İBB Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanı Murat Yün, İstanbul'da beklenen büyük depremle ilgili "Hangi ilçeler risk altında?" ve "Şehir depreme ne kadar hazır?" gibi kritik sorulara yanıt verdi.
6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremlerin ardından ülke genelinde büyük kayıplar yaşanmış ve bu durum, İstanbul’un olası bir depreme karşı ne kadar hazır olduğu konusunu daha da ön plana çıkarmıştı.
Yün, İstanbul’daki mevcut yapı stoğu ve zemin durumunu değerlendirerek, “İstanbul’un depreme hazır olduğunu söylemek zor. Şehrin büyük bölümü, eski ve dayanıksız yapılardan oluşuyor” ifadeleriyle durumu özetledi.
Yün’ün verdiği bilgilere göre, İstanbul'da yaklaşık 1 milyon 200 bin konut bulunuyor ve bunların yaklaşık 850 bini 2000 yılından önce inşa edilmiş. Kentsel dönüşüm yasası kapsamında son 12 yılda yalnızca 92 bin bina yenilenmiş, bu da toplam konut stokunun yalnızca yüzde 12-13’üne tekabül ediyor.
İSTANBUL'DAKİ BİNALAR DEPREM OLMASA DA YIKILABİLİR
Yün, 7.5 büyüklüğünde bir depremde yaklaşık 200 bin binanın ağır hasar görmesi veya yıkılmasının öngörüldüğünü belirtti. Ayrıca, hızlı yapı tarama testleriyle belirlenen 1556 binanın, deprem olmasa bile kendi kendine yıkılma riski taşıdığını vurguladı.
EN RİSKLİ İLÇELER BELLİ OLDU
İstanbul’da deprem riskinin yüksek olduğu bölgelerle ilgili bilgi veren Yün, Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın Marmara Denizi'ndeki konumu nedeniyle özellikle Avrupa Yakası’nın güney kesimlerinin daha riskli olduğunu belirtti. E-5 ile deniz arasında kalan alanlarda zemin kalitesinin düşük olması, depremde yapılar üzerinde ciddi hasarlara yol açabilecek bir faktör olarak öne çıkıyor.
GÜVENLİ İLÇELER HANGİLERİ?
İstanbul’da daha güvenli olarak değerlendirilen bölgeler arasında Başakşehir, Arnavutköy, Çatalca, Sarıyer ve Beşiktaş gibi ilçeler bulunuyor. Yün, bu bölgelerdeki zeminlerin genellikle daha sağlam olduğunu ve 2018 sonrasında inşa edilen yapıların, yönetmeliklere uygun olarak yapıldıkları için daha güvenli kabul edildiğini belirtti. Ancak Kağıthane’deki bazı dere yataklarının riskli olduğunu ve bu bölgelerde zemin kalitesinin değişkenlik gösterdiğini de ekledi.