İmamoğlu’nun cumaya gittiği caminin imamı: Alevi, Sünni, Şii ayırmadığı için seviyoruz

İmamoğlu’nun cumaya gittiği caminin imamı: Alevi, Sünni, Şii ayırmadığı için seviyoruz

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun cuma namazını kıldığı caminin imamı Mehdi Aksu, "Biz onu, yönettiği İstanbul'da Alevi, Sünni, Şii ayrımı yapmadığı için seviyoruz" dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ömerli Barajı’na atık su akışını kesen projenin açılış töreninden sonra cuma namazını, Caferilerin ibadet ettiği Kayışdağı İmam Hüseyin Camii’nde kıldı.

Halkın yoğun ilgi gösterdiği namaz sonrası İmamoğlu ve cami imamı Mehdi Aksu bir konuşma yaptı.

İlk sözü alan Mehdi Aksu, "Türkiye'de bir gerçek var onun altını çizeyim. Yöneticiler cumaya gitmesi kadar doğal bir şey yoktur. Başkanımız daha buraya gelmeden birileri servis yaptılar. Bunlar camiyi seçim bürosuna çevirmişler. Başka camilere cumaya giden yönetici yok mu, Allah aşkına? Var mı, yok mu? Niye oralara seçim bürosu denilmiyor da İmam Hüseyin'in adının, müzeyyen olduğu bu mekana seçim bürosu deniliyor." dedi.

“BAŞKAN CUMAYI BURADA KILACAK DİYE GECE SAĞA SOLA MESAJ TRANSFERİ YAPANLAR BAŞARILI OLAMAYACAK”

"Ben tek kelimeyle diyorum, bu kelimeyi buraya kullananlar ya aymazdırlar ya şuursuz, basiretsizdirler" diyen Aksu, "Başkanımız şu anda 15-16 milyonun başkanı, İstanbul'un başkanı. Beş senedir de bizi ziyarete gelmemişti. Haber aldılar ki biz üzgünüz. Sevindirmek için bizi ziyarete geldiler ve gelmişken cumayı da kılmayı uygun gördüler. Bundan daha doğal ne olabilir Allah aşkına? Bunu farklı değerlendirin gece saat on ikide sosyal medyayla sağa, sola, mesaj transferi yapıp da mide bulandıranlar, toplumu ayrıştırmaya çalışanlar bilsinler ki başarılı olamayacaklar." ifadelerini kullandı.

Aksu, İmamoğlu'nu halk arasında ayrım yapmadığı için sevdiklerini dile getirerdi.

Aksu, sözlerine şu şekilde devam etti:

"Bakın bu toplum Sünnisiyle, Alevisiyle, Kürt'üyle, Türk'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle, Şiisiyle tek yürek bir toplumdur. Eğer kim, sizlere bunlar üzerinden ayrıştırıcı söylemlerde bulunursa bilin ki onların derdi sizi sömürmektir. Ben sözü başkanımıza bırakıyorum. Yolu açık olsun. Biz onu ayrıştırıcı dil kullanmadığı için seviyoruz. Biz onu bakınız siyasi kimlik için konuşmuyorum. Siyasetçi olduğu için de konuşmuyorum. Biz onu mezhepçilik yapmadığı için seviyoruz yönettiği İstanbul'da Alevi, Sünni, Şii ayrımı yapmadığı için seviyoruz. İşte bugün başkanımızın burada olması bu söylediklerimin kanıtıdır. Ayrım yapsaydı buraya gelmezdi."

İMAMOĞLU: HER ÖĞRENDİĞİM FARKLILIK BENİ DAHA BÜYÜK SORUMLULUK SAHİBİ YAPTI

İmam Aksu'nun ardından konuşan İBB Başkanı İmamoğlu, şu ifadeleri kullandı:

"Kıymetli hocam, sizlerin huzurunda burada olmak ve bugün bu değerli ibadethanemizde sizlerle birlikte namaz kılmak, dua etme, yüce Allah'a sığınmak ve gerçekten hemhal olmak, sizlerle burada benim için mutluluk. Toplumun her kesimiyle ticaret yapan, iş yaşamı olan şükürler olsun birçok insana iş imkanı veren bir ailenin ferdiyim ama siyaset bana toplumun her birimini, her ailesini öğretti. Eğer bu siyaset iyi irdelenir, iyi yapılır, iyi örneklerle süreci dizer iseniz inanın ibadet her anı. İnsanlığa hizmet, insanlara faydalı işler üretmek bu bağlamda bir şahsım daha oluştu."

