İki tehlike ve hile
İsyanların, küskünlüklerin, özeleştirinin sırası değildir. Muhalefete söylüyorum. Elbette özeleştiri yapılacaktır. Ancak bunun için 28 Mayıs'ın geçmesini beklemek lazımdır. Şu anda yapılacak iş, 28 Mayıs'a odaklanmaktır.
İki tehlike, bölücülük ve Suriyelilerdir.
Her iki tehlikeyi yaratan da AKP iktidarı ve onun başıdır.
AKP iktidarı, sınırdaki mayınları kaldırarak, Suriye'nin iç işlerine karışarak, kendini ensar yerine koyup Suriye'den gelenleri muhacir diye niteleyerek, milyonlarca insanın ülkemizi doldurmasını âdeta teşvik etmiştir.
Suriye'den ve başka ülkelerden gelen kaçaklar, AKP iktidarı zamanında vatanımıza dolmuşlardır. Bu tehlikeye karşı olup da tehlikeyi yaratana oy vermek mantıksızlıktır.
Bölücülük tehlikesi de AKP iktidarı zamanında azmıştır. Terör demiyorum, bölücülük diyorum. Çünkü terör yapanlar bunu bölücülük amacıyla yapmaktadırlar. Ülkemizden bir parça üzerinde ayrı bir devlet kurmak istediklerini açıkça söylemektedirler. O hâlde tehlikenin adı terör değil bölücülüktür.
AKP iktidarı, uyguladığı açılım politikasıyla, bölücü önderleriyle senli benli, megri megri görüntüleriyle bölücülüğü azdırmış ve şımartmıştır. Şu anda terörle mücadele ediyor görünmesi onun bölücülük konusundaki günahlarını bağışlatmaz.
Bölücülüğün en büyük başarısı, ülkenin resmî kanalı olan TRT'de TRT Kurdi adıyla bir kanala sahip olmasıdır. Bu kanalı onlara AKP iktidarı vermiştir ve bölücülüğün en önemli unsuru olan bu kanal hâlen devam etmektedir.
Kürt kökenli vatandaşlarımız evlerinde, köylerinde ve mahallelerinde Kurmanç ve Zaza lehçeleriyle ve bunların alt ağızlarıyla konuşmaktadırlar. AKP iktidarı bu lehçe ve ağızlardan birini, Kurmanççayı TRT'de resmîleştirerek ağızları birleştirmekte ve bir lehçenin bir ağzını edebî dil hâline getirmektedir. Bunu doğrudan doğruya iktidar yapmaktadır yani sizin bir edebî diliniz olmalıdır, ben bunun gelişmesine yardım ediyorum, demiş olmaktadır. Edebî dil yaratmak, bir millet oluşturmak anlamına gelir. Bölücülüğün de terörün de ana kaynaklarından biri işte bu edebî dil yaratma girişimidir.
Hile. Oyların çalınması. 16.05.2023 tarihinde 19.00 haber bülteninde KRT sunucusu Savaş Kerimoğlu, bazı sandıklara ait ıslak imzalı tutanakları ve aynı tutanakların Yüksek Seçim Kurulu'ndaki değiştirilmiş sonuçlarını göstermiştir. Başka kanallarda da benzer somut hileler dile getirilmiştir, getirilmektedir.
Bu, vahim kelimesiyle de ifade edilemeyecek kadar feci bir durumdur. Millet iradesinin çalınmış olması hiçbir şekilde kabul edilemez. Altılı Masa'nın bütün partileri ayrı ayrı veya hep birlikte bu iş için derhal heyetler oluşturmalıdır. Heyetler, tek tek bütün sandıkların ıslak imzalı tutanaklarını birleştirip toplamalı ve çıkan sonucu millete açıklamalıdır. Çalışmanın sonucu 28 Mayıs'tan sonraya kalsa da bu mutlaka yapılmalı ve hileler millete açıkça gösterilmelidir.
Bu ülkenin insanları, çürük, sürtük, şerefsiz, alçak vb. aşağılamaları asla kabul edemez, etmemelidir. Kendisini yönetecek cumhurbaşkanının temiz dilli, terbiyeli, kibar bir insan olmasını ister, istemelidir.
Maneviyat bozukluğuna izin vermeden, küsmeden 28 Mayıs'ta sandığa gidilmeli ve Türkiye'nin başına iki tehlikeyi sardıranlardan kurtulmanın gereği yapılmalıdır. En önemli görev de oyların çalınmamasını sağlamaktır.