AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum, 4. Tesis Yönetim Zirvesi'ne katıldı. İstanbul için yenilikçi tesis yönetimi vizyonunu öngördükleri söyleyerek planın detaylarını anlattı. Öte yandan CHP'li İBB idaresine de yüklendi.
"İKTİDAR, YAPI SEKTÖRÜNÜN POTANSİYELİNİ HAREKETE GEÇİRDİ"
“İşte Derneğimiz; ilk olarak son dönemde giderek önem kazanan site, apartman ve toplu konut yaşam alanlarının yönetimiyle ilgili önemli bir adım attı. Sektörün tek bir çatı altında toplanarak faaliyet vermesi, kentsel tesis yönetimini daha işlevsel bir hale getirdi. Tesis yönetimi, Türkiye’de henüz çok yeni ve büyüyen bir sektördür. 1990’lı yıllarda İstanbul’da, plaza ve alışveriş merkezlerinin inşaatıyla faaliyetlerine başlayan bu sektör, son 20 yılda şehirlerde büyük bir hızla yayılıyor. Bugün istikrarlı ve yapı sektörünün tüm potansiyelini harekete geçiren bir iktidarın varlığı, emlak sektörünün yükselen alım gücüyle hızla gelişmesi ve nitelikli konut projelerinin artması, bunun en büyük nedenidir.
"GECEKONDU MAHALLELERİ, TOPLU YAPILARA VE SİTELERE DÖNÜŞTÜ"
Türkiye’nin ve milletimizin zenginleşmesiyle birlikte; gecekondu mahalleleri ve çöküntü alanları yerlerini hızla toplu yapılara ve sitelere bıraktı. İstanbul başta olmak üzere tüm büyük şehirlerimizde toplu yapıların yoğun olması, 5 bin nüfusu geçen sitelerin yaygınlaşması ise, tesis yönetiminin önemini son derece artırdı. Hal böyle olunca site ve tesis yöneticilerimizin de hizmet kalitelerinin artırılması artık kaçınılmaz bir hale geldi.
"SİTELERİMİZİN ORTAK ALANLARINA KÜTÜPHANE VE SAĞLIK MERKEZLERİ KURACAĞIZ"
İstanbul’umuzda kat maliklerimizden gelecek talepler doğrultusunda, tıpkı tüm mahallelerimize yapacağımız etüt merkezleri gibi, sitelerimizin de ortak alanlarına kütüphane ve sağlık merkezleri kuracağız. Bu sayede gençlerimiz, okul çağındaki yavrularımız etüt merkezinde evlerinden uzaklaşmadan ödevlerini yapacaklar, derslerinde çok daha başarılı olacaklar. Yine kurulacak olan sağlık kabinlerinde, hareket kabiliyetinden yoksun büyüklerimizin, yaşlılarımızın tansiyon ve şeker ölçümlerini yaptıracağız, iğnelerinin vurulması gibi basit sağlık işlemlerini sitelerimizde oluşturacağımız sağlık biriminde hayata geçireceğiz. Bu sayede yaşlılarımızı, kıymetli büyüklerimizi yormayacağız, sağlık hizmetini ayaklarına götüreceğiz.
"YÜKSEK AİDAT ARTIŞLARINA İZİN VERMEYECEĞİZ"
Bazı sitelerimizde fahiş oranda, nerdeyse bir kira kadar aidat alınmakta. Bu sıkıntıyı ortadan kaldırmak için gerekli çalışmaları yapacağız. Aidatları vatandaşlarımızın ödeyebileceği makul fiyatlara çekmek için sizlerle birlikte çalışacağız. Şundan hiç kimsenin şüphesi olmasın; yüksek aidat artışlarına izin vermeyeceğiz. İnşallah bugüne kadar olduğu gibi, 1 Nisan’dan sonra da Belediyemizin tüm imkân ve kaynaklarını milletimizin, İstanbullu kardeşlerimizin, tesis yönetim sektörünün hizmetine sunmaya devam edeceğiz.
