İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati''nin de katıldığı finans zirvesinde sert kredi çıkışında bulunarak, "Faizler iniyor ama krediye erişim güçleşiyor" eleştirisini dile getirmişti.
Türkiye ekonomi modelini eleştiren Aran, "Alınan makro ihtiyati tedbirlerle birlikte artık biz ekonomi modelinin desteklediği sektörleri bile destekleyemeyecek noktaya geldik" demişti.
Bankacılık sektörünün alınan makro ihtiyati önlemlerden nasıl etkilendiğine ilişkin görüşlerini paylaşan İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, A Para televizyonu tarafından düzenlenen Finansın Geleceği Zirvesi''ndeki ifadelerine de açıklık getirdi. Bloomberg HT’ye konuşan Aran, yeni ekonomi politikasına değindi.
"TÜM KREDİLERİMİZİ BU ALANA SEFERBER ETTİK"
"Yeni ekonomi politikası doğrultusunda büyümeyi desteklemek amacıyla ihracat kredilerimizin payını yüzde 12’den yüzde 15’e çıkarttık" diyen Aran, "Yeni ekonomi modelimiz üretimi, ihracatı, yatırımları önceliklendiren bir model ve Türkiye’nin büyürken cari açık vermek gibi kronik sorununu çözmek için yola çıkıldı. Büyürken cari açık vermeyen bir ülke olmak yapısal bir dönüşüm ve çok ciddi bir yatırım gerektirir. Bankalar da kredi gücünü bu alanda kullanacak. Bu çok netti bizim için. Bu doğrultuda da tüm kredilerimizi bu alana seferber ettik. Bu dönüşümü desteklediğimizi düşünüyorduk. Faiz indirimleri öncesi biz bu alanları çok rahat bir şekilde kredilendirebiliyorduk" ifadelerini kullandı.
"BİR FAYDASI YOK"
Bankaların kendi kredi kapasitelerini daraltmaması gerektiğini savunan ve bu yönde kararlar alınmamasını söyleyen Aran, "Bu kararlar gözden geçirilmeli. Öte yandan müşterilerin tasarruf tercihlerine saygı gösterilmeli. Özellikle kur korumalı mevduatta yüzde 20 gibi bir dönüşüm oranımız var. Bunun üzerine TL/YP dengesi yüzde 50-50 olmazsa şu kadar menkul kıymet tesis edeceksiniz'' denmesinin ne büyümeye, ne istihdama, ne yatırıma bir faydası yok. Üstelik bizi de bunları desteklemekten alıkoyuyor” diye konuştu.
"DOĞRUDAN ADRESLEDİĞİM YER TEKNİK BİR KONUYDU"
Finansın Geleceği Zirvesi''ndeki ifadeleriyle ilgili de konuşan Aran, "2. Finansın Geleceği Zirvesi''nde yaptığım konuşmada, anladığımız politikaları desteklemek adına bankalara da destek olunması gerektiği ve bu desteğin de Merkez Bankası tarafından verilmesi gerektiğini ifade etmiştim. Sanki ekonomi politikasına veya Hazine Bakanı’na karşı bir şey söylemişim gibi bir algı yaratıldı; oysa doğrudan adreslediğim yer teknik bir konuydu" dedi.
Aran şunları kaydetti:
"Krediye erişimde güçlük olmasının ekonomik aktivitede sorunlara yol açıyor. KOBİ''lerin krediye erişimi sorunsuz devam ediyor ama büyüklerin krediye erişiminde sorunlar olduğu için imkanı olanlar özel sektör tahvili çıkartarak bu sorunu çözmeye çalışıyor. ''Büyükler önce elindeki Dövizi satsın, sonra krediye başvursun ki enflasyonla mücadele sonuç versin'' deniyor. Bunu dengeli olarak yapmak gerekiyor. Arzu edilen sonuçla, sonuca gitmek için kullanılan araçların orantılı ve birbiriyle uyumlu olması gerekiyor. Burada arzu edilen sonuçla, sonuca götürecek olan enstrümanların seçimi konusunda kantarın topuzunun kaçtığını düşünüyorum. Menkul kıymet yoluyla bu konuları düzenlemeye çalışmanın riskli alana geldiğine işaret etmeye çalışıyorum. Bu tür konularda bu yaklaşımların dozunu iyi ayarlamak lazım."
"BİR AN EVVEL SERBEST PİYASA KURALLARINA DÖNÜLMELİ"
İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, "Bir an evvel serbest piyasa kurallarına dönmemiz gerektiğini düşünüyorum. Türkiye ekonomisini bugüne getiren şey serbest piyasa ekonomisini tercih etmemiz ve bu yolda ilerlememizdir. Bu tarz kural getirerek 20 yıllık borçlanmaya teşvik etmenin serbest piyasa koşullarını fazla zorlamak olduğunu düşünüyorum, doğru bulmuyorum" şeklinde konuştu.