Hollanda’dan getirilen yüzlerce inek telef oldu

Hollanda’dan getirilen yüzlerce inek telef oldu

TBMM Küresel İklim Değişikliği Araştırma Komisyonu’ndan konuşan Atatürk Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kenan Barik, Hollanda'dan Türkiye'ye getirilen holstein cinsi ineklerin telef olduğunu söyledi. Barik, "Bize et olarak döndü veya bir kısmı da et bile olamadı, telef oldu gittiler merada, dağda çünkü şu topoğrafyada onun yaşama şansı yoktu." ifadelerini kullandı.

TBMM Küresel İklim Değişikliği Araştırma Komisyonu 9 Haziran’da AKP Afyonkarahisar Milletvekili Veysel Eroğlu başkanlığında toplandı.

Dışişleri Bakan Yardımcısı Faruk Kaymakçı, İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yusuf Serengil ve Atatürk Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kenan Barik komisyon üyelerine sunum yaptı.

Atatürk Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kenan Barik de Türkiye''de işlenen tarım arazilerinin yüzde 59''unda, mera arazilerinin ise yüzde 64''ünde erozyon olduğunu dile getirdi.

İNEKLER TELEF OLDU

Prof. Dr. Kenan Barik, Hollanda’dan Türkiye’ye yüksek verim düşüncesiyle getirilen onlarca ineğin telef olduğunu söyledi. Barik’in Meclis Komisyon tutanaklarına yansıyan açıklaması şu şekilde:

“Şimdi, hatırlarsanız bir dönem Hollanda’dan holstein ineklerini ithal ettik. Niye? Çünkü holstein ineklerinin verim kapasiteleri çok yüksekti, bu verimden faydalanarak bizim ülkemizin süt miktarını artıracağımızı farz ettik, bu bakış açısıyla olaya yaklaştık. Ama bu coğrafyadan, bu topoğrafyadan holstein ineklerini getirip buraya yerleştirdiğimiz zaman, olayın hiç de öyle olmadığını anladık. Bunu şu açıdan ifade ediyorum:

Bakış açımızı çeşitlendirirsek olayları daha sağlıklı ve daha net görürüz. Nasıl? Buraya holstein ineklerini getirirken yerli ineklerimizi özellikle mesela Doğu Anadolu kırmızısını da aşağıladık “Böyle hayvan olmaz olsun!” “Bu hayvanların ürünleri nedir ki 4 kilo süt veriyorlar!” diye aşağıladık onları “Yeni gelen hayvanlarımız bize 20 kilo süt verecek.” hesabıyla bir girişimde bulunduk ama gelen ineklerin hiçbirisi yaşamadı ve ülkemiz kaynak olarak oldukça önemli bir kaynağı kaybetmiş oldu. Nasıl? Bir ürün olarak göndereceğimiz, mamul olarak, ürün olarak gelecek her şey bize et olarak döndü veya bir kısmı da et bile olamadı, telef oldu gittiler merada, dağda çünkü şu topoğrafyada onun yaşama şansı yoktu.

O zaman bizim yerli ırkların ne kadar harika hayvanlar olduğu ortaya çıktı çünkü bu coğrafyada bırakın yaşamayı, 4 kilo da olsa size bir süt verebiliyorlardı. Bu bakış açısıyla olaya gidersek daha iyi olacağını düşünmekteyim.”

İklim değişikliğine uyum faaliyetlerinde AR-GE faaliyetlerinin göz ardı edilemeyeceğinin altını çizen Barik, şöyle konuştu:

"Suyun yönetiminin tek bir elden yapılması ancak tarımsal sulamanın kesinlikle ayrı değerlendirilmesi gerekir. Bu konuda bir kanun düzenlemesi veya genel müdürlük düzeyinde, planlamada yetkiler çakışmayacak şekilde düzenlenmeli ve tarımsal sulama uzman mühendislerce planlanmalıdır. Tarım sektöründe sulama bitki desenini temel alan yaklaşımından çıkıp toprak yapısını esas alan bir yaklaşımla organize olmalıdır." diye konuştu.

İlgili Haberler