İngiliz ajanları nasıl atlatıldı?

İngiliz ajanları nasıl atlatıldı?

Mustafa Kemal Paşa, Meclis'i bile dinleyen kulakları saf dışı etmişti. Ankara ve Anadolu’da bir ağ gibi örgütlenen İngiliz casuslarının planları, Mustafa Kemal Paşa'nın buluşuyla boşa çıkmıştı.

Muhiddin NALBANTOĞLU / YENİÇAĞ

Bütün dünya tarihinde ordular kadar büyük işler yapanlar ve milletlerine en büyük hizmeti yapanlar da casuslar olmuştur. Rusya’nın Almanya karşısında Japonların, ABD karşısında kazandıkları bütün başarıların temelinde bu ajanlar vardır.

SAVAŞIN KADERİNİ DEĞİŞTİRDİLER

Casuslar tarih içinde birçok kez savaşın kaderini değiştirmişlerdir. Nitekim Almanlara karşı Rus ajanlarının ülkelerine aktardıkları bilgilerle Moskova ve Rusya istiladan kurtulmuş ve müttefikler zafer kazanmıştır.

Anadolu’da Türklüğün son ölüm kalım savaşları yapılırken Yunan ordularının arkasında büyük güç olan İngiliz emperyalizminin merkezi Londra, Anadolu’da ve TBMM’de olup bitenleri günü birlik öğreniyordu.

Ankara ve Anadolu’da bir ağ gibi örgütlenen İngilizler ’in “Karajumbo” casusluk teşkilatı iyi çalışıyordu.

En umulmaz yerlere kadar kollarını uzatmışlardı. Mecliste ve hükümet çevrelerinde olup bitenleri öğrenmek için sarf edilen İngiliz altınları oldukça başarılı oluyordu. Ta ki bu casusluk olaylarının anlaşılmasına kadar. Bu andan sonradır ki Ankara’daki Türk makamlarının karşı atakları başlıyordu. Hemen her olayı anında öğrenen İngilizler Türk karşı saldırı hareketinin saptanamaması durumunda kalıyorlardı. Türk Başkumandanı Mustafa Kemal Paşa’nın bir buluşuyla bütün planları boşa çıkmış ve Türk zaferi sağlanmıştır.

TARİHİN AKIŞINI DEĞİŞTİREN CASUSLAR

İleride geniş bir araştırma konusu olarak hazırladığımız bu meseleye burada kısaca değinmek gerekirse o da şudur: Bütün dünya tarihinde ordular kadar büyük işler yapanlar ve milletlerine en büyük hizmeti yapanlar da bu casuslar olmuştur. Rusya’nın Almanya karşısında, Japonların, ABD karşısında kazandıkları bütün başarıların temelinde kullandıkları ajanların başarısı vardır. Hatta bugün artık büyük bir gerçek olarak bilinmektedir ki Kızıl Rusya’nın 2.Dünya Savaşı’nı zafere götürmesinin en büyük payı kullandığı casuslar olmuştur. Hitler’in ve genelkurmayının içine kadar sokulan bu ajanlar Alman ordularının ve Alman karar merkezinin hareketlerinden günübirlik Moskova yöneticilerinin haberdar etmişlerdir. Alman ordularının Moskova’ya 30 km sokulduklarında, Alman zaferinin kıl payı elde tutulduğuna bile Almanların yenileceğinden Ruslar emindiler. Çünkü cephe gerisinde çok başarılı bir şekilde çalışan ajanlar vardı. Almanların ise Rusya’da böyle çalışan bir kuruluşları yoktu. Zaten Rusya’nın askeri gücü konusunda da bunun için yanılmışlardı.

Alman ordularının daha henüz Rusya’ya saldırmalarından önceki günlerde, İngilizler Alman bombalarının müthiş tahribatı karşısında boğulacak duruma gelmişlerdi. İngiliz Parlamentosu’nda sıkıştırılan “Churchill” kürsüden:

-Daha şimdiden şikâyet etmeniz erkendir. Daha bunun arkasında V2’ler, V3’ler gelecektir. Ben size kan ve gözyaşından başka bir şey vadetmiyorum. Fakat size söyleyeceğim tek şey şudur: Zafer bizimdir!...

Bu konuşmalardan çok kısa bir süre sonra Fransa çökmüştür. Paris düşmüş ve Fransa, Almanlarla çok ağır şartlarla bir silah bırakışması imzalamışlardır. Arkadan İsveç, Norveç, Belçika, Danimarka, Hollanda gibi irili ufaklı birçok ülke Alman istilasına uğramıştı. Sıkışmış durumdaki İngiltere, Almanya karşısında koca dünyada yapayalnız kalmıştı. Bu durumda daha sonra açıklanan İngiliz gizli belgelerinden de öğrenildiği gibi -İngiltere, Avrupa’nın kontrolünü Almanya ve İtalya’ya bırakmaya hazırlanıyordu. İşte o anlarda Tokyo’daki ajanlardan bir sır öğreniyorlardı. Ve bu haber üzerine bu kararlarından vazgeçerek savaşa devam kararı alıyorlardı. Aynı vaziyette bu sefer Rusya’ya saldıran Nazi orduları kısa bir süre sonra baş döndürücü bir zaferler zinciri halinde Moskova önlerine dayanıyorlardı. Rus başkentinin düşmesi an meselesidir. Yine aynı şekilde Rusların ajanlarından aldıkları bir haber üzerine savaşın kaderi değişmiştir, Moskova ve onu takiben bütün Rusya istiladan kurtulmuş ve müttefiklerin zaferi sağlanmıştır.

TÜRK TARİHİNDEN ÖNEMLİ ÖRNEKLER

Sultan Alparslan’ın Malazgirt öncesi Bizans tarafından casusları bulunduğu, Kanuni Sultan Süleyman’ın Avrupa istilası döneminde Avusturya ve Macaristan’daki Türk casusları konusunda da oldukça geniş bilgilere sahibiz. Demek ki bu casusluk konusu bizim içinde pek yabancı değildir. Abdülhamid’in ünlü hafiye teşkilatı da Avrupa’nın bütün merkezlerinden topladıkları çok önemli ve Türkiye için hayati önemdeki haberleri Yıldız Sarayı’na ulaştırıyorlardı. İttihatçıların ünlü ”Teşkilat-ı Mahsusa”’sı da bu konudaki en önemli teşkilatlanma hareketidir. Bugünkü MİT’in ilk kuruluşu da bu teşkilata kadar uzanmaktadır. Türk kurtuluş savaşı yıllarında ise bunun şaheser olayları yaşanmıştır.