İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, basın meslek örgütlerinin "Sansür Yasası" olarak bilinen Dezenformasyon Yasası'nın ‘halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ suçuna hapis cezası verilmesini öngören maddesinin iptal talebinin görüşüldüğü Anayasa Mahkemesi (AYM) önündeki eyleminde; “Bu yasadan etkilenen tüm gazeteci arkadaşlarımızın, bu mesleği hakkıyla yapmaya çalışan tüm basın mensuplarının yanında olmayı sürdüreceğiz. Türkiye, Cumhuriyetimizin ikinci asrına adımını atarken, gerçekten bu demokrasi çıtasını hak etmiyor. Milletimizin de bunu çok yakından takip ettiği inancındayız” dedi.
Zorlu, burada yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Kamuoyunda dezenformasyon yasası olarak bilinen ama esasında uygulamada siyasi iktidarın adeta basın mesleği üzerinde bir yumruğu haline gelen bu yasa değişikliğinin iptali için maalesef beklentimiz çok daha farklı yöndeydi. İptal edilmesi yönündeydi. Ancak bu yönde bir karar çıkmadı. Doğrusu Türk demokrasisi ve hukukun üstünlüğü ilkesi çerçevesi içinde son derece sorunlu bir madde ve uygulama olduğunu görmekteyiz.
“BU YASALAR TÜRK EKONOMİSİNE BÜYÜK OLUMSUZLUKLAR GETİRDİ”
Türkiye’de bugün büyük ekonomik sorunlar yaşıyoruz. Bir başka yöne dikkat çekmek istiyoruz. Doğrudan dış yatırım çekmemiz gereken böyle bir dönemde, ülkemizin demokrasi ve hukukun üstünlüğü çerçevesinde, dünyaya vermesi gereken mesaj anlamında böyle yasaların, bunların da daha kötü bir şekilde uygulandığı bu dönemde maalesef Türk ekonomisinin de toparlanması bağlamında büyük olumsuzluklar getirdiğini görüyoruz.
“MESLEĞİ HAKKIYLA YAPMAYA ÇALIŞAN TÜM BASIN MENSUPLARININ YANINDA OLACAĞIZ”
40’a yaklaştı sanıyorum, bizim edindiğimiz rakam; bu maddeden etkilenen gazeteci sayısı. İfade özgürlüğü bağlamında, Anayasanın belirlilik ilkesi, ölçülülük ilkesi… Bunların hemen hemen hiçbirisi gözetilmeden çıkarılan ve maalesef son derece de yanlış uygulanan bu yasa hükmünün mutlaka ve mutlaka er ya da geç iptal edileceğine inanıyoruz. İYİ Parti olarak hukuk mücadelemizi vermeyi sürdüreceğiz. En başından bu yana Sayın Genel Başkanımız başta olmak üzere, biz bu yasadan etkilenen tüm gazeteci arkadaşlarımızın, bu mesleği hakkıyla yapmaya çalışan tüm basın mensuplarının yanında olmayı sürdüreceğiz. Türkiye, Cumhuriyetimizin ikinci asrına adımını atarken, gerçekten bu demokrasi çıtasını hak etmiyor. Milletimizin de bunu çok yakından takip ettiği inancındayız.”