MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı''nda açıklamalarda bulundu. Bahçeli açıklamasında, "Bizi bilen bilir, kendimiz için bir şey istemeyiz. Siyasi mücadelemizin yol haritasında akıl, iman, denge yer almaktadır. Milliyetçi Hareket Partisi içinde milletin olmadığı, insanımızın refahının gözetilmediği hiçbir hedefi asla gözetmeyecektir." ifadelerini kullandı.
"ATANAMAYAN ÖĞRETMENLER"
Yarın 24 Kasım Öğretmenler Günü''nü kutlayacaklarını belirten Bahçeli, "Öğretmenlerimizin sorunlarını biliyoruz, özlük haklarının iyileştirilmesi için elimizden gelen her çabayı göstereceğiz. Adına ne dersek diyelim; ister hoca ister öğretmen olsun, hürmete fazlasıyla layıklar. Öğretmenlerin muhterem hizmetlerini konuşurken, beklentilerini sırasıyla karşılamak, sosyal ve mesleki taleplerini yerine getirmek zorundayız. Sorunsuz öğretmen, sorunsuz eğitim demektir. Öğretmen kirasını nasıl ödeyeceğini, borç yükünden nasıl kalkacağını düşünen öğretmenin kendisinden beklenen faydayı gösterebilmesi mümkün değildir. Geleceğimizden tasarruf edemeyeceğimize göre hiçbir hakkı o öğretmenlerimize çok göremeyiz."
Atanamayan öğretmen sorunun değinen Bahçeli, "Atanamayan öğretmen sorununa neşter vurulmalı ve artık bu konu kapatılmalıdır. Öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü''nü kutluyorum. Şehit öğretmenlerimize Allah''tan rahmet diliyorum. Doğru bildiklerimizi, doğru gördüklerimizi biri güceniyor diye söylemekten çekinmeyeceğiz. Demem odur ki, zülfü yare dokunmak gerekiyorsa bundan da geri durmayacağız. Türk siyasetini zehirli sarmaşık gibi saran bir çürüme vardır. Bunun failleri zillet ortak paydasında buluşan partilerdir." dedi.
YÜZDE 50+1 TARTIŞMASI
Yüzde 50+1 tartışmasından da bahseden Bahçeli "İP''in başkanı Türkiye''nin farklı mahallelere bölündüğünü söylüyor. Bu dil zillettir, zararlıdır. Türkiye birdir, bütündür. Bölünen mahalleler değil, zilletin ta kendisidir. İP Başkanı yüzde 50+1 şahsıma sorulmasını istemiş. Gazete ve televizyonlarda bu tartışma devam etmektedir. Cumhurbaşkanının iki turlu seçimden doğrudan halk tarafından ve yüzde 50+1 oyla seçilme kuralı anayasa değişikliği ile kabul edilmiştir. Bu unsur getirildiğinde anayasada parlamenter sistem öngörülmekteydi. Dünyada cumhurbaşkanı veya devlet başkanını seçen 99 ülkede geçerli oyların yüzde 50+1''ini alması anayasal norm olarak kabul edilmiştir. Cumhurbaşkanı ya da devlet başkanının halk tarafından seçilmesinde ikinci unsur yüzde 40+1 denilen sistemdir. Bu sistem Bolivya, Kosta Rika, Arjantin''de geçerlidir. Cumhurbaşkanını halkın seçtiği tüm ülkelerde oyların salt çoğunluğu ile seçilmesi temel kaidedir. Bu konuyu tartışmaya açmak yönetim sistemine karşı güvensizliği körükleyecektir. Bu masum bir talep değildir. Bize göre Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi lehine söylenebilecek argüman yüzde 50+1 için partiler arası uzlaşmayı artırmasıdır. Bundan geri adım atma anlamına gelen yüzde 40+1 başkalarının değirmenine su taşımaktır." diye konuştu.
"BİRAZ SABIR BİRAZ METANET"
Bahçeli, "Türkiye faiz kamburundan kurtulmalıdır. Ülkemiz dünyada faiz oranının yüksekliği açısından Avrupa''nın zirvesindedir. Bize göre hükümetin izlediği ekonomi politikası doğrudur, bunun üzerinden polemik yaratmak kötü niyetliliktir. Özerk ve bağımsız kurumlar milli iradenin üzerinde olamaz, olmamalıdır. Hesabı veren siyasettir kararı verende siyaset olmalıdır.
Ekonomiden anlamayan cahillerin tek söylediği erken seçimdir. Tekrar söylüyorum erken seçim filan yoktur. Döviz operasyonların boşunadır, faiz kulisi yapanların çabası beyhudedir. Vatandaşlarımızın ricam biraz sabır biraz metanet. " dedi.