Christina Pomfrey, 65 yaşında olduğu 2017 yılında yetkililer tarafından takibe alındı. O dönemde iki farklı kimlik kullanarak gelir desteğinden konut yardımına, engelli yaşam ödeneğine kadar birçok kamu desteğini talep eden Pomfrey, gerçek dışı beyanlarla sosyal yardımları kendi lehine çevirdi. Ayda 13.000 sterlin (yaklaşık 577 bin TL) kazanarak, bir İngiliz vatandaşının ortalama gelirinin beş katına ulaştı.
Araştırmacılar, Pomfrey'nin "engelli" olarak gösterildiği dönemlerde tekerlekli sandalye kullanmadığını ve yardımsız yürüyebildiğini tespit etti. Halton Belediye Meclisi, bu dolandırıcılığın kamuya toplamda 1 milyon sterlinden fazla zarar verdiğini açıkladı.
BELEDİYEYE MİRAS KALMAYAN BORÇ
Pomfrey'nin ölümünün ardından, Halton Belediye Meclisi ve İngiltere Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı (DWP), dolandırıcılıkla elde edilen paraları geri almak için hukuki girişimlerde bulundu. Ancak, yapılan incelemelerde Pomfrey'nin mülkünün bulunmadığı ve tüm paranın günlük yaşam harcamaları, tatiller gibi amaçlarla tüketildiği ortaya çıktı. Yetkililer, Pomfrey'nin miras bırakacak herhangi bir varlığı olmadığı için borcun silinmek zorunda kalacağını belirtti.
Halton Belediyesi tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Kişinin ölümünün ardından, dolandırıcılık yoluyla elde edilen borçların tahsili için girişimler devam etmiştir. Fakat kişinin mülkünde herhangi bir varlık bulunmaması nedeniyle bu süreç sonuçsuz kalmıştır."
Liverpool Echo'nun haberine göre, Pomfrey'nin geride mülk bırakmaması, sadece Halton Belediyesi'ni değil, diğer kamu kurumlarını da zarara uğrattı.
KOCASI: 'GELMİŞ GEÇMİŞ EN KURNAZ KADIN'
Pomfrey'nin eşi, eşinin yıllarca süren dolandırıcılık faaliyetlerini öğrenmesinin ardından, onu "gelmiş geçmiş en kurnaz kadın" olarak nitelendirdi. Kamu fonlarının bu denli uzun süre boyunca fark edilmeden kullanılabilmesi, sistemdeki eksiklikleri ortaya çıkarmış oldu.
İNGİLTERE'DEKİ DENETİMLER YETERSİZ KALDI
Christina Pomfrey’nin hikayesi, kamu kaynaklarının nasıl kötüye kullanılabildiğini ve sistemlerin daha sıkı denetimlere ihtiyaç duyduğunu gözler önüne serdi. Kamu fonlarının doğru yerlere ulaşabilmesi için denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi gerekliliği ve İngiltere'deki sosyal yardım sisteminin suistimallere karşı daha dikkatli olması gerektiği bu olayla gündeme oturmuş oldu.