İç saaa-vaş is-teeee-miii-yoo-ruz!
Bir de alıştığınız dilden konuşalım:
İç saaa-vaş is-teeee-miii-yoo-ruz!
Öylesine programlanmışlar ki anlamamaya, "iç savaş çıkarmak mı istiyorsunuz" diye soruyorlar... Yorumların olmazsa olmazı:
- Siz de kına yakarsınız!
Yakarız -saça, cilde hatta baş ağrısına bile şifa derler- o mesele değil de, demek ki bundan sonra "giriş-gelişme-sonuç"la birlikte bir de "niyet" bölümünü bulundurmamız gerekiyor köşelerimizde.
***
Arz ederim:
Asla "iç savaş" çıksın istemiyorum efendim!
Aksine ben, biz, bu gazetenin bütün yazarları, yıllardır tabiri caizse papağan gibi Yugoslavya'nın nasıl parçalandığını anlatırken, Ukrayna'ya, Gürcistan'a, Irak'a, Orta Doğu'nun birçok noktasına sokulan "çomak"ların maskelerini düşürmeye çalışırken tek bir amacımız vardı;
"iç savaş" çıkarmak isteyenlere karşı uyandırmak milleti!
Bunun için karşı çıktık yıllarca kulağa çok lezzetli gelen o "mozaik" tanımına... Bunun için iptaline çalıştık "etnik kimlik müzayedeleri"nin... Kürt, Laz, Çerkes, Roman, Zaza... Hatta Azerbaycanlı, Kazak, Kırgız, Özbek... Alevi-Sünni... Süryani... Bu yüzden "yok mu arttıran" diye sordukça mezatçı azaltmaya, tekleştirmeye çalıştık adımızı; Türk diye!
Biz sağduyulu olmayı, bugüne kadarki bütün "tek millet" kalabilme çabalarımızı "faşist, kafatasçı" diye itibarsızlaştırıp da şimdi nasıl bu kadar hızlı gırtlak gırtlağa gelebildiğimize şaşan bir avuç zır-şuursuzdan iyi biliriz!
Hani böylesine alıştınız ya 13 yıldır, ben de parmağımı sallaya sallaya heceleyeyim isterseniz... Daha kolay olacaksa idrak etmek öylesini de denerim;
- İç saaa-vaş is-teee-miii-yoooo-ruz!
Ama akıl ile biat arasındaki derin uçuruma da düşmeyin diyoruz kendinizi iktidar tarafından biçilen "akil vatandaş" rolüne fazla kaptırıp da...
Sağduyulu, soğukkanlı olacağım diye taşlaştırmayın yüreğinizi... Acıyı hissedemez hale gelmeyin; bu refleksin kaybı demek kanıksamanın hüküm sürmeye başlaması demektir bünyenizde... Ki size aman, sakın, dur, sus deyip duranların istediği de tam olarak bu işte;
Alışın!
***
Ne olur alışmayın!
Bu defa olmaz!
Bir suçlusu olması lazım bunca cinayetin, ihanetin...
Bir gafili, bir haini, bir katili olması lazım memleketin şu halinin...
Ne olur alışıp da katilleri kurtarıcı gibi çıkardıklarında karşınıza kanacak kıvamı tutmayın; hamurlaşmayın!