İranlı sosyolog Amanullah Moghadam, adayların seçim süreci boyunca gerçekleştirdikleri tartışmalarında bahsedilenlerin halkın aklında kaldığına ve toplumun genel atmosferini etkilediğine dikkat çekti. Seçmenlerin, radikallerin reformist aday Mesut Pezeşkiyan'a karşı büyük bir karalama kampanyası başladığına dair inancının her geçen gün daha da arttığını belirten Moghadam, reformistlerlerin siyasi arenada en az varlığa sahip grup olmalarına rağmen halk tarafından ülkenin sorunlarından sorumlu tutulduklarının altını çizdi..
Yazar, Arman Emroz Gazetesi'nde yer alan yazısında Pezeşkiyan'ın tüm saldırılara basit ve mantıklı yanıt verdiğini, bunun da onun seçimlerdeki şansını ve toplumdaki konumunu artırdığını belirtti.
Moghadam, adayların gerçekleştirdiği tartışmaların ardından toplumun, sorunların kaynağı olarak iktidarı suçlamaya başladıklarını ve bu anlamda İran toplumda bir tür entelektüel fikir birliğinin ortaya çıktığını belirtti. Moghadam'a göre, insanların zihinleri yaşanan sorunların kökleri konusunda aydınlandı.
Mehdi Hasanzade de bugünkü yazısında aynı bağlamda kaleme aldığı yazısında yaşanan tartışmalarında olumlu noktalardan çok olumsuz noktalarının var olduğunu zira her adayın kendi hatalarını gizlemeye ve diğerlerinin kusurlarına ve eksikliklerine odaklanarak onları suçlamaya yöneldiğini belirtti. Yanlış ya da doğrulanmamış şüphe ve söylentilerin seçim sürecine damga vurduğunu savunan yazar, bu durumun seçimlere katılımı olumsuz olarak etkileyeceğini iddia etti.
Hasanzade, Horasan Gazetesi'ndeki son yazısında mevcut ve ufuktaki sorların İran'ın elit politikacıları ile halk arasında ortaya çıkan ekonomik ve sosyal uçurumdan kaynaklandığını belirtti. Uçurumun ülkede ciddi bir kutuplaşma ikliminin oluşmasında da önemli bir etken olduğunu belirten yazar, yeni seçilecek adayın bu konulara ciddi şekilde eğilmesi gerektiğini söyledi.
Yazar, 2022 Sonbaharı'nda yaşanan protestoların ardından İran Radyo ve Televizyon Kurumu'nun çeşitli elit kesimler arasında çeşitli kültürel, siyasi, ekonomik ve sosyal konularda ciddi tartışmalar yürütmeye yöneldiğini hatırlatarak, söz konusu kurumun misafir davet etme tarzını eleştirdi.
İranlı vekil Cafer Kaderi ise seçimlere katılım oranı ne kadar artarsa, İran düşmanlarının da İslam rejiminden o denli korkacağını söyleyerek vatandaşları sandık başına davet etti. Ona göre seçime katılımın yüksek olması, halkın İslam rejimini benimsediğini gösterecek ve böylelikle de düşmanların ülkeyi karıştırma planlarından vazgeçmelerini sağlayacak.
Asr Gazetesi'nde yer alan bir makalede de İran İslam Cumhuriyeti'nin zorluklar ve düşmanlar karşısında en önemli avantajı ve uzlaşma faktörünün halkın desteği ve onların liderlik ve rejimin arkasında saf tutması olduğu belirtilerek her İran vatandaşının sandığa gidip oy kullanması gerektiği çağrısında bulunuldu.