Kıvırcık lahana olarak bilinen kale bitkisi içerdiği vitamin ve mineraller sayesinde vücudun ihtiyacı olan eksiklikleri karşılanıyor, bağışıklık sistemini baştan sona yeniliyor. Peki nasıl tüketilmeli?
Kara lahananın bir türü olan kale bitkisine, kıvırcık lahana , kale otu ve kale lahana da denir. Kara lahanadan daha serttir. Damarları daha geniş ve kalın olan kale bitkisi, koyu yeşil olan kale bitkisi besin değeri yüksektir. Özellikle potasyum bakımından zengin olan kale bitkisi, yapılan bir araştırmada dünyanın en sağlıklı bitkisi seçilmiş. Araştırma sonucunda içerdiği kalsiyum sütten 2 kat daha fazla çıkmıştır. Vietnam, Tayvan, Güney Kore ve Çin gibi ülkelerin özel olarak yetiştiriciliğini yaptığı bitki halk tarafından da farklı şekillerde sıklıkla tüketilir. Özellikle ızgarada pişirilen etle beraber yenir. İçerdiği potasyum faydası olduğu kadar zararı da vardır. Uzmanlar kronik böbrek rahatsızlığı olanların ve az su tüketenleri bu besin konusunda uyarır. İçeriğinde yağ oranı sıfır olduğundan diyet yapanlar ise listelerine kolaylıkla ekleyebilir.
KALE BİTKİSİNİN YARARLARI
Kemiklerdeki sıvı kaybını önleyerek çabuk iyileşmelerini ve gelişmelerini sağlar. Uzmanlar özellikle herhangi bir darba karşısında ya da kırılma sonrası hızla iyileşmesi için tüketilmesini tavsiye eder.
Her koyu yeşil renkli bitkide olduğu gibi kale bitkisinden de yüksek oranda demir vardır. Demir kansızlığa iyi gelir. Kandaki kan yapıcı hücre oranını artırır. Böylece kansızlık gibi sorunlar önlenmiş olur. Bunun yanı sıra kan basıncını da kontrol altına alır. Yüksek ve düşük tansiyonunda yaşanmasını engeller.
Yüksek oranda K vitamini içeren kale bitkisi zihinsel sorunların önüne geçer. Sinir sistemini güçlendiren K vitamini konsantreyi artırır. İleri yaşlarda görülme ihtimali olan hafıza kaybı ya da unutkanlığın önüne geçer.
Hücreleri yeniler. Bu sayede meme, yumurtalık ve kolon gibi kanser hastalıklarının yaşanma riskini azaltır.
Yüksek oranda lif içeren kale bitkisi sindirim sisteminin daha iyi çalışmasını sağlar. Bağırsakların fonksiyonlarını düzenlediğinden kilo almayı önler. Ayrıca bağırsaklar da besin kalıntısına izin vermez.
Vücudun ihtiyacı olan kalsiyumu tek seferde sağlar. Sütten daha fazla kalsiyum içerdiğinden diş ve kemikleri güçlendirir. İleri yaşlarda görülme ihtimali olan diş kaybı ya da romatizmal hastalıkların önüne geçer.
