İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Adalar Kaymakamlığı'nın faytonlarla ilgili kararı hakkında bir açıklama daha yaptı.
Büyükada’da RS FM'den Atilla Güner’le Akşam Postası’na konuşan İmamoğlu, Kaymakamlığın faytonların yerine adalarda kullanılmak üzere alınan 60 akülü araca izin vermemesine ilişkin, “Kaymakam bey başından beri sürecin içindeydi. Bugün neden böyle bir telaşa düştü anlayamadım. Bu iş çözülür başka alternatifi yok zaten” dedi.
İmamoğlu'nun açıklamaları şöyle:
AG: Ben bir adalı olarak ev sahibi sayılırım. Hoşgeldiniz yağmurla geldiniz. Biraz da ufak bir sorun var ama halledilir demişsiniz. Böyle olmaması daha tercih edilebilir bir şeydi ama siz nasıl değerlendiriyorsunuz?
Eİ: Sorun değil insanlar farklı düşünebilir. Burada 10-15 vatandaşımız faytonların kaldırılmasını istemiyoruz deme hakkı var. Bir kişi de olsa bizim için değerli.
AG: Peki akülü araçların devreye girememesi?
Eİ: Akülü araçların devreye girmesi şart, başka bir tercih yok. Biz çevreyi temiz tutmak zorundayız ve bunun elektrikli araç olma durumu var. Şuanda en uygun en hızlı en pratik elde edebileceğimiz araç timi de bu. Biz adaların geleceği için tasarımla yürümek istiyoruz, bunu geçen sene açıklamıştım. Şimdi onu başlatacağız, o süreç işleyecek. Hatta mümkünse bunu yerli bir üretimle çözmek istiyoruz.
AG: Çok açık söyleyeyim bizim adalıların da çok içine sinmedi. Bizim mimozamız var, leylak var, balığımız var. Oradaki gökkuşağı rengi tam ada değildi. Herhangi bir yerde olduğumuzu gösteriyor.
Eİ: Şubattan beri pandemi süreciyle baş başayız. Bizim araçlarımız bile 2 ay geç geldi yurtdışından. Çin malı. Türkiye’de en fazla kullanılan özellikle büyük golf otellerinde, büyük tesislerde en fazla kullanılmış, denenmiş araç bu. Biz şansa bırakamazdık.
AG: Trafik tescili konusunda devlet aklı bunu daha iyi çözebilirdi.
Eİ: Bence Kaymakam bey biraz telaş etmiş, niye etmiş bilmiyorum. Akşamdan sabaha telaşlı bir davranış görüyorum. Ben sükunetle Vali beyle telefonda konuştum. Pazartesi de brifinge gideceğiz. Trafik tescilini yapmam etmem bu Adaların Kaymakamına yakışan bir davranış değil.
'Başkan arabaya binmesin, dışarıya çıkmasın'
AG: Kaymakamlığı aşan bir irade değil mi?
Eİ: Sanmıyorum. Ben öyle bir irade olduğunu düşünmüyorum. Kaldı ki buranın Şubat ayında tüm yolları araç trafiğine kapalı yollar olarak tescil edildi. Bizim araçlarımız da karayollarına uygun araçlar değil zaten, yaya yoluna uygun araç. Aşılacak, aşmak zorundayız yoksa kendileriyle ters düşer sayın Kaymakam çünkü toplantılardaydı. Bugüne gelişimize adım adım bilen birisi kendisi. Bugünkü telaşını anlayamadık. Başkan arabaya binmesin, dışarıya çıkmasın gibi ama sonra tatlıya bağlandı, düzelir her şey. Biz alıştık, sabırlıyız.
AG: Yardım toplamadan tutun da en küçük bazı faaliyetlerle ilgili kararın yanına bunu koyarsanız bir bütün olarak algı başka tabi. Siz çok diplomatik bir dille öyle söylemiyorsunuz ama vatandaş öyle diyecek. Akülü araç geliyordu, Kaymakam bey durun dedi.
Eİ: Kaymakam bey herhalde bir daha oturur düşünür. Yanlış yaptığının ya da eksik yaptığının farkına varır. Zaten süreç yürüyor. Araçlar geleli bir hafta oldu. Hazırlıklar daha yeni yapıldı. Bugünde başkan heyetiyle Adalara geldi dolaşacak. Bundan daha masum ne olabilir. Burada telaş koparmak çıkmasın, etmesin demek başka bir yere varır.
10-15 gün ücretsiz olacak
AG: Belki sizin can güvenliğiniz için olabilir, belki araç devrilir diye.
Eİ: Olabilir. İyi düşünmek lazım, doğru.
AG: Ücret konusunda ne zaman netlik olur?
Eİ: İETT’nin çalışmaları sürüyor ama ada halkıyla ilgili en düşün ücretli İETT’nin tarifesi üzerinden bir çalışma var. Adaların misafirleriyle ilgili daha özel bir çalışma var. Sanıyorum bu tescil ile beraber duyurulacak. Önümüzde 10-15 gün ücretsiz denenmesiyle ilgili bir dönem planladık. İnsanlar alışsın, tanışsın, bilsin. En yokuş yeri bile rahatlıkla keyifli bir sürüş yaptı. Sürücülerimizin tamamı adalar halkı. Yarısı kadın. Müthiş bir işleme koymuş arkadaşlar. Her tarafı beni keyiflendirdi.
AG: Bedava kısmı da enteresan. Cumhurbaşkanı Ankara’ya gittiği zaman 5 gün böyle yapın 10 gün böyle yapın diyor siz kendi kendinize o şeyi koydunuz.
Eİ: İnsanların alışması, görmesi lazım, hissetmesi lazım.