Hürriyet Gazetesi’nden İsmail Bayrak’ın haberine göre, Huysuz Virjin tiplemesiyle hafızalara kazınan Seyfi Dursunoğlu, 17 Temmuz 2020’de 87 yaşındayken hayatını kaybetti. Vefatından yıllar önce vasiyetnamesini hazırlatan sanatçı, Üsküdar’da oturduğu ev ile bankadaki yüklü miktarda birikimini Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne (ÇYDD) bıraktı.
YEĞENLERİ VASİYETE İTİRAZ ETTİ
Dursunoğlu’nun vefatının ardından, noter huzurunda hazırlattığı vasiyeti yasal mirasçılarından çoğu onayladı. Ancak yeğenlerinden Evren Saydan ve Erhan Saydan vasiyete itiraz ederek dava açtı. Vasiyetnamenin iptali davasının üçüncü duruşması önceki gün Anadolu Adliyesi 14. Asli Hukuk Mahkemesi’nde görüldü.
AKLİ DENGESİNİN OLUP OLMADIĞININ ARAŞTIRILMASINI İSTEDİ
Mahkeme, vasiyetname hazırlandığı gün orada bulunan sanatçının 60 yıllık dostu Garabet Baltaoğlu’nun 2015 yılında akli dengesinin yerinde olup olmadığı hususunun araştırılmasını istedi. Duruşma, 15 Eylül’e ertelendi. ÇYDD avukatı Sedat Durna, Dursunoğlu’nun vasiyetinin, sağlık raporu alınarak noterde yapıldığını belirtti: “Geçen duruşmada Garabet Bey, tanık olarak dinlendi. Kendisi 76 yaşında ve sağlığı gayet yerinde. Zaten kendisi vasiyetnameden bir yıl sonra evlat edinmiş ve tüm sağlık raporunu eksiksiz o dönemde almış. Mahkeme Garabet Bey’in kullandığı ilaç ve tedavi listesini istedi. Kararın, 15 Eylül’deki duruşmada çıkmasını bekliyoruz.”
CENAZEMİ BİLE KALDIRMAZLAR
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne evi ve bankadaki parasını bağışlayan, şahsi eşyalarını yeğeni Güliz Buyrukbilen’e bırakan Seyfi Dursunoğlu, vefatından önce Hürriyet’e verdiği röportajda vasiyetiyle ilgili şunları söylemişti: “Doktora gittim, akli dengemin yerinde olduğuna dair rapor çıkardım. Noter huzurunda da vasiyetimi yaptım. Yeğenlerim var, hem de 9 tane. ‘Onu ben alayım, bunu sen al’ diye birbirlerine gireceklerine en iyisi hepsini derneğe bağışlamak. Zaten cenazemi bile kaldıramazlar.”
KOAH hastası olan Seyfi Dursunoğlu, geçtiğimiz yıl zatürre tedavisi sırasında hayatını kaybetmişti.
Seyfi Dursunoğlu, karakteri Huysuz Virjin’le özdeşleşen tüm sahne kıyafetleri ve aksesuarları ise muhafaza edilip sergilenmesi için Türker İnanoğlu Vakfı’na emanet etti.
Seyfi Dursunoğlu, 1970’den 2000’li yılların başına kadar Huysuz Virjin tiplemesiyle televizyonlarda yer aldı. Kanto geleneğinin gereği olarak abartılı makyaj ve abiyeler giyip sahnelerde izleyenlere keyifli anlar yaşattı, bol neşeli programlara imzasını attı.
HUYSUZ VİRJİN KİMDİR?
Seyfi Dursunoğlu, bilinen sahne adıyla Huysuz Virjin, Türk drag queen, şarkıcı ve sunucu. 1970''lerden 2000''lere kadar sürdürdüğü eğlence programları ile Türkiye''de televizyonların tanınan bir eğlence figürü hâline geldi. Seyfi Dursunoğlu''nun çocukluğu 5-6 yaşına kadar Trabzon’da, sonra da İstanbul’da çok mutaassıp bir ortamda geçti. Daha sonra babasının isteğiyle Heybeliada Askeri Deniz Lisesinde yatılı olarak okumaya başladı.
Ancak bir süre sonra bu okuldan ayrıldı ve Boğaziçi Lisesinden mezun oldu.İngiliz Filoloji’sinde başladığı üniversite öğrenimini maddi sıkıntılar nedeniyle yarım bıraktı. Askerliğini Tuzla ve Hadımköy’de yedek subay olarak tamamladıktan sonra SSK’da memur olur ve tam on sekiz yıl burada memur olarak çalıştı 1970 yılında Huysuz Virjin’in doğumuyla memuriyet yaşamını bitiren Seyfi Dursunoğlu böylece gösteri dünyasına ve sanat yaşamına ilk adımını attı. Önce küçük kulüplerde sahneye çıkmaya başladı; ama ünü ağızdan ağıza yayıldıkça daha büyük kulüplerden teklifler aldı. Her yıl İzmir Fuarı’nda sahneyi Türkiye’nin en büyük solistleriyle paylaştı.
2012''de Show TV''de yayınlanan Huysuz''la Dans Eder misin? programını sundu. Aynı yıl Star TV''de yayınlanmaya başlayan, Benzemez Kimse Sana adlı yarışmada jüri üyeliği yaptı. Programın final bölümüne son kez Huysuz Virjin olarak çıktı ve "Bu benim son kantom" diyerek yaşından dolayı bir daha kanto yapamayacağını dile getirmişti.