Dünyadaki tarımsal faaliyetlerin % 70’inin arıların polenleşmesine bağlı olduğu düşünülüyor. Arılar çiçekleri tozlaştırarak, onların üremesini sağlıyor. Yani arılar olmadan bu fauna var olamaz.
Ayrıca, Universidad Mayor (CeapiMayor) Arıcılık Girişim Merkezi ve Apiculture Şili Şirketi (Cach) ‘nin yaptığı araştırmalarda; arıların mantar,virüs ,bakteri gibi hiçbir patojen taşımayan tek canlı olduğu belirtildi. Buna karşın arılar üzerinde yapılan son araştırmalara göre, arı popülasyonu son yıllarda % 90 ‘ a yakın azaldı ve endemik türler arasına girdi.
Arıların popülasyonundaki bu düşüş, tarımsal ilaçların kontrolsüz kullanımı, çiçeklerin azalması ve ormanların yok edilmesine bağlandı. Bu nedenle çevreciler acilen pestisit kullanımının yasaklanmasını ve tümüyle doğal yöntemlerin teşvik edilmesi gerektiğini savunuyor. Arıların sağlığı ve ortamları dikkatli bir şekilde kontrol edilmelidir.
Greepeace arıları yeniden geri kazanmak ve korumak için en tehlikeli 7 pestisitin (bunların üçü nikotinli) yasaklanması gerektiği söylüyor. Böylece ekolojik tarım onarılarak, vahşi habitat korunabilir. Ekolojik tarım, vahşi habitatları ve arıları korumak için gerekli. Bunun için de tek ürünlü devasa tarım alanlarından kaçınarak eko-sistem çeşitliğini korumak gerekiyor.
Bu sayede toprağın besini doğal komposto sistemleriyle onarılarak , rüzgar ve toprak erozyonundan kaçınılarak pestisit ve kimyasal gübrelemeden kaçınılabilir. Arı popülasyonu onarıldığında ve polenleşme iyileştiğinde tarım alanlarının verimi artacaktır.