Suriye'de emperyalizmin iç savaş kışkırtmaları "Arap Baharı" adı altında pazarlanırken, büyüyen kaos sadece Şam'ı değil, Türkiye'yi de tehdit altına sürüklemişti...
Esad'ı devirme planında paralı asker olarak kullanılan dinci militanlar El Kaide'den sonra IŞİD kılığında terör estirmeye başlamış, ancak örgütün Türkiye ve Avrupa'daki eylemleri ABD ile destekçilerini ürkütünce, "Düşmanımın düşmanı dostumdur" şeklindeki yaklaşımın ne kadar tehlikeli olduğu da ortaya çıkmıştı...
Çünkü Irak ve Libya'dan sonra Suriye'de de yayılmaya başlayan IŞİD tehlikesi yetmezmiş gibi, Avrupa'nın göbeğinde kamyonlarla, minibüslerle gerçekleştirilen intihar saldırıları, havaalanları ve kalabalık meydanları hedef alan bombalı eylemler, Selefi kılığındaki dinci terörün uygar dünya için giderek çok daha ürkütücü hale geldiğini kanıtlamıştı..
ABD ve Avrupa, Orta Doğu'nun dizayn edilmesi operasyonlarında birçok Arap devletini sustururken, bir bölümünü de Irak, Libya ve Suriye'de olduğu gibi (kitleleri kışkırtarak denetim altına almaya çalışmış) ancak bu hareket Suriye'deki büyük yıkımlara rağmen etkili olamayınca, emperyal plan geri çekilmişti...
İşte bu sırada geride sadece Halep çevresindeki enkazlar, can kayıpları ve yaralılar değil, kaosun karanlığı ve tehdidin sinsiliği de kalmış, PKK ve türevleri ile birlikte IŞİD dağınık halde pusuya yatmıştı...
Peki, bu ürkütücü dağınıklık ve sinsi tehdit Türkiye'yi nasıl etkilemişti?..
17 BİN TERÖRİST ÖLDÜRÜLDÜ...
AKP'nin "açılım" gafleti ve Türkiye'yi 100 milyarlarca dolar zarara uğratırken, aynı zamanda sığınmacı akınıyla da sosyal bunalımlar yaratan Suriye tehdidi, teröre karşı yapılan operasyonlarla bir nebze olsun durdurulmuştu...
Amanoslar'dan Kandil Dağı'na, Güneydoğu'dan İran sınırına kadar son 6 yılda sürdürülen operasyonlar, PKK'nın 40 yılda karşılaşmadığı kadar büyük bir dirençle yürütülmüştü...
Devletin yurt içindeki terör hücrelerinin büyük bölümünü bertaraf etmesinin ardından Kuzey Irak içleri ve İran sınırındaki operasyonlar PKK/YPG gibi grupların eylem kabiliyetini önemli ölçüde kırarken, Suriye sınırındaki teyakkuz stratejisi de örgütü köşeye sıkıştırdı...
PKK bu bölgede ABD desteği ile ordulaşmaya çalışırken, yurt içindeki eylem kabiliyeti ise neredeyse sıfıra düşürüldü...
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya göre yurt içindeki terörist sayısı da 50'nin altına indi...
Devletin istihbarat birimleri terör gruplarını enterne ederken, örgütün üst düzey yöneticilerine yönelik operasyonlarda yüzden fazla PKK'lının etkisiz hale getirildiği, 20'den fazlasının da Irak ve Suriye'de yapılan nokta operasyonlarıyla yakalanarak Türkiye'ye getirildiği duyurulmuştu...
PKK abluka altına alınırken, Suriye iç savaşının ardından Türkiye'de kanlı eylemler yapan ve sızma faaliyetleri yürüten IŞİD de son 6 yıldaki kıskaçtan payını aldı...
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun önceki gün yaptığı açıklamaya bakılırsa, son 6 yılda Suriye'de 17 binden fazla dinci, bölücü terör örgütü üyesi etkisiz hale getirildi...
