İlk Dört Madde
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan uzunca süredir her fırsatta özellikle anayasal kurumların açılışları veya yıl dönümlerinde milletin çeşitliliğine vurgu yaptığı "yeni anayasa" çağrısını tekrarlıyor. Yine 2 Eylül'de yeni adli yılın açılışında "Türkiye yeni anayasaya hazırdır." ifadesini kullandı.
Cumhur İttifakı’nı oluşturan ögelerden olan HÜDAPAR'ın genel başkanı tarafından “ahmak”lar için yapılan 4. madde açıklaması ve üstüne MHP'nin ilk dört maddeye sahip çıktığı açıklamaları sonrası, Cumhurbaşkanı bu sefer tarih 18 Eylül'ü gösterdiğinde Ankara'da yapılan bir ödül töreninde "Anayasanın ilk dört maddesiyle ilgili bizim açımızdan herhangi bir tartışma yoktur. Cumhur İttifakı'nın böyle bir sıkıntısı, derdi de yoktur." dedi. Yanlış anlamadıysak ilk dört madde aynen kalacak.
"Yeni" konusundaki çelişkiye gelmeden önce cumhurbaşkanının çok gündeme gelmeyen ama yapılacak Anayasa'ya "Sait Nursi anayasası" denmesini dahi getirebilecek bir konuşmasını hatırlatmak istiyorum.
Çok uzak değil daha dört ay önce 24 Mayıs 2024 Albaraka İslami Finans Zirvesi’nde Cumhurbaşkanı Erdoğan; "Sait Nursi'nin güzel bir ifadesi var: 'Eski hal muhal, ya yeni hal ya izmihlal'. Olay bu. Türkiye işte böyle bir döneme giriyor. Mevcut sistem artık Türkiye'yi taşıyamıyor. Sürekli darbe üreten darbeci yetiştiren bu Anayasa bizim yolumuzu aydınlatamaz.
Sait Nursi'ye selam durmak ve yeni anayasayı ona ithaf etmek Cumhur İttifakı’nın ortaklarının gözünden kaçmış olamaz ama belli ki bundan rahatsız olmamışlar.
Şimdi gelelim "yeni" nedir, "yenilenmiş" nedir sorularına… Yeni; daha önce hiç kullanılmamış olan. Yenilenmiş; Daha önce kullanılmış herhangi bir yeri değişmiş onarılmış olan ürün vs. için kullanılan anlamları çok açık kelimelerdir.
Konuyu biraz daha açmak için meşhur Theseus'un gemisi paradoksu'nu hatırlayalım. Yunan efsanesine göre, Girit'ten muzaffer dönen Theseus'un gemisi Atina'da hatıra olarak uzun süre muhafaza edilir. Zamanla geminin tahtaları çürüdükçe yenileriyle değiştirilir. Öyle ki, bir gün geminin değiştirilmedik hiçbir parçası kalmaz. Bu durumda gemi hala Theseus'un gemisi sayılır mı, yoksa başka bir gemi haline mi gelmiştir?
Aristo dört neden sıralıyor, birinde olguyu nihai neden ve maksat açısından değerlendiriyor ve tahtaları değişse de maksadı değişmemiş gemi aynı kalmıştır diyor. “Anayasanın ilk dört maddesi değişmezse bu anayasa yeni anayasa olur mu?” sorusunu sormamız gerekiyor. Çünkü anayasamızın maksadı ilk dört maddedir.
HÜDAPAR'ın çıkışındaki birinci hedef dördüncü madde, o değişirse ilk üç madde de değişebilecektir. Aslında ittifak ortağı HÜDAPAR 4. maddeden pazarlığı başlatarak 66. ve 101. maddeleri gölgede bırakıyor ve bu sayede de Cumhur İttifakı’nın elini güçlendirmeye çalışıyor. Şimdi ilk dört madde korunursa yeni anayasa olmaz "yenilenmiş anayasa" olur. Teklif daha meclise gelmeden yeni sıfatını yitirir.
Yenilenmiş anayasamız yapılırken hedefte olan mevcut Anayasamızın 66. ve 101. maddeleri koruyan bir madde yok. Dolayısı ile HÜDAPAR lılar dahil hepimizi Türk yapan 66. maddeyi kendisini Türk hissedenlerin özellikle koruması gerekiyor. 101. maddeye gelince cumhurbaşkanının seçilme oranı olan 50+1 ve iki dönem sınırlamasını bu madde düzenliyor. AKP iktidarının devamı için bunun değişmesi yeterlidir (Anayasa üzerinden koparılan fırtınanın esas nedeni bu olsa gerektir.) Bu saatten sonra iktidar bu maddenin değişmesi için bastıracaktır. Bir ülkede aynı kişinin tekrar tekrar iktidara gelmesi iyi bir şey olmadığı genel kabul olduğu için dönem sınırı getirilir. Aynı kişi dördüncü kez seçilebilsin diye düzenleme yapmak dünyanın hiçbir yerinde makul karşılanmaz.
Bu konuyu meclis açıldıktan sonra çok konuşacağız şimdilik anayasamızın giriş metninin son satırlarını hatırlatmak istiyorum:
"FİKİR, İNANÇ VE KARARIYLA anlaşılmak, sözüne ve ruhuna bu yönde saygı ve mutlak sadakatle yorumlanıp uygulanmak üzere.
TÜRK MİLLETİ TARAFINDAN, demokrasiye aşık Türk evlatlarının vatan ve millet sevgisine emanet ve tevdi olunur."