İYİ Partili Ümit Özlale'den çok konuşulacak sözler: Bu anlayışa ekonominin işleyişini anlatmak aşı karşıtına aşının faydalarını anlatmaktan farksızdır

İYİ Partili Ümit Özlale'den çok konuşulacak sözler: Bu anlayışa ekonominin işleyişini anlatmak aşı karşıtına aşının faydalarını anlatmaktan farksızdır

İYİ Parti Kalkınma Politikaları Başkanı Ümit Özlale, ekonomide yaşananların ekonomik rasyonellik içinde ya da para politikası çerçevesinde değerlendirilemeyeceğini belirterek, "Bu anlayışa ekonominin temel işleyişini anlatmak aşı karşıtı bir bağnaza aşının faydalarını anlatmaktan farksızdır" dedi.

İYİ Parti Kalkınma Politikaları Başkanı Ümit Özlale, sosyal medya hesabından son dönemde ülkede yaşanan ekonomik gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Yaşanan gelişmeleri "Saltanat meraklısı bir anlayışın devletin tüm kurumlarını kirletip bunun iktisadi maliyetini de toplumun tamamına ödetmesi" olarak değerlendiren Özlale, "Bu anlayışa ekonominin temel işleyişini anlatmak aşı karşıtı bir bağnaza aşının faydalarını anlatmaktan farksızdır. Bu anlayışın bir sonraki adımını ekonomi biliminin içerisinde tahmin etmek imkansıza yakındır" ifadelerini kullandı.

Ümit Özlale''nin açıklamaları şöyle:

"Doktora tezimde merkez bankacılığı çalıştım. Türkiye’ye geldikten sonra Süreyya Serdengeçti ve Durmuş Yılmaz Bey döneminde TCMB’ye akademik danışmanlık yapma fırsatını buldum. TCMB’nin bu en güzel dönemlerinde herkesten çok şey öğrendim. 

Bu süreçte başta Erinç Yeldan, Hakan Kara, Refet Gürkaynak, Bilin Neyaptı gibi sadece Türkiye’de değil bütün dünyada merkez bankacılığı konusunda tanınmış meslektaşlarımla birçok konuyu tartıştık, yazdık, çizdik. Zafer Yükseler, Fatih Özatay gibi bürokratları tanıdım.

Kendi akademik başarılarımı geçen ya da piyasaların görüşlerini merak ettiği birçok başarılı öğrenciyi yetiştirmek kısmet oldu.

Neden bu kadar uzun bir giriş yaptığıma gelince: bugün olanları ekonomik rasyonellik içinde ya da para politikası çerçevesinde değerlendirmeye çalışmak Türkiye’de bu işe gerçekten emek veren, birkaçına yukarıda yer verdiğim isimlerin emeklerini yere çalmaktan farksızdır.

Olan biten, saltanat meraklısı bir anlayışın devletin tüm kurumlarını kirletip bunun iktisadi maliyetini de toplumun tamamına ödetmesidir. Olan biten bu zararlı anlayışın devletin itibarına, akademinin aklına saldırmasıdır.

Bu anlayışa ekonominin temel işleyişini anlatmak aşı karşıtı bir bağnaza aşının faydalarını anlatmaktan farksızdır. Bu anlayışın bir sonraki adımını ekonomi biliminin içerisinde tahmin etmek imkansıza yakındır.

Sizin iyi niyetinizle olan biteni açıklamaya çalışmanız, çözüm önerilerinde bulunmanız faydasızdır. O anlayış kendisini güç zehirlenmesinden bir nebze kurtarabilecek aşıyı olmak istemeyecektir zira hızla yayılan bir virüs gibi sağlıksızlığını toplumun tamamına yaymakla meşguldür.

O yüzden bu aralar ekonomi bilimine gönül vermiş akademisyenler ya da itibarlı devlet adamlarına döviz kurunu ya da faizleri sorduğunuzda, ekonomik analizlerde bulunmalarını istediğinizde cevap vermezlerse...

Ya da değerli meslektaşım Hakan Kara gibi “çok üzgünüm” demekle yetinirlerse onları anlayışla karşılayınız. Türkiye artık sözün bittiği, bütün renkler kirlenirken birinciliği kamu itibarının aldığı yerdir."