İYİ Parti'nin 4. Olağanüstü Kurultayı gerçekleşiyor. Saat 11.00'da başlayan olağanüstü kongre, Yenimahalle Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde devam ediyor. Mayıs ayında yapılan tüzük kurultayında değişen bazı maddeler bu kurultay ile birlikte yürürlüğe girdi. Bu kapsamda partinin en yetkili karar organı olan 80 kişilik Genel İdare Kurulu, 50 kişiye düşürüldü.
Yeni oluşacak Genel İdare Kurulu'nun çarşaf liste yöntemi ile belirleneceği kurultayda, İYİ Parti lideri Meral Akşener, parti tüzüğünün kendisine hak tanımasına rağmen delegeye herhangi bir liste sunmayacak. Yeni GİK tamamen delegenin takdirine göre şekillenecek.
Meral Akşener, tüzük kurultayında kendisine verilen GİK dışından genel başkan yardımcısı atama yetkisini ilk kez Yavuz Ağıralioğlu için kullanmıştı. İYİ Parti'nin TBMM Grup Başkanvekilliği görevinden ayrılan Yavuz Ağıralioğlu Genel Başkan Yardımcılığı’na getirilmişti.
Kurultayın ardından İYİ Parti'de başkanlık divanında değişikliklerin olması bekleniyor.
KONGREYE İLGİ DİKKAT ÇEKİYOR
İYİ Parti'nin 4. Olağanüstü Kurultay'ına gösterilen ilgi ise dikkat çekiyor. Sabahın erken saatlerinden itibaren kurultayın yapılacağı Nazım Hikmet Kültür Merkezi dolmaya başlarken, birçok partili de kurultayı salon dışından takip ediyor. Yüksek katılımın olduğu kurultayda 50 kişiden oluşacak olan yeni GİK'te yer almak için adaylığını açıklayanların sayısı ise 239'u buldu. Hazirun defterine göre, İYİ Parti 4. Olağanüstü Kongresi'ne 841 delege katıldı.
DELEGE OLMAYAN 60 İMZA ALMAK ZORUNDA
Üçüncü olağanüstü genel kurulda tüzükte yapılan değişikliğe göre, 80 kişiden 50 kişiye düşürülen GİK'e, her üst kurul delegesi aday olabilecek. Üst kurul delegesi olmayan parti üyeleri ise 60 üst kurul delegesinden alacağı imzayla yarışa dahil olabilecek.
DİVAN BELİRLENDİ
Kurultay Divan heyetinin belirlenmesiyle başladı. Kurultaya Divan Başkanı olarak İzmir Milletvekili Müsavat Dervişoğlu seçilirken, divan kurulu başkan yardımcısı Kayseri Milletvekili Dursun Ataş ve GİK Üyesi Ünzile Yüksel'den oluştu. Susurluk Belediye Başkanı Nurettin Güvey, Seçim ve Hukuk İşleri Danışmanı Metehan Yoldaş, Rize İl Başkanı Ayşegül Özyanık ve Bitlis İl Başkanı Ziya Yoldaş katip üye seçildi. Divanın belirlenmesinin ardından İstiklal Marşı ve saygı duruşuna geçildi.
"SANIRSIN GÖREVDEN ANLAMAYAN DAMADI DIŞ GÜÇLER ATADI"
Kurultayda konuşmasını yapmak üzere davet edilen Akşener, sahneye salonun büyük coşkusuyla geldi.
Sahneye gelen İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, Abdulrahim Karakoç’un Yemin şiirinden şu dizleri okudu;
"Yurdum bir kağıttır ışık beyazı
Üstünde insanlar mukaddes yazı
Genci ihtiyarı gelini kızı
Susarsam, hakkını helal etmesin
Mazlumlar hakkını almayıp ele
Günü gün edersem zalimler ile
Evdeşim öz kızım öz oğlum bile
Susarsam hakkını helal etmesin
Allah rızasıdır arzum emelim
Bu necip milleti ondan severim
Hazreti Muhammed gerçek rehberim
Susarsam hakkını helal etmesin."
