Hıdırellez''de dilekler dilenir, ateşler yakılır ve eğlenceli etkinliklerle kutlama gerçekleştirilir. Hıdırellez 2021 yılında 5 Mayıs Çarşamba akşamı başlayacak, 6 mayıs Perşembe ikindi ezanında bitecek.
Binlerce yıl önce Samandağ’ın Hıdır Bey köyünde “Hayat Suyu” vardır. Bu suyu nöbetçi olarak bir ejderha bekler. Bu ejderhaya her yıl bir kız kurban edilirse, ejderha tarafından halka bir yudum su verilir. O yıl da kurban edilme sırası kralın kızına gelir. Kızın elleri bağlanır ve kız ejderhanın önüne atılır. Ejderha tam kralın kızını yiyecekken bir çoban elindeki mızrağı ejderhanın kalbine saplar. Acıdan kıvranan ejderha, çobana bir kez daha kendisini vurup öldürmesi için yalvarır fakat çoban bu isteği geri çevirir. Ejderha da yerleri korkunç pençeleriyle yarar ve oradan kaçar. Gide gide Lübnan’daki sert kayalara çarpar ve çarptığı yerden bir su fışkırır. Ortaya çıkan suyun miktarı o kadar çoktur ki, o su hemen bir ırmak olur ve ırmak ejderhanın açtığı yoldan Antakya’ya ulaşır. Günümüzde Asi Irmağı’nın bu efsaneden anlatılan ırmak olduğu söylenir.
Kral kızını kurtaran çoban, aslında Hızır’dır. Halk, ona Hıdır Bey adını yakıştırır. Kral ise kızını çobanla evlendirir. Çobanın yere sapladığı mızrağı da kocaman bir çınar olur.
Diğer bir efsane anlatısına göre ise Hızır ve İlyas’ın hikayesi şu şekildedir:
Hızır ve İlyas, o zamanların hükümdarının ordusundaki iki askerdir. Hükümdar bir gün ordusuyla birlikte ölümsüzlük suyunu (Ab-u Hayat) aramak için yola çıkar. Yolculukta, Hızır ve İlyas diğer askerlerden ayrılırlar. Bir subaşında durup, yemek için kurutulmuş balık çıkarırlar. Tam bu esnada deniz suyu balığa sıçrar, balık canlanır ve tekrardan suya atlar. Böylece Hızır ve İlyas ölümsüzlük suyunu bulmuş olurlar. Bu sırada bir melek gelir. Hızır ve İlyas’ın kıyamete kadar yaşayacaklarını, ancak Hızır’ın karada, İlyas’ın denizde ihtiyacı olanlara yardım edeceklerini bildirir.