Bülent Ecevit'in, Mehmet Çetingüleç'in 'Ecevit'in Anıları'nda naklettiği ve "O (Kemal Derviş) şeytani hesaplar içerisindeydi" ifadesinde vücut bulan tutumu çok da öyle "12 yıldır saklanan sır" yahut yeni bir bilgi filan değil;
Ecevit'in, Derviş'i kitapta da yer aldığı gibi "en büyük pişmanlıklarından biri" hatta "en büyük pişmanlığı" saydığı zaten biliniyordu.
Ama...
Kemal Derviş'in, IMF'yle hazırladığı ve Telekom'un satışından, -yol açtığı arızalar son bir aydır çok daha iyi anlaşılan- şeker ithalatının önünün açılmasına kadar birçok fenalığı içeren programının "vatanseverlik" olduğu bilgisi yeni!
57. Hükümet'in ortaklarının bu programı uygulamasının "vatanseverlik" olduğu bilgisi yeni!
Hatta o kadar yeni ki, muhtemelen dönemin koalisyon ortakları bile hayretler içinde okumuştur dün Ertuğrul Özkök'ün bu bilgiyi paylaştığı köşesini!
***
Özkök diyor ki;
"- BİR: Amerika'dan davet edilen Kemal Derviş, IMF'yle birlikte mükemmel bir istikrar programı hazırladı.
Yaptığı büyük bir vatanseverlikti.
*
- İKİ: Dönemin koalisyonunun üç lideri Bülent Ecevit, Devlet Bahçeli ve Mesut Yılmaz, ilk seçimi kaybedeceklerini bile bile bu ağır kemer sıkma ve istikrar programına imza attı, siyasi sorumluluğunu yüklendi.
Yaptıkları büyük bir vatanseverlikti.
*
- ÜÇ: Türk halkı, işsiz kalmasına, ağır bedel ödemesine rağmen sessiz bir tevekkülle destek verdi.
Halkın yaptığı büyük vatanseverlikti..."
***
Bu satırlardan sonra, "Vay be, ben "kan kusuyoruz ama kızılcık şerbeti içtik diyoruz" diyordum ama kaymak gibi vatanseverlik yapmışız meğer" diye su serpilmiştir içine Devlet Bahçeli'nin herhalde!
Mesut Yılmaz hayıflanmıştır;
"Tüh ya, boşuna çıkışmışız 'Siz bize danışmadan IMF'ye nasıl söz verirsiniz?' diye adama!"
Güneş Taner kahrolmuştur "IMF'den getirdiği bütün parayı batık bankalara dağıtmakla" suçladı diye...
Hele Enis Öksüz... "Aşırı dozda vatanseverliği kaldıramayıp istifa eden ilk bakan" olarak tarihe geçti sayesinde!
***
Yahu...
Yapılan "vatanseverlik" olduğu için mi Bahçeli o tarihi liderler zirvesini terk etti?
"Vatanseverlik" olduğu için mi hükümet gitti geldi?
"Vatanseverlik" olduğu için mi Derviş "Hükümetin değil IMF'nin temsilcisi" olmakla itham edildi?
"Vatanseverlik" olduğu için mi bu millet gıda ürünlerini bile yüzde 81 zamla yedi?
Bu nasıl bir "vatanseverlik"tir ki, en büyük sonucu AKP'yi doğurması oldu?
***
Gönüllü olacak gibi değil
İki partinin de kendi adaylarını çıkaracağı yerel seçimdeki AKP-MHP dayanışmasının adını "gönüllü ittifak" koydular ama partililerin hiç öyle gönüllü olacağını sanmıyorum ben buna...
Nasıl olsunlar?
Nasıl olacak?
AKP "Manisa'yı istiyorum" dedi diye -dedi çünkü- MHP çok da başarılı olan belediyesinden vazgeçip el altından "Manisa'yı istemiyorum" mu diyecek yani?
Veya MHP "Adana'yı istiyorum" derse AKP "Adana'yı istemiyorum bana oy vermeyin" diye mi fısıldayacak seçmenine?
Ankara'yı AKP "çok istiyor" diye MHP "dostlar işte görsün diye biz seni aday yaptık ama sen sakın kazanmaya çalışma" mı diyecek adayına?
***
Gözlüklü Akşener
Saçı, başı, giyimi kuşamıyla siyasetçinin oturmuş bir imajının olması, zihinlerde "ortak fotoğraf"la canlanması önemli ama bu fotoğrafın zaman içinde kabak tadı vermemesi, "eskimiş" hissettirmemesi, bıktırmaması için de ara sıra küçük-yeni dokunuşlar gerekli...
Tayyip Erdoğan'ın ceketleri gibi...
Dünkü basın toplantısında baktım; Meral Akşener de çözmüş o küçük hareketler çekerek yenilenme işini. Profesyonel bir tavsiye mi yoksa zaruri tercih mi bilmem ama gözlük olmuş, yakışmış, hava katmış.
