İslâm'da milliyetçilik

Tahrîk edenle, tahrîk edilene zorla yer değiştirmek istiyorlar! Vatan bölünmesin, ezan dinmesin-bayrak inmesin, millet bütünlüğü zarar görmesin ve devlet sürsün diye bedel olarak verdiğimiz canlarımızın cenâze törenlerindeki cemaat kalabalığından korkan siyâsiler, bu gönüllü sessiz kalabalığı siyâseten istismâr ederek o kalabalığa ve o cemaat üzerinden muhalefet partilerine iftira ediyorlar!
Şehide görevini yapmak için toplanan kalabalığı ve o kalabalık üzerinden muhalefeti suçlayan Hükümete habire tehdît mesajları gönderen siyasallaşmış PKK’lılar ise küresel güç destekli tahrîklerine devâm ediyorlar!
Terörist leşlerine, PKK paçavrasına sararak millet vergilerinden maaş alan, millet vekili yeminine ihânet eden nankörlerin ve belediye başkanlarının katıldığı törenler yapıyorlar! Emniyet güçleri; mesai ve silah arkadaşlarını, eşlerini, çocuklarını katledenlere yapılan törenleri içleri kan ağlayarak izlemek zorunda bırakılıyorlar!
Yetmedi! Yetmeyecek! Her gün, yeni bir PKK saldırısı, yeni bir PKK kalleşliği ile muhatabız ve; “Bölgede Küresel gücüz!” diye övünen, Genelkurmay Başkanı korumasında çok geniş kapsamlı bir operasyon sonrasında siperde çömelen, diklenmeden dik duran bir BOP Eş Başkanımız var!
Bölücülüğün her türlüsünün demokratik insan haklarından sayıldığı ülkemde, Türk’ü, Atatürk’ü sevmeyi, Türk milliyetçiliği yapmayı yalan fetvâlarla yasaklamaya çalışıyorlar!
Dînle desteklenen Arap şövenizmi, Ermeni-Kürt ırkçılığı, misyoner faaaliyetler, gencecik delikanlıları İsrail’in ağzına yem olarak atmalar demokratik insan haklarından ama Türk’ü, Atatürk’ü, Türkiye’yi sevmek; ‘hükümeti yasal olmayan yollardan devirmek amaçlı çetecilik!..’
Türk Milliyetçisi bir dindâr olarak Kur’an’ı dikkatle taradım ve milliyetçiliği yasaklayan bir buyruk aradım. Bulamadım, yok! Tesbît edebildiğim, insanlığın farklı milletler olarak yaratıldığını belirten âyetleri fırsat buldukça paylaşacağım. Meselâ:
“...Bunun üzerine: Bir kısmınız diğerine düşman olarak ininiz, sizin için yer yüzünde barınak ve belli bir zamana dek yaşamak vardır dedik.” (Bakara-36)
“Sizi yeryüzünün halifeleri kılan, size verdiği (nimetler) hususunda sizi denemek için kiminizi kiminizden üstün kılan O’dur.” (En’âm-165)
“Rabbin dileseydi bütün insanları bir tek millet yapardı.” (Yûsuf-118)
“Dedi ki: Birbirinize düşman olarak hepiniz oradan (cennetten) inin! Artık Benden size hidayet geldiğinde, kim Benim hidayetime uyarsa o sapmaz ve bedbaht olmaz.” (Tâ Hâ-123)
“O’nun en büyük delillerinden biri de, gökleri ve yeri yaratması, lisanlarınızın ve renklerinizin değişik olmasıdır. Şüphesiz bunda bilenler için dersler vardır.” (Rûm-22)
“Biz yalnız Nuh’un soyunu kalıcı kıldık.” (Sâffât-77)
“Ey insanlar! Doğrusu biz sizi bir erkekle bir dişiden yarattık. Ve birbirinizle tanışmanız için sizi kavimlere ve kabilelere ayırdık.” (Hucûrat-13)
“Rabbin dileseydi bütün insanları bir tek millet yapardı.” (Hûd-118)
‘Allah katında makbûl olan takvâdır’ iddiası ile milliyetçiliğe karşı çıkanlara ise Allah(c.c.); “(Resûlüm) Sen sevdiğini hidayete erdiremezsin; bilakis Allah dilediğine hidayet verir ve hidayete girecek olanları en iyi O bilir.” (Kasas-56) uyarısını yaparak takvada kimsenin şahitliğine ve müdahelesine izni olmadığını bildiriyor!
Kur’an’da; yakın akrabaya, komşuya, çevreye, ülkeye karşı sorumluluk yükleyen bir dînin, milletini sevmeyi yasaklaması mümkün mü?
Şahsen ben, Allah’ın süvârileri sıfatlı, İslâmın gönüllü sancaktarı Milletimi sevmeğe, milletimi dünya nizâmına müdâhil olabilecek güce getirebilmek için mücâdeleye devâm edeceğim ve bu mücâdelemde de Allah’tan yardım dileyeceğim.

Yazarın Diğer Yazıları