İşte bu operasyonlardan bir kaçı var ki, son yıllarda yeniden örgütlemeye çalışan IŞİD'in beyin takımını hedef almıştı.
IŞİD'E BÜYÜK OPERASYON...
Türk güvenlik güçleri 15 Haziran 2021'de Suriye'de çok önemli bir operasyona imza atmıştı...
2008 yılında Afganistan'a giderek Selefi gruplara katılan, 2010'da ise IŞİD'e katıldıktan sonra, "Türkiye emiri" olarak görevlendirilen "Ebu Usame el Türki" kod adı Kasım Güler, terör örgütü üyeleri arasında "kırmızı kategori"de aranıyordu...
İki yıl önce Suriye'de yakalanarak Türkiye'ye getirilen Güler, ifadesinde, örgütün Türkiye'de sansasyonel eylemler yapmayı planladığını ve çeşitli yerlere silah gömüldüğünü söylemişti...
Ancak dinci örgüte yönelik operasyonlar son 6 yıldır aralıksız sürdürülürken, IŞİD'in hücreleşme hareketliliği, Türkiye'nin PKK'ya hava operasyonundan sonra kara harekâtı yapacağı haberlerinin yayılmasının ardından yoğunlaşmıştı...
2022'nin Kasım ayı ve Aralık ayının ilk haftasındaki operasyonların sonuçları da hareketlilik kapsamında dikkat çekiciydi;
4 Kasım'da Şanlıurfa'da, IŞİD üyesi 16 şüpheli, 9 Kasım'da başkentte, çatışma bölgelerindeki IŞİD mensuplarıyla irtibatlı oldukları belirlenen 12 yabancı uyruklu, 11 Kasım'da İstanbul'un Esenyurt ve Sultanbeyli ilçelerinde 2, 29 Kasım'da Kırıkkale'de 2, 1 Aralık 2022'de, İstanbul'da 13 ve 3 Aralık'ta ise Hatay'da 7 IŞİD'li gözaltına alındı...
Ancak "IŞİD'in Türkiye emiri" Kasım Güler'in geçen yıl yakalanmasından sonra bu militanın Suriye'deki bağının da koparılması gerekiyordu.
Çünkü bu yapılmasaydı Suriye'den terör sızıntısı önlenemeyecekti...
KUREYŞİLERE BASKIN...
Örgütün Suriye'deki lideri Ebu el Hasan el Haşimi el Kureyşi, geçen yıl muhaliflerin Dera kentinde düzenlediği operasyonda öldürüldü...
14-15 Ekim 2022 tarihlerinde, üç ayrı noktadaki çatışmalarda 30 kadar IŞİD mensubu da etkisiz hale getirilmişti...
Ancak bu operasyondan iki ay sonra sonra Kocaeli'nde, intihar eyleminde kullanılacak bomba yüklü aracın yanında görülen IŞİD üyesi H.A.A'nın yakalanması, örgütün Türkiye'deki hesaplarının devam ettiğini kanıtladı...
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 3 gün önce açıkladığı IŞİD operasyonunun amacı da örgütün Suriye-Türkiye bağının tamamen koparılmasıydı...
Erdoğan'a göre;
14 Ekim 2022'de öldürülen Ebu el Hasan el Haşimi el Kureyşi'nin yerine IŞİD'in Suriye sorumlusu olan Ebu Hüseyin el-Kureyşi de, MİT'in 29 Nisan'da Suriye'nin kuzeyinde düzenlediği operasyonda öldürüldü...
Sadece FETÖ'nun değil, PKK'nın da umudunu bağladığı 14 Mayıs seçimleri nedeniyle Türkiye'nin içinde bulunduğu teyakkuz, IŞİD'e yönelik ablukayı çok önemli bir operasyonla zirveye çıkarmıştı...
Hiç kuşkusuz bu operasyon, Usame bin Ladin'in 2011'de Pakistan'da öldürülmesinden sonra örgütün üst düzeyine karşı girişilen en etkili müdahalelerden biri oldu...
