İYİ Parti sandıktaki skandalın peşinde!

İYİ Parti sandıktaki skandalın peşinde!

İYİ Parti, 24 Haziran seçimlerinde Jandarma Okulu'ndaki 3 binden fazla öğrencinin misafirhane adres gösterilerek seçmen yapılmasının peşini bırakmıyor.

Bünyamin ÖZTÜRK/Ankara

Yasalara aykırı olmasına rağmen askeri öğrencilerin kursiyer kılıfı altında askeri araçlarla taşınarak oy kullandırılmasını Yeniçağ Gazetesi'nin Ankara Temsilcisi Ahmet Takan'ın 6 Kasım 2018'de gündeme getirmesinin ardından, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Koray Aydın, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na soru önergesi vermişti.

Önergeye yanıt verilmemesi üzerine Koray Aydın ve diğer Genel Başkan Yardımcısı Hasan Seymen, geçen yıl 22 Kasım'da Ankara cumhuriyet başsavcılığına suç duyurusunda bulundu. Seçim kanunun 180. maddesine göre seçim suçları ile ilgili kamu davasının seçimin bitiş tarihinden itibaren 6 ay içinde açılması gerekiyor. Bu süre zarfında açılmazsa zaman aşımına uğruyor ve artık kovuşturma yapılamıyor. Yasaya göre 24 Haziran seçimleri ile ilgili dava açma süresi 24 Aralık 2018'de doldu. İYİ Parti şikâyetini 22 Kasım'da yapmış olmasına rağmen savcı dosyayı bekleterek 26 Aralık'ta 6 aylık zaman aşımı dolduğu gerekçesiyle takipsizlik kararı verdi. Kararın adalet sisteminin yerlerde süründüğünün göstergesi olduğunu söyleyen Koray Aydın, şöyle dedi: "Zamanaşımı süresinin bitmesine 34 gün kala usulüne uygun olarak suç duyurusunda bulunuyoruz. Sayın savcı dosya için 34 gün kılını kıpırdatmıyor, demek ki zaman aşımı süresinin dolmasını bekliyor. Ardından da, 'Zamanaşımı süresi doldu' diyor, takipsizlik kararı veriyor ve dosyayı kapatıyor. Böyle hukuk, böyle yargı, böyle adalet olur mu? Şayet süre yanlış hesaplandıysa bu bir skandaldır. Bile bile zaman aşımı için beklendiyse bu daha büyük bir hukuk skandalıdır. Başka savcılar da böyle yaparsa adalet nasıl sağlanacak? Suçlular nasıl cezalandırılacak? Hukukun üstünlüğü nasıl temin edilecek? Hepsini zaman aşımı doluncaya kadar beklet, sonra da takipsizlik ver, dosyayı kapat. Yasama, yürütme ve yargıyı tek elde toplarsanız artık o ülkede adalet de kalmaz, hukuk da kalmaz, demokrasi de kalmaz. Bu karara elbette itiraz edeceğiz. Yargı sürecinin peşini bırakmayacağız.  Milletimizin hakkını hukukunu sonuna kadar savunacağız. Ancak milletin hakkını korumak aynı zamanda cumhuriyet savcılarının da görevidir." 

Yaşanan hukuksuzluğu yorumlayan İYİ Parti Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yarımcısı Hasan Seymen de bu kararın "yargının tamamen yürütmenin emrine girdiğinin ve yargı bağımsızlığının kalmadığının" açık kanıtı olduğunu belirtti. Ankara Sulh Ceza Mahkemesi'ne itiraz ettiklerini ifade eden Seymen, şunları söyledi: "Buradan çıkacak karara göre takipsizlik kararı veren savcı hakkında da gerekli yasal girişimlerde bulunacağız. İYİ Parti olarak bu skandalın peşini bırakmayacağız."