İYİ Parti'den ABD'ye tepki, hükümete çağrı

İYİ Parti'den ABD'ye tepki, hükümete çağrı

İYİ Parti Sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında ABD Temsilciler Meclisi'nin kararlarını sert bir dille eleştirdi. Hükümete de seslenen Ağıralioğlu "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi gözden geçirilmeli" dedi.

İYİ Parti Sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu düzenlediği basın toplantısıyla gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.

Cumhuriyet Bayramı’nın önemine değinerek konuşmasına başlayan Ağıralioğlu, “Orta Asya’da Bilge Kağan’ın kurduğu devlet ile Atatürk’ün Anadolu’da kurduğu devlet arasında bir fark yoktur” dedi.

"HÜKÜMETE TAVSİYE EDİYORUZ"

Cumhuriyet kutlamalarının evvelkilerden farklı olarak daha coşkulu olmasına dikkat çeken Ağıralioğlu, “Aslında cumhuriyet kutlamalarının daha evvel olduğundan daha büyük bir coşkuyla kutlanıyor olmasının, hükümetin de dikkatini çekmesi lazım. Çünkü nihayetinde Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni tecrübe ettiğimiz bu süreç içerisinde Rize’den, Kayseri’den, Konya’dan devleti yönetme imkanını Cumhuriyet’in onlara verdiğini unutmaması gereken bir kadroya konuşuyoruz. Memleketin ve milletin hizmetini Cumhurbaşkanlığı makamı da dahil her türlü makamı Anadolu çocuklarının ulaşabileceği yerlere koyabilen cumhuriyet sisteminin kıymetinin bir kere daha bilinmiş olmasını ifade etmeye çalışıyoruz.

Bu çocukları devletlerinin ve milletlerinin hizmetlerini görebilmek için Cumhuriyet’in kendilerine sunduğu olmuş imkanlarla devletin bütün mevki ve mevzilerine ulaşabilmektedirler. Bugün Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin bir taraftan muhasebe edilmesini hükümete tavsiye ediyoruz.  Ortak değerlerimiz, ortak kıymetlerimiz bu topraklarda bizi bir arada tutan kıymetli kabullerimiz üzerinden memlekette bilek güreşi yapmaktan imtina edilmeli. Memlekette ortak sevgi ve değer alanlarının ortak bileşenlerine özel ihtimam gösterilmelidir” dedi.

ABD SENATOSU’NUN ALDIĞI KARARLAR MÜNASEBETSİZLİKTİR

Yüzyılın başında Cumhuriyetimizi kurarken ABD'de şimdilerde yeniden oylanıp temcit pilavı gibi önümüze getirilen soykırım yapıldığına dair Temsilciler Meclisi’nde kabul edilip Senato’nun onayına sunulan karara da değinen Ağıralioğlu, “Türk Devleti'nin Türk Milleti’nin aleyhine sopa edilmeye çalışılan bu karar münasebetsizliktir. Biz yüzyılın başında cephe gerisinde devletimizin aleyhine iş tutmuş Ermeniler ile ilgili bir tehcir kararı aldık.

Bu alınmış tehcir kararının arkası Anadolu'da bugün 782 bin kilometrekarelik vatan diye bildiğimiz coğrafyanın belki 5'te 1'i büyüklüğünde bir toprağa sıkıştırmak kastıyla yapılmış birtakım aslında tertipleri bozma irademizle bugün bu mevzuları konuşuyoruz. Tehcir kararının arkasındaki iradeye hürmetle cümle kuruyoruz.

"TÜM CİHAN BİLSİN Kİ KIZ ÇOCUKLARIMIZDA DAHİL HERKESE TALAT İSMİNİ VERİRİZ"

Bugün ABD dahil Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni sıkıştırmaya teşebbüs etmiş her alçak girişime karşı sözümüz alenen şudur; ‘Biz kendi vatanımızda, kendi milletimizin ve devletimizin yaşaması için yapılabilecek her türlü fedakarlığı yapma kararımızla bu topraklardayız. Yüzyılın başında cephe gerisinde devletin milletin aleyhine pusu kuran Ermenilere bir tehcir kararı aldık. Biz devleti, milleti yaşatma iradesiyle kendi anne babalarından vazgeçmiş bir milletin çocuklarıyız. Biz yüzyılın başında devletimizin ve milletimizin aleyhindeki tavra tehcir kararı aldık. Soykırım meselesini uluslararası boyut kazandıracak şekilde devletimizin aleyhine çevirmeye çalışılan, tehcir kararımızın soykırıma dönüştürmeye gayret eden herkes bilsin ki biz vatanımızı aynı hassasiyetle bekliyoruz. Çocuklarımıza Enver, Cemal ve Talat ismini verme kararımızla buna mukabele ediyoruz. Eğer bu münasebetsizlik devam ederse tüm cihan bilsin ki kız çocuklarımızda dahil herkese Talat ismini veririz’” sözleriyle eleştirdi.

"ŞAYET GİDECEKSE…"

Cumhurbaşkanı’nın grup toplantısındaki konuşmasına atıfta bulunan Ağıralioğlu, “Sayın Cumhurbaşkanı bugün grup toplantısında 13'ünde ABD'ye gidip gitmeyeceğim belli değil ifadesinde bulundu. Şayet gidecekse Trump'ın Türk devletini rencide edecek, Türk Milleti’ni utandıracak rezil mektubunu ABD'ye iade etmek için meşru, makul bir gerekçe daha oluştu. Zaten Türk Devleti’nin tarihi sicili bu mektubu iade etmeye yeterliydi lakin bir münasebetsizlik daha oldu. Sayın Cumhurbaşkanı şayet 13'ünde ABD'ye gidecekse çöp kutusuna attığı söylenilen mektubu oradan alsın. ABD başkanına kameraların önünde iade etsin. Biz bu topraklardaki varlığımızı ABD'ye borçlu değiliz” şeklinde konuştu.