Herkes çok iyi biliyor ki, önümüzdeki seçimde AKP HDP toplamı anayasayı değiştirecek bir çoğunluğa erişirse Türkiye çok daha radikal değişimlere itilecek... Bugün konuşulanları ve yapılması planlananları bundan on sene önce değil ağıza almak, beyinden bile geçirmek mümkün değildi... O hâlde 2019’a kadar yaşanabileceklerin sınırını kim tahmin edebiliyor?
Ortada yaşaması için ‘mutlaka iktidarda kalması gereken’, uluslararası ve bölgesel ‘rehin’ pozisyonunda bir iktidar partisiyle bunu daima fırsata çeviren bir HDP var... Muhalefetin artık sürekli yenilgi getiren ‘rutin’in dışına çıkıp farklı şeyler denemesi gerekiyor... Acaba ittifaklar çözüm olabilir mi? Ya da hangi ittifaklar zarar yerine fayda doğurabilir?
Cumhurbaşkanlığı seçiminden bir kere daha anlaşıldı ki, CHP’nin dâhil olduğu ittifaklar, ilâve oy getirmiyor, iktidar partisinden oy sökemiyor... Çünkü karşıda büyük bir propaganda gücü var ve o güç bu tür ittifakları ‘operasyon’ gibi nitelemeyi ve vatandaşa benimsetmeyi başarabiliyor... Ayrıca toplumu kamplaştırmaktan nemalanan ve kendi seçmenini bu yolla bloke etmeyi beceren bir anlayış, bu tür birliktelikleri fırsata çevirerek, sallantıda olan seçmenine ‘CHP’yi göstererek’ eski mevziine dönmesini sağlayabiliyor...
Ankara’daki son yerel seçimler kimseyi aldatmasın... Kap-kaça kurban giden seçim başarısı, adayın özelliklerinden kaynaklanmıştı... İttifak partiler arası değil, tabanda ve doğaldı... Aynı başarı Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde tutturulamadı... AKP’nin CHP’den alabileceği oyu yok... Dolayısıyla önümüzdeki seçim kurgusu yine milliyetçiler üzerine... Bu durumda bir milliyetçi-muhafazakâr nitelikte kuvvetli cazibe merkezi oluşturmak gerekiyor...
Bunun için en ideal çözümlerden birisi MHP-BBP-DP ittifakı gözüküyor... Eğer Saadet Partisi de ikna edilebilirse mevcut iktidar partisinin karşısına çok güçlü bir ‘millî blok’ konulabilir... 1991 ittifakının darbe döneminden yorgun çıkmış MÇP ve RP’ye nasıl bir diriliş ve hamle alanı açtığı göz önüne alınırsa, böyle bir ittifakın doğuracağı başarı daha rahat kestirilebilir...
Tek çatı altında bir ideolojik bütünleşme olmayacağı, bunun seçim ittifakıyla sınırlı olduğu baştan vurgulanacağı için, partiler içinde nefsî veya siyasî gerekçelerle oluşabilecek engeller en aza indirilebilecektir...
Hiç şüphe yok ki, bu bloğun meydana getireceği sinerji öz oy toplamının üzerinde bir matematikle sonuçlanacaktır... Bir an için müttefik partilerin sadece kendi oylarını getirdiklerini, ilâve oy alamadıkların var sayalım... Bu sonuç bile, mevcut seçim sistemine göre, illerde elli oy farkıyla, yüz oy farkıyla dördüncü, beşinci milletvekillerini çıkaran AKP’nin daha az milletvekili çıkaracağı anlamına gelmektedir...
MHP ile BBP arasında özellikle cumhurbaşkanlığı seçimlerinde oluşan sıcaklık ve ülkenin gidişatıyla ilgili aynı köke mensup olmanın verdiği kaygı ortaklığı, ittifaka uygun bir zemin oluşturmuş gibi... Elbette bu tür ittifaklar kolay değildir, içeriden ve dışarıdan provokasyonlara açıktır... Her seçimde oyunu milliyetçiler üzerine kuran iktidar partisi için bu kolay sindirilebilecek bir durum olmayacaktır... Havuz medyası üzerinden ‘eski’ ‘yeni’ memnuniyetsiz tetikçiler harekete geçirilecek, doğrudan veya dolaylı atışlar başlayacaktır... Bu hamlenin de ‘millî iradeye darbe’, ‘paralel tezgâhı’ veya ‘dış operasyon’ olduğu pazarlanacaktır...
Diğer taraftan da camialar içindeki milliyetçi görünümlü ‘iktidar kriptoları’, sözüm ona ideolojik gerekçelerle bu tür yaklaşımlara karşı çıkıp, zihinleri bulandırmaya çalışacaklardır... AKP karşısından ‘parçalı yapı’nın devamı amacıyla nefsler kaşınacak, konu milletvekili pazarlıklarına ve kimlerin milletvekili olacağına odaklanacak, halis niyetler örtülmek istenecektir... Bu yolda bir hamle yapılsın, ilk rahatsız sesin ‘kritpolar’dan ve ‘havuzcular’dan gelecek olması tutturulan yolun doğru olup olmadığını belgeleyecek zaten!..
Bunlara hazırlıklı ve dayanıklı olmak lâzım... 2015 çok kritik bir yıl... ‘Önce ülkem’ diyen, ülkenin başına kötülük gelecek olduktan sonra partisinin de, koltuğunun da, milletvekilliğinin de canı çıksın diyen herkes için...
