Yeniçağ / Ali Özyiğit
Sağlık Bakanlığı’nın Yeni Ek Ödeme Yönetmeliği, bir çifte standardı ortaya çıkardı. 12 Ağustos 2022 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan Sağlık Bakanlığı Ek Ödeme Yönetmeliğine göre hastanelerdeki asistan doktorlar ek ödeme alabilirken, üniversite hastanelerdeki doktorlara ek ödeme hakkı tanınmadığı görüldü. Bu da ciddi gelir farklarına neden oldu.
Yeniçağ’a gelen bilgilere göre; üniversite hastanelerinde görev yapan asistanlar hariç, diğer tüm asistanlara 10.000 TL civarında ek ödeme verildiği ve böylelikle de üniversite asistanlarını dışlandığı öğrenildi. Bu düzenleme nedeniyle mağdur edilen asistan sayısının 20.000 civarında olduğu belirtildi.
“BİR DÜZENLEME YAPILMAMASINA CİDDİ TEPKİ GÖSTERMEKTEDİRLER”
Türk Tabipler Birliği’nden yapılan açıklamada söz konusu yönetmeliğe tepki gösterildi.
Açıklamada şu ifadeler dikkat çekti:
“Yönetmeliğin en sıkıntılı yanlarından biri de kapsamıdır. Yönetmelik sadece kamuda çalışan sağlık çalışanlarının bir bölümünü kapsamaktadır. Yönetmelik, sadece büyük kamu hastanelerinde gelire katkısı olan hekimlere bir nebze olsun iyileştirme sunmuştur. Özellikle üniversite hastanelerinde çalışan asistan hekimler ve aile hekimleri kendileri için bir düzenleme yapılmamasına ciddi tepki göstermektedirler.”
TÜRK TABİPLER BİRLİĞİ’NDEN YENİÇAĞ’A AÇIKLAMA
TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Yeniçağ’a yaptığı açıklamada mağduriyet yaratan bu düzenleme hakkında yetkinin Sağlık Bakanlığı’nda değil YÖK’te olduğunu ifade etti.
Fincancı yaptığı açıklamada, “Teşvik adı altında getirilen bu yönetmenliğin sistem performansından farklı değil” şeklindeki ifadeleri kullandı. Fincancı, ayrıca ek ödemenin değil temel maaş ödemesine yansımasını hekimlerin emekliliklerine de yansıması gerektiğini savundu. Ayrıca Prof. Fincancı ek ödemelerin ceza alındığında da kesileceğine vurgu yaptı.
“EŞİT İŞE, EŞİT ÜCRET İSTİYORUZ”
İstanbul Tabip Odası Asistan ve Genç Uzman Hekim Komisyonu’ndan Dr. Tahsin Çınar; Diken’den Mesude Erşan’a konuyla ilgili dikkat çeken açıklamalar yapmıştı.
Çınar, aradaki farkı ‘uçurum’ olarak nitelendirerek şu sözleri söylemişti:
“Önce bir ek gösterge dendi yalnız hekimlere verilecekti, sağlık emekçisi bölündü. Şimdi ‘teşvik’ dendi bu kez hekimler bölündü. Üniversite ve eğitim araştırma hastanesi asistan hekimler arasında ayrım kabul edilemez. Eşit işe, eşit ücret istiyoruz.”