"CHP’Lİ YÖNETİM TIPKI DON KİŞOT GİBİ"
Bu sorunlar ciddi sorunlar. Vatandaşların hayatını felç eden sorunlar. Son 5 yılda, çözüm üretilemediği için, görmezden gelindiği, sümen altı edildiği için çığ gibi büyümüş, katlanmış, İstanbulluların hayatını yaşanmaz bir hale getirmiştir. İşte İstanbul’u bu hale getirenler, bu büyük sorumsuzluğun sahibi olanlar, elbette mevcut CHP’li İBB yönetimidir. CHP’li yönetim tıpkı Don Kişot gibi. Biliyorsunuz, Don Kişot, gerçek sorunlar dururken hayali sorunlarla, hayali düşmanlarla kavga ediyor. Büyük bir kahramanlık örneği gösterdiğini zannederek yel değirmenlerine savaş açıyor. İşte mevcut yönetim de, 5 yıldır aynen böyle bir zihniyetle hareket ediyor.” diye konuştu. Seçim kampanyasının en önemli vurgularından olan ‘Sadece İstanbul’ sloganını bir kez daha vurgulayan Kurum, konuşmasına, “Biz bugün sadece İstanbul’un kavgasını, İstanbul’un mücadelesini verirken; mevcut CHP’li yönetim son 5 yıldır İstanbul’un sorunlarıyla zerre kadar ilgilenmiyor. İstanbul dışında her şeyin kavgasını veriyor, ama bir tek İstanbul’un kavgasını vermiyor. Biz ise ne diyoruz 'Sadece İstanbul'. Sadece İstanbul’un sorunlarıyla ilgileniyor, meselelerine odaklanıyoruz. Vatandaşlarımız, İstanbullu hemşerilerimiz bunu görüyor ve 31 Mart’ta bu şehr-i İstanbul’u emin ellere, liyakatli ellere, ‘Gerçek’ Belediyeciliğe teslim edeceklerdir. İstanbullu kardeşlerimiz, 5 yıl süren fetret dönemini bitirecektir.
"HİÇBİR ZAMAN DEDİKODULARIN, İFTİRALARIN, BAHANELERİN ARKASINA SIĞINMADIM"
Biz milletimizin her zor anında yanında olduk. Hiçbir zaman yaptığım işlerde ve aldığım görevlerde dedikoduların, iftiraların, bahanelerin arkasına sığınmadım, hep çalışan üreten tarafta oldum. İstanbul'un sorunlarına ilişkin gerçek belediyecilik anlayışıyla 7 gün 24 saat çalışacak, işte bu kadrolarla birlikte üretime, kentsel dönüşüme, yeşil alanın artırılmasına ilişkin hayalleri olan liyakatli kardeşlerimizle yola çıkacağız. Bu yolculukta kimse kaybetmeyecek. 31 Mart akşamı da tüm İstanbul ile birlikte tüm Türkiye'ye, tüm cihana öyle bir mesaj vereceğiz ki, Eren Bülbül'ün annesi de sevinecek, Aybüke öğretmenin annesi de sevinecek. 31 Mart'a çok az kaldı. 42 gündür yapmış olduğumuz çalışmayı bu motivasyonu çok daha yukarı çekeceğiz ve her yöne gideceğiz. Her sitemizde deprem, ulaşım, çevre, gençlerimiz ve kadınlarımız için hayallerimizi anlatacak ve hep birlikte 31 Mart akşamı İstanbul'un yeniden yükselişini yeniden şahlanışını başlatacağız" diyerek sözlerini tamamladı.
Programa Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Hasan Suver, AK Parti İstanbul Milletvekili Nilhan Ayan, Türkiye Kentsel Yönetim Derneği Genel Başkanı Suat Sandalcı, Tesis Yönetim ve Tedarikçileri Federasyonu Başkanı İbrahim Bozan, Cumhur İttifakı Sarıyer Belediye Başkan adayı Hüseyin Çoşkun ile vatandaşlar katılım gösterdi.