Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı haziran ayı enflasyon rakamlarına göre, Tüketici fiyat endeksi (TÜFE) yıllık %17,53, aylık %1,94 arttı.
Söz konusu verilerle ilgili ekonomist Meriç Köyatası’ndan çarpıcı uyarılar geldi.
“DÖVİZ KURU ÜZERİNDE BASKI YAPACAK”
Önümüzdeki aylarda tüketici fiyatları ile enflasyonun daha da artacağını, yılsonuna doğru yüzde 20’leri geçeceğini belirten Köyatası “Bir süre sonra yerli ve yabancı yatırımcılar bu enflasyon oranına bakarak faizin yükseltilmesi beklentisine girecek. Cumhurbaşkanlığının faiz politikası belli. Bu da döviz kuru üzerinde ayrı bir baskı yapacak.” ifadelerini kullandı.
“TEK YOL ERKEN SEÇİM VE YENİ BİR SİYASİ İKTİDAR”
Türkiye’nin ekonomide yerli ve yabancı piyasalara güven verebilmesi için başta siyaset ve hukuk olmak üzere yeni bir hikayesinin olması gerektiğini belirten Köyatası; “Bu hikayenin tek ve yegane mantıklı yolu da demokratik kurallar içerisinde erken seçim ve yeni bir siyasi iktidar…” ifadelerini kullandı.
İşte Meriç Köyatası’nın o açıklamaları
ENFLASYON YAPIŞTI KALDI
Haziran ayı enflasyon rakamları açıklandı. Devletin resmi istatistik kurumu TÜİK’e göre yüzde 1.94, bağımsız iktisatçılar ve bilim adamlarının oluşturduğu Ena Gruba göre yüzde 3.28 oldu. Üç dört gün önce yapılan yüzde 15’lik elektrik zammı ile yüzde 12’lik doğal gaz zammının etkileri, bu açıklanan enflasyon rakamlarında henüz yok. Önümüzdeki aylarda bu vahşi elektrik zammının etkisini göreceğiz.
Ancak aylardır vurguladığımız başka bir noktayı hatırlayalım. Tekrarda yarar var. Bu enflasyon, az bile. Bunlar iyi günlerimiz. Enflasyon Türkiye’nin üzerine yapıştı kaldı. Bunu siyasi havayı koklayarak söylemiyoruz. Yine bir başka fiyat endeksi göstergesi olan Üretici Fiyatları Endeksine bakarak söylüyoruz. Üretici fiyatları ile olan enflasyon tüketici fiyatlarına göre her ay daha fazla yükseliyor. Üstüne, kuraklık etkisini göstermeye başladı. Tarımsal üretimde ciddi bir düşüş bekleniyor.
DAHA DA ARTACAK
Haziran ayında tüketici fiyatları yüzde 1.98 artarken, üretici fiyatları iki katı, yani yüzde 4.08 artmış. Durumun vahametini üretici ve tüketici fiyatlarının yıllık oranlarına baktığımızda daha net görüyoruz. Tüketici fiyatları TUİK’e göre yüzde 17.53, üretici fiyatları ise yüzde 42.89 artmış. Piyasadaki durgunluk nedeniyle, üreticiler maliyet artışlarını tam olarak tüketici fiyatlarına yansıtmamış. Bu, şunu gösteriyor. Önümüzdeki aylarda tüketici fiyatları ile enflasyon daha da artacak. Yılsonuna doğru yüzde 20’leri geçecek. Tabii bu rakamlar devletin resmi istatistik kurumu TÜİK’in rakamları. Vatandaş, piyasada enflasyonun, özellikle gıda fiyatları ve konut giderlerinde çok daha fazla olduğunu düşünüyor. Çünkü pazarda yaptığı harcamayı görüyor, biliyor, hissediyor.
Durumu daha net kavramak için hem tüketici fiyatları ile hem de üretici fiyatları ile enflasyon grafiğini paylaşıyorum. Üstte tüketici fiyatları, altta üretici fiyatları ile olan enflasyon var.
TOPLUMUN GÜVENİ KALMADI
İşin daha kötü yanı, enflasyonla mücadelede toplumun, iktidarın alacağı ekonomik önlemlere yönelik güveni de kalmadı. Fiyat istikrarını sağlamakla görevli Merkez Bankası bağımsız değil. Üzerine geçtiğimiz hafta fiyat istikrarını sağlamak için 5 bakandan oluşan Fiyat İstikrar Kurulu (FİK) kuruldu. Merkez Bankası’nın zedelenen güveni, daha da zedelendi.