"Hep söyledim Türkiye darlık çekecek bir ülke değildir. En verimli topraklar üzerinde gençliği ile kalkınmalıdır. Türkiye yokluktan değil basiretsizlikten darlık çekiyor.
Bu ülkeyi Merkez Bankası’nın ihtiyat akçesine göz koyacak kadar basiretsiz yönetiyorlar. Sıkışınca hep aynı nakarat. Dış güçler de dış güçler. Sanırsın paralar harcadıkları lüks haraçlara dış güçler biniyor. Sanırsın görevden anlamayan damadı dış güçler atadı. Hayır hepsini bugünün iktidar sahipleri yaptı. Buna sessiz kalamayız kalmayacağız."
Akşener, milletin kendilerini beklediğini ifade ederek, "her geçen gün daha büyük gayretle iktidara yürüyoruz" dedi ve İYİ Parti iktidarında yeni bir anayasa hazırlayacaklarını da ifade etti. Akşener, “Hızlı karar alan, hızlı işleyen, ama aynı zamanda hesap veren, yeni bir sistem kuracağız. Herkesin görüşünü alıp, herkesin derdini dinleyip, Milletimizin her bir ferdinin hakkını koruyacak, yeni bir anayasa hazırlayacağız. Bize yüzde 51 yetmez. Öyle bir anayasa hazırlayacağız ki, toplumsal mutabakat neymiş görecekler.” şeklinde konuştu.
“AKP TÜRKİYE İÇİN BİR AYAK BAĞIDIR”
Meral Akşener konuşmasında iktidarın Türkiye'yi getirdiği noktayı anlatarak şunları kaydetti:
"Biz genciyle yaşlısıyla, aziz milletimizin her bir ferdini dinliyoruz.
Sokakta, işyerinde, kahvede, otobüste, dolmuşta, vatandaşlarımız dertlerini söylüyor, çare bekliyor.
Ama duymuyorlar…
Saraya kapanmış bir iktidarın, milleti duyması mümkün değil.
Onca zenginlik arasında, bu ülkede yokluk olmasına, açlık olmasına isyan ediyorum.
İsyan ediyorum kardeşim, isyan.
Bu potansiyeli harekete geçiremeyen, bizleri yokluğa mahkum edenlere, isyan ediyorum.
Türkiye Cumhuriyeti’ni kuranların emanetine ihanet edenlere, isyan ediyorum.
İş bulamadığı için evine hüzün çöken,
Ekonomik sebeplerle dağılan aileleri gördükçe, isyan ediyorum.
Tam 17 yıldır “en iyisi bu” diye kendini pazarlayan bu iktidara, isyan ediyorum.
Avrupa’nın en zengin ülkesi olmamız gerekirken, kişi başı milli gelirde en fakir ülkesi olmamız nasıl bir başarıdır?
Her dört gençten biri işsizse, bu nasıl başarıdır?
Yıllarca büyüme masallarıyla kandırdılar.
Türkiye’yi 3 kat büyüttük diye böbürlendiler.
Oysa biz büyürken, dünya bizden daha çok büyüdü.
En büyük 10 ekonomi arasına girmeyi hedeflerken, en büyük 20 ekonominin bile dışında kaldık.
Kendisini sürekli olarak geçmişle kıyaslayan bir hastalığa yakalandık.
Ekonomi batıyor diyorsun;
İsmet Paşa zamanında yiyecek ekmek yoktu diyor.
Her şey ateş pahası, insanlar aç diyorsun;
Ecevit zamanında benzin kuyruğu vardı diyor.
Başarılı görünmek için, tarihimizde karanlık sayfa arıyorlar.
Bulamadılar mı, yeni bir tarih yazmaya kalkıyorlar.
Yunanistan’a peşkeş çektiğiniz adaları geri alın diyorsun;
Misak-ı Milli’nin tapusu olan Lozan’a dil uzatıyorlar.
Kendi şanlı tarihine bile savaş açmakta sakınca görmeyen bu iktidar,
Türkiye için artık bir ayak bağıdır."