İYİ Partili Kaplan Sayıştay’ın raporlarındaki milyonları tek tek sıraladı. Kritik soruyu sorunca meclis buz kesti

İYİ Partili Kaplan Sayıştay’ın raporlarındaki milyonları tek tek sıraladı. Kritik soruyu sorunca meclis buz kesti

İYİ Parti Tekirdağ Milletvekili Enez Kaplan, Meclis'te yaptığı konuşmada Sayıştay'ın son raporlarına dikkat çekerek kurumların şeffaflıktan uzak yönetildiğini dile getirdi. Sayıştay raporlarına yansıyan ve tartışmalara neden olan ihale ve harcamaları hatırlatan Kaplan, denetlemeden muaf kurumlarda daha büyük sıkıntılar yaşandığını söyledi.

İYİ Parti Tekirdağ Milletvekili ve TBMM Katip Üyesi Enez Kaplan, 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi görüşmelerinde partisi adına söz aldı.

Kaplan, Sayıştay Raporların'da yer alan ve Türkiye'de tartışma konusu olan kurum ve kuruluşlar ile ilgili çıkan haberleri tek tek sıraladı. İYİ Partili Kaplan, şöyle konuştu:

Sayın milletvekilleri, yaklaşık bir aydır komisyonlarda bütçe üzerine çalışıyoruz.
Bu süreçte Sayıştay raporlarından öğrendiklerimizden birkaçını kısaca hatırlatmak gerekirse:

Denetimi mümkün olan kurumlardan RTÜK’ün, doğrudan teminle, mal ve hizmet alımı bütçesinin 2 katını aştığını öğrendik. Merkez Bankasının özel bir sigorta şirketine 29 milyon TL üzerinde para aktardığını öğrendik. 2004 yılında bir zimmet olayında tahsiline karar verilen 3,4 milyon dolarlık paranın o günkü kurdan hesaplanarak bugün devleti 20 milyon TL zarara uğrattığını öğrendik. Millî Eğitim Bakanlığı ile bir banka arasında yapılan protokolle, bankaya aktarılan 16 milyon TL’nin yaklaşık 2 milyon TL’sinin hediyelik eşya alımına harcandığını öğrendik. Orman Genel Müdürlüğünün maden sahalarının kontrolünde eksik kaldığını ve bunun da ekolojik sisteme zarar verdiğini öğrendik. Rize’de yapılan Çay Çarşısı’nın kanunda belirtilen kıyı kenar çizgisine aykırı olmasına rağmen yapıldığını öğrendik. Kamu kurumlarından ne tür ilişki içinde olduklarını bilmediğimiz kâr amacı gütmeyen kuruluşlara 6,5 milyar lira para aktarıldığını öğrendik. Ticaret Bakanlığı bütçesinden “Turquality” denilen destek programı çerçevesinde bir ayakkabı firmasına 22 milyon TL haksız destek sağlandığını öğrendik. TÜİK enflasyon rakamları konusundaki becerisini, kendi hesaplarını da tutma konusunda göstererek gelir gider işlemlerinde 4,7 milyon TL hata yaptığını öğrendik. Bir inşaat şirketine Ovit Tüneli’nin yapımı sırasında hesaplanan bedelin bin katına kadar olan ödeme yapıldığını, yine aynı firmaya köprü ayağının belirlenen ölçüden kısa yapılmasına rağmen tam bedelin ödendiğini öğrendik."

PEKİ YA DENETİMDEN MUAF TUTULANLAR?

"Bu bilgilerimizin hepsini denetim yapabilen kurumlardan, Sayıştay Raporlarından öğrendik. Bir de öğrenemediklerimiz var çünkü onlar denetimlerden muaf tutuluyor." Tekirdağ Milletvekili ve TBMM Katip Üyesi Enez Kaplan TBMM Genel Kurulunda Varlık Fonu hakkında yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı:

"Varlık Fonunda ve fona bağlı şirketlerde de ne olup bittiğini tam olarak bilemiyoruz.
Varlık Fonu hakkındaki bağımsız denetim raporlarının her yıl Ekim ayında meclise gelmesi gerekirken sürekli kaçırılıyor ya da gizleniyor.
Varlık Fonu ve fona bağlı şirketlerde ne olup bittiğinin bilinmediğini, bağımsız denetim raporlarının da kaçırıldığını veya gizlendiğini söyledi.
Varlık Fonu bünyesindeki şirketlerin kar zarar durumları muallakta.
Varlık Fonu’nun denetleme bilirliği muallakta.
Damat Bakan istifa etti, yönetim kadrosu muallakta.
Varlık Fonunun amacı bile muallakta.
Dış Ticaret fazlası veren devletlerde bu tip fonların kurulması elbette ülkeye katma değer sağlar.
Ancak bizim gibi sermaye birikiminin olmadığı, dış borca dayalı bir ekonomi sisteminin sürekli hale geldiği bir ülkede fonun sağlayacağı bir katkıdan söz etmek elbette mümkün olamazdı ve olamadı da. Öyle bir yapı kurulmuş ki denetimini bağımsız şirketler yapar, raporlar her yıl Ekim ayında meclise gelir diyorsunuz Muhalefet Milletvekilleri raporlar hakkında o kadar önerge verdiler. Ama 5 aydır hiçbir vekil cevap alamadı. Çünkü rapor yok.

Devlet Denetleme Kurulu tarafından denetlenir diyoruz; Varlık Fonu’nun Başkanı aynı zamanda Devlet Denetleme Kurulu üyelerini de atayan kişi yani Sayın Cumhurbaşkanı. Fona bağlanan şirketler zarar ediyor,

ÇAYKUR’un durumu ortada,
THY’nin borcu yüzde 107,
TCDD’nin borcu yüzde 350,
Kayseri Şekerin borcu yüzde 297 artmış durumdadır."