Hazırlayan: Timuçin MERT
"Kendi sözlerinizi hadis sanar hale geldiniz!"
Yani oldu mu şimdi Hayrettin Karaman hocam...
Sigara içen başörtülü kadına o lafları söyleyeceksiniz...
Bal gibi söyleyeceksiniz...
Ne kastettiğiniz bal gibi belli olacak...
Kendi tarafındaki insanlar bile onu öyle anlayacak...
***
Sonra başörtülü kadınlardan fırçayı yiyince, "Ben sizin iffetinize bir şey demedim" deyip çıkacaksınız işin içinden...
***
Eee sormayacaklar mı size...
Neyi kastettiniz hocam...
***
Onu kastetmediyseniz eğer...
Sigara içen başörtülü kadın bir şeylere hazırım işareti veriyor derken, hazır olduğu öteki şeyler nedir?
Dilinizin üstündeki "kastetmediğiniz" derken şuurunuzun altındaki neyi kastediyor...
***
Hocam bilin ki, artık kendi belagatinizin şehvetine iyice kapıldınız ve kendi sözlerinizi hadis sanar hale geldiniz...
Ertuğrul Özkök Hürriyet
***
Düz liseli imam hatipliden önce fark etti
---------
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, FETÖ ile mücadele konusunda Diyanet İşleri Başkanlığı'nın "çok geç kaldığını" söyledi.
Başkanlığı, FETÖ'nün "dini eksikliklerden" yararlandığını görmemekle suçladı.
Cumhurbaşkanı'nın bu yaklaşımı oldukça ilginç.
Her fırsatta imam hatiplerin ne kadar önemli olduğundan, buralarda gerçek dini bilginin verildiğinden söz ediyor.
Bakanların önemli bölümü imam hatipli, hatta sırf bu özelliklerinden dolayı bakan olmuş olma ihtimalleri bile var.
Ama gelin görün ki bunca imam hatipliye rağmen, Fetullahçı çete, "dini eksikliklerden yararlanıp" devlet içinde devlet olmayı da başarabilmiş.
Bu süreçte onlara "ne istedilerse veren" kişi bir "düz lise" mezunu değildi.
Ben senelerce her pazartesi günü bıkıp usanmadan sordum, KPSS sorularını çalanlar ne oldu diye?
Sordum, çünkü bu çetenin bu soruları çaldığı, sadece o sınavla da sınırlı kalmadığı, adamlarını devlete sokuşturmak için bu yolu kullandığı, daha soruların çalındığı hafta belli olmuştu.
Ve ben "düz lise" mezunu Mehmet, bu işi imam hatiplilerden önce fark ettim!
Fetullah Gülen cemaatinin bir gizli örgüt gibi çalıştığını, gelir kaynaklarının şeffaf olmadığını bu köşede yazıp NTV'deki 'Basın Odası'nda söylediğimde de üzerime gelenler imam hatipliydi.
Yani diyeceğim şu ki Fetullahçılar milletin dini bilgilerinin eksikliğinden değil, tam tersine dini bilgilerinin çok iyi olduğunu düşünenlerin, onları Müslüman zannetmesinden yararlandılar.
"Alnı secdeye değiyor" denilerek güçlendirildiler, palazlandırıldılar. Diyanet'in pek bir kabahati yok aslında.
Mehmet Y. Yılmaz Hürriyet
***
İbadet yüzde 90 ahlak yüzde 10
-----
Liselerde okutulan din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin yüzde 90'ı din, yüzde 10'u ahlak olacakmış..
Yanlış yapıyoruz..
Dinin ahlaki kısmını yıllardır bir kenara atıyoruz.. Görmezden geliyoruz..
(...) Oysa memlekette ibadet sorunu hiç olmadı.. İsteyen ibadetini düzgün yapabiliyor..
Ama memlekette ahlak sorunu var..
(...) Şu gerçek; çoğu kişi camide başka, cami dışında başka.. İbadet anında başka, ibadet dışında başka..
Adam namazında niyazında.. İbadetini eksiksiz yapıyor, kusursuz yapıyor.. Gelgelelim çalıyor, çırpıyor, önce cebini düşünüyor, kazık atıyor, dedikodu yapıyor, başkasının hakkını yiyor, haksız kazanç sağlıyor, uzatmayalım, dinin yapma dediklerini yapıyor..
Dinin ahlak kısmını dikkate almıyor..
***
Millî Eğitim hata yapıyor.. Zannediyor dinini bilen..
İbadetini eksiksiz yapan ahlaklıdır..
Hayır efendim..
Örnek; FETÖ'cüler.. Alınları secdeye değiyordu, ibadetlerini eksiksiz yapıyorlardı..
Ne oldu?
Mehmet Tezkan Milliyet
***
Kuklalar
------
AKP'li bir zevzeğin "Biz yeni bir devlet kuruyoruz. Beğenin, beğenmeyin, bu yeni devletin kurucu lideri Tayyip Erdoğan'dır" şeklindeki sözlerini "Adam meczubun biri" diyerek hafife almak isteyenler var. Oysa kazın ayağı öyle değil. Çok önemli bir durumdur bu... Siz söyleyene değil, söyletenlere bakın! Bu adam bir kukladır. İpler kuklacıların elindedir. Kuklacılar böyle tipleri, iplerini çekerek dilediği gibi oynatır! Amacı belli bir oyundur bu... Türkiye Cumhuriyeti'ni kurmak için yapılan büyük Kurtuluş Savaşı, tüm yurdu istila eden emperyalist devletlerin ülkeden atılışı, bu uğurda verilen on binlerce şehit, o saygısız tiplerin umurunda değildir! AKP tarzı bir nabız yoklamasıdır bu... Kuklanın birini kurarlar, ona sivri bir çıkış yaptırırlar, sonra toplumdan gelen tepkilere göre ileri ya da geri giderler! Bir süre o tür düşüncelere ara verip, sonra çıtayı yükselterek tekrarlarlar. Hep aynı taktik! Toplumu alıştırmaktır bütün bunlar! "Yeni Türkiye" denilerek Türkiye Cumhuriyeti tasfiye edilmek isteniyor! Cumhuriyet Savcıları, işlenen bu anayasal suça sessiz kalacak mı?
Rahmi Turan Sözcü
***
Maskeli samimiyet
--------
...Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın teşkilata yönelik mesajlarının son bölümü oldukça dikkat çekici!
"Samimi görünün" emrini verme yerine parti teşkilatında istenen "samimi ortam" oluşturabilse daha güzel olmaz mı?
Emir yukardan geldiği için yeni ve eski başkanlar birlikte sahneye çıkacaklar ve "samimi görüntü" verecekler ama bu gerçekten samimi olduklarını gösterecek mi?
Uzun zamandır tanık olduğumuz bu tür söylemler gösteriyor ki iktidar partisi içinde herkes birbirinin kuyusunu kazıyor.
Herkesin birbirinin kuyusunu kazdığı bir siyasi ortamda yeni ve eski başkanlar yukardan gelen "samimi görünün" emri gereğince sahneye birlikte çıksalar ne değişecek?
Zeki Ceyhan Milli Gazete