Ekonominin kötü gidişatı ve Hazine'nin sıcak paraya olan ihtiyacı nedeniyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla hazırlanan ve Bakanlıklardan bilgi istenen "Özelleştirme Yapılması Gereken Hizmetler ve Kuruluşlar" başlıklı gizli ibareli yazıyla birlikte, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü bünyesinde Türk Boğazları'nda faaliyette bulunan Kılavuzluk ve Römorkör Hizmetleri, hazırlanan listeye eklendi.
Deniz Haber Ajansı'nın Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı kaynaklarından edindiği bilgiye göre; Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatı çerçevesinde başlatılan özelleştirme talimatı çerçevesinde, Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü bünyesinde Türk Boğazları'nda hizmet veren Kılavuzluk ve römorkör hizmetlerinin özelleştirilmesi için çalışma başlattığı belirtildi.
MİLLİ GÜVENLİK MESELESİ
Uzmanlar ise böyle bir özelleştirmenin milli güvenliği tehlikeye sokacağını belirterek, söz konusu özelleştirmenin gerçekleşmesi durumunda İstanbul ve Çanakkale boğazlarındaki hâkimiyetimizin Montro Boğazlar sözleşmesinden önceki duruma hatta Sevr Antlaşmasındaki duruma dönüleceğini ifade ediyor. Uzmanlar, böyle bir özelleştirmenin 1936’da imzalan Montro Boğazlar Sözleşmesine kadar var olan Boğazlar Komisyonu’ndan bir farkının olmayacağını da belirtiyor.
ATATÜRK’ÜN EN BÜYÜK RAHATSIZLIĞIYDI
Nutuk'ta kılavuzluk ve römorkaj hizmetlerinin öneminden bahseden Atatürk’ün, 1923 Lozan Antlaşması’ndan 1936 Montrö Sözleşmesi’ne kadar geçen 13 yıl boyunca en büyük rahatsızlık duyduğu konulardan birinin, genç Cumhuriyetin Türk Boğazlarının boğazlar komisyonu tarafından yönetilmesi olarak biliniyordu. 20 Temmuz 1936 tarihinde imzalanan Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile İstanbul ve Çanakkale Boğazları tamamen Türk hâkimiyetine alınmıştı.
