Doğal afetler ve acil yardım faaliyetlerine gönüllü katılım sağlayan sivil toplum kuruluşlarının oluşturduğu ekipler, geçtiğimiz hafta sonu Tekirdağ'da bir araya geldi.
Başta İstanbul olmak üzere, Türkiye'nin çeşitli bölgelerinden kamp için başvuran binlerce gönüllü arasından elemeler yapıldı.
250 GÖNÜLLÜ EĞİTİM KAMPINA KATILMAYA HAK KAZANDI
Elemelerde öne çıkan en önemli kriter ise, fiziki ve psikolojik dayanırlık oldu. Zorlu tabiat koşullarında ayakta kalabilmek, psikolojik baskılar karşısında kontrolü kaybetmeyip, devamlılığı sağlayabilecek iki yüz elli gönüllü eğitim kampına katılmaya hak kazandı.
Börü Arama Kurtarma Eğitim ve Acil Yardım Derneği öncülüğünde yapılan organizasyona Avrasya, Bozok, Sabah Dernekleri de katılım sağladı.
İp eğitimi, doğada arama kurtarma, Teking, Navigasyon ve Parkur çıkarma eğitimleri alan ekipler, acil durum, doğal afet ve kayıp arama - kurtarma operasyonlarında en hızlı şekilde olay yerine ulaşıp, nasıl müdahale etmeleri gerektiği eğitimini de aldılar.
Ekiplerin, sahada bulundukları sırada birbirlerini tanıyabilmeleri, uyum içerisinde olmaları ve verimli çalışabilmeleri açısından bu tür organizasyonların düzenlenmesinin önemini vurgulayan Börü Arama Kurtarma Eğitim ve Acil Yardım Derneği Başkanı Bilal Battal; "Arkadaşlarımız aynı zamanda, birbirleriyle kaynaşıyorlar ve olumsuz koşullarda çalıştıklarında birbirlerini fiziki ve psikolojik açıdan destekleyerek uyum içerisinde çalışabiliyorlar" dedi.
'GELİYOR' DENİLEN İSTANBUL DEPREMİ İÇİN UYARDI
Bilal Battal, bu tür tatbikatların önemine dikkat çekerek; "Yakın zamanda yaşanan deprem felaketi teknolojinin geldiği son noktaya rağmen yine de insan aklı ve gücünün önemini bir kez daha gözler önüne sermiş oldu. Teknoloji olağan hayat akışımızda işlerimizi kolaylaştırıyor. Yine de felaket söz konusu olduğunda elimizden ilk giden teknoloji oluyor. Acil müdahale gerektiren durumlarda insan gücü ve tecrübesi hayat kurtarıyor. Her an felaket olacakmış gibi hazırlıklarımızı sürdürüp, tedbirlerimizi almak durumundayız. Bizler Börü ekibi olarak bu sorumluluktan hareketle ekiplerimizin teoride ve pratikte eğitimlerine önem veriyoruz" dedi. Battal, bilim insanlarının "Geliyor" dediği 'Büyük İstanbul' depreminde herkesin üzerine düşen vazifeyi yerine getirmesi gerektiğini vurgulayarak şöyle dedi; "Üzerimize düşen vazife, hayatta yaptığımız en iyi işi; en doğru ve en iyi şekilde icra etmektir".
Türkiye'de doğal afet deyince ilk akla gelenin deprem olduğunu işaret eden Bilal Battal, "Sel, heyelan, göçük altında kalma birçok farklı doğal afet türü" olduğunu hatırlattı.
Bilal Batta, Börü Arama Kurtarma, Eğitim ve Acil Yardım Derneği başta olmak üzere diğer sivil toplum kuruluşlarının amacını şöyle özetledi; "İnsanlar yaşanan felaketler neticesinde sevdiklerini ölü ya da diri geri istiyor. Elbette ki bizim önceliğimiz insanımızı canlı olarak kurtarmak. Ancak maalesef her zaman bu mümkün olmayabiliyor. Bizim işimiz insanlara sevdiklerini geri getirmek."
Bu tür eğitimlerin seviyelerinin arttırılarak devam edeceğini vurgulayan Battal, sonraki aşamalarda vatandaşın da katılımıyla acil yardım konularında bilinç ve eğitim düzeylerinin arttırılacağı günübirlik organizasyonlarda düzenleneceğinin müjdesini verdi.