Eski bir komşusunun da Caferi olduğunu anlatan İmamoğlu, şöyle devam etti:

"Benim komşumdu hatta ayıptır söylemesi oturduğu evi ben ona satmıştım. Baba oğul iki ev yan yana almışlardı ve yaşarlar idi. Ama her gün sohbetimiz var, selamımız var. Kulakları çınlasın bir Cevat amcamız, Cevat Koç ağabeyimiz sizin cemaatinizden bana inancı daha güzel öğretti ve anlattı. Ben hep söylüyorum siyasetten önce dostlarım, ortaklıklarım, arkadaşlarım oldu ama siyasetle birlikte daha toplumun içine fazla dahil olarak bu toplumun her çeşit inancını, her çeşit etnik kökenini ve dertleri, sıkıntıları, ayrımcılıkları öğrendim. Her öğrendiğim farklılık beni daha büyük sorumluluk sahibi yaptı. Bir eksiklik varsa, bir adaletsizlik varsa, bir yanlışlık varsa onu düzeltmek, onu ihya etmek, onu iyileştirmek siyasette görev yapan insanların sorumluluğudur.

“ZEYNEBİYE CAMİİ'NİN İNŞAATINI BELEDİYE OLARAK BİTİRİP TESLİM EDECEĞİZ”

Buradan oy hesabı çıkmaz buradan iyilik çıkar, iyi insan olmak çıkar. İnsanları buluşturmak, birleştirmek çıkar. Yani şurada, bu sokakta, bu caddelerde, çevrede her insanımız var. Aynı kaderi paylaşıyoruz. İnanç yaradanla kul arasında, Allah kalbimi biliyor. Bu toplumun her bireyine bakarken yaradan huzurunda şahittir ki, hiçbir insanı birbirinden ayırt etmeyen bir ruha sahibim. İnşallah hiç bozulmaz. Öyle bir kısmet oldu ki bizi görevli kıldı Cevat ağabeyimiz. Bir caminizi Beylikdüzü'nde birlikte yapmak nasip oldu. Sonra sen dedi bu işe memursun, zorlanıyorum Büyükçekmece'de oradaki belediye başkanımızın da iş birliğiyle bir camiye daha vesile olduk. Şimdi de nasip oldu Büyükşehir Belediye Başkanıyız ciddi bir takım eksikliklerden bahsetmişlerdir. Konuyu üstlendik, sahiplendik. İnşallah Zeynebiye Camii'nin de bütün eksiklerini gidererek inşaatını İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak bitirip teslim edeceğiz."

'MEZARLIK HİZMETLERİNDE HER DİN VE MEZHEPTEN DİN ADAMLARI VAR'

Mezarlık hizmetlerin tüm din ve mezheplerden din adamlarına görev verdiklerini söyleyen Ekrem İmamoğlu, "Bakınız, geldiğimde bunu çok tartıştık arkadaşlarımla. O bunu der, şu bunu der vesaire. Bizim mezarlık hizmetlerimiz var değerli bir hizmet. Ama bizde sadece tek bir sünnet usulüne hizmet eden din adamları var. Şimdi kurumumuzda Caferi imamlarımız da var, melelerimiz de var Şafi, dedelerimizde var Alevi, papazımız da var, hahamız da var, inanın hepsi var. Çünkü bizim bizim insanımızın en acı anında yahut bir ailenin, bir yuvanın inancına göre ona hizmet etmenin bana vereceği huzurdan daha öte bir huzur yok, onu söyleyeyim bu çok önemli bir duygu. O bakımdan bu ve buna benzer hamleleri yaptığımız sürece bu toplumun huzuru daha da büyüyecek." diye konuştu.