Erdoğan''a soru soran gazetecilerden Hürriyet Gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi, "Cumhurbaşkanı ile programın perde arkası" başlıklı yazısında prompter ve sufle meselesine değindi.
Selvi, "İnsan kendi katıldığı ve iki kanaldan canlı olarak yayınlanan bir programın perde arkasını yazar mı? Cumhurbaşkanı Erdoğan’la programdan sonra öyle şeyler yaşadık ki, kendi katıldığım programın perde arkasını yazmak zorunda kaldım" ifadelerini kullandı.
"KILIÇDAROĞLU DA BU FURYAYA KATILMIŞ"
Cumhurbaşkanı ile programdan çıktıktan sonra arkada prompter’ın gözüktüğü bir kare üzerinden sosyal medyada linç kampanyasının başlatıldığını gördük.
Ne kadar firari Fetöcü, PKK’lı varsa sosyal medyadan başlamış linç kampanyasına. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da bu furyaya katılmış. O kadar önemli mesajlar verilmiş, doğru ya da yanlış, onu tartışmak yerine, Kılıçdaroğlu bu trol siyasetinden medet umuyor. O yüzden topluma güven vermiyorlar ya.
"ERDOĞAN DİJİTAL MEDYAYI ÇOK İYİ KULLANIYOR"
Demirel ve Özal rakamlara çok hâkim liderlerdi. Buna rağmen basın toplantılarına ya da yayınlara çıkarken dosyalar hazırlatırlardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ise dijital medyayı çok iyi kullanan bir lider. Bazı verileri prompter’a yüklenmiş.
"PROMPTER''DAN OKUYARAK YAPTI"
Zaten daha Kanal D ve CNN Türk ekranlarında Cumhurbaşkanı’yla ilgili yayının tanıtımı dönmeye başladıktan itibaren sorular yağmaya başladı. Doğrusu Karadeniz Bölgesi için fındık taban fiyatlarının, yüz yüze eğitim konusunun, kamu işçileri ile toplu sözleşmenin ve Afgan mültecilerle ilgili konunun bu kadar yakıcı bir sorun olduğunu bilmiyordum. Yayına girmeden önce başlayan mesajlar yayın sırasında da devam etti. Karadeniz bölgesi milletvekilleri, Karadenizli gazeteciler ve fındık üreticileri mesaj bombardımanına tabi tuttular. Tabii ki yayına girmeden önce bu durumu Cumhurbaşkanı’nın ekibine ilettik. Prompter’a yüklü olanlar bu konudaki verilerdi. Türkiye Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanının fındık taban fiyatlarını tane tane açıklaması gerekmiyor mu? Erdoğan da onu prompter’dan okuyarak yaptı.
"ES VERİNCE DEVREYE GİRDİM"
Dün sabahtan beri yok efendim bu canlı yayın değilmiş, bant kayıt yapılmış, pencereden ışık sızıyormuş yalanıyla uğraştık. 2 ay önce de aynı yerde Cumhurbaşkanı Erdoğan’la TRT’nin yaptığı canlı yayın için benzer iddia gündeme getirilmişti. Canlı yayına girdiğimiz an ekranda zaten yazıyor. Ayrıca sızan ışık değil Çankaya Köşkü’nün perdesi. Muhalefeti destekleyen seçmenler bu zekâyı hak etmiyor.
Bir de sufle işi var. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sosyal medya düzenlemesini sorduk. Erdoğan, kriz anlarında sosyal medyadan yürütülen kampanyalara dikkat çekip, “Çok farklı bir yere doğru adeta” dedikten sonra kısa bir es verdi. O sırada ben, “sevk ediliyor” dedim. Ama Erdoğan sözünü, “evriliyor” diye tamamdı. Aman ne büyük bir krizmiş! Yangın, sel felaketi canımızı yakarken bunlar, bir sözden medet umuyorlar.