar. Çok üzüntü verici bir süreçti. Kısaca bir hayatın üstünü örtmek istediler ki bir bakıma örttü de medyadan soğudum ve mesleğimi bıraktım.” İfadelerini kullandı.

Işık, gazeteciliği bırakma sebebini ise şu sözlerle aktardı:

Bu meslek bana insanların haklarının peşinde koşarken, kendi haklarını korumaktan aciz olma çaresizliğini hep yaşatmıştır. Yanlış anlaşılmasın, kendi adıma hak arayışından hiç vazgeçmedim. Sadece duyarsız insanların çoğunlukta olduğu bir meslekte kalmak istemedim.

 

İlgili Haberler