İYİ Parti’den Sağlık Bakanlığı ve hükümete, “ Koronavirüsle mücadelede süreci iyi yönetemediniz” eleştirisi geldi.
Koronavirüsten kaynaklı tedarik zincirinde oluşan sorunların haksız yere fırsata çevrilmesinin önüne geçilmesine ilişkin verilen grup önerilerinin Meclis Genel Kurulu’nda yapılan görüşmeleri sırasında, söz alan İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ahat Andıcan, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın süreci iyi yönetemediğini söyleyerek, sert eleştirilerde bulundu.
HASTALARIN YÜZDE 80’Nİ BULAŞTIRMAYA DEVAM EDİYOR
Andıcan, Sağlık Bakanı tarafından açıklanan rakamların Türkiye’de hastalığın gerçek boyutunu ortaya koymadığını öne sürdü. Hükümet tarafından oluşturulan Bilim Komitesi tarafından Koronavirüs hastalarının yüzde 20’sinin ancak sağlık merkezlerine müracaat ettiklerinin açıklandığını belirten Andıcan, “Bu şu demektir, yüzde 80 hasta dışarda bulaştırmaya devam ediyor” dedi.
BAKANLIK BAŞARILI SINAV VEREMEDİ
Dünya Sağlık Örgütü tarafından koronavirüsle mücadele için testin öneminin vurgulandığına dikkat çeken Andıcan, “Test olmadan, tanı koyamazsınız. Tanı koymadığınız sürece tedavi etmek yada önlemek imkanına sahip değilsiniz” diye konuştu.
Andıcan, Sağlık Bakanlığı’nın test yapma konusundaki yetersizliğini ise şu sözlerle dile getirdi:
“Ne yazık ki Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı olayın başladığından bu yana bu konuda başarılı bir sınav veremedi. Bütün üniversite laboratuvarlarını bu test için yetkilendirmesi gerekirken Ankara'da sadece 1 merkezi görevlendirdi. Yani hasta müracaat ettiği zaman ondan materyal alınacak, Ankara'ya gönderilecek, Ankara'dan tanı konularak gelecek, bu arada hasta dışarıda, İzmir'den ya da başka bir şehirden yaymaya devam edecek. Böylece, olayın önlemeyeceğini, daha vahim bir durum alacağını anlayınca bu kez karar değiştirdi Bakanlık, bunu 6 merkeze çıkardı, bunun da yetmediğini görünce -iki gün önce hatırlayacaksınız- 16 merkeze çıkardı fakat bu merkezler daha çalışır hâlde değildir.
BAKANLIK SINIFTA KALDI
2'nci test yöntemi ise hızlı test kiti. Çinlilerin getirdiği nokta itibarıyla söylemek gerekirse bu on beş dakika sonra bile sonuç verebiliyor. Ama salgın başlamadan önce Batı dünyasında yaklaşık üç saatte bu testle sonuç alınabiliyordu; Güney Kore'de başarıyla uygulanılıyor. Bu konuda da Bakanlık maalesef sınavı veremedi, sınıfta kaldı. Nasıl? Olay başlar başlamaz bu hızlı tanı testinin ithal edilerek -kendimiz üretemediğimize göre- depolanması lazımdı, bu gerçekleştirilemedi.
HIZLI TANI KİTİ KONUSUNDA BAKANLIĞIN İDDİALARI DOĞRU DEĞİL
11 Şubat itibarıyla Bakanlık, bu testin imal edildiğini söyledi. İmal ettiklerini söyledi fakat dün aldığım bir bilgi, hızlı tanı kiti konusunda Bakanlık iddialarının doğru olmadığını gösteriyor. Hastanelere beşer kit verilmiş ve hastalarda ancak tanı konduktan sonra bu kitle test yapılıyor. Tabii Türkiye'nin tek aşı ve serum üreten merkezi Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsünün 2011 yılında "İthal aşı daha ucuzdur." diye kapatıldığını hatırlayacak olursanız, bu anlayışın virüs salgınları için bir test üretim merkezine yatırım yapmasını da bekleyemezsiniz.”
SÜRECİ İYİ YÖNETEMEDİLER
Hükümetin sürekli olarak süreci iyi yönettiği propagandası yaptığını öne süren Andıcan, Umreden dönenlere ilişkin karantina aşamalarının bunun en önemli göstergesi olduğunu vurguladı.
Andıcan, “Salgın hastalıklarla kamu mücadele eder, özel sektör değil; bunun altını çizmek istiyorum. İki gün önce İspanya, salgınla mücadele edebilmek için bütün hastaneleri kamulaştırdı. Dolayısıyla, çağın projeleri olarak lanse edilen şehir hastaneleri, bu işte herhangi bir fonksiyon göremediler” dedi.
MİLLETVEKİLLERİNE TEST UYGULANMASINI İSTEDİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yakın çevresinin sürekli olarak Koronavirüs tehdidine karşı termal kameralar ve testlerle kontrol altında tutulduğuna dikkat çeken Andıcan, virüs tehdidi konusunda TBMM’de önlem alınmamasını da şu sözlerle eleştirdi:
“Önümüzdeki iki hafta, yayılmanın en pik yapacağı iki haftadır. Böyle bir dönemde Meclisi çalıştıracaksak eğer, ülkenin her tarafından gelen seçmenlerle bire bir temas kuran ve uçaklarla havaalanlarında yolculuk yapan milletvekillerinin de böylesi bir periyodik teste tabi tutulmasının gerekli olduğunu düşünüyorum. Aksi takdirde iktidarın Meclise dikte ettirdiği torba yasaları çıkarabilmek için böylesine riskli bir dönemde ve ortamda Meclis çalışmalarını devam ettirmenin ne vatanperverlikle ne de kahramanlıkla bir ilgisi yoktur. Meclis Başkanlığı Sağlık Bakanlığıyla görüşerek test uygulaması konusundaki çalışmayı yani milletvekillerine yönelik test uygulaması yönündeki çalışmayı hemen bugün başlatmalıdır.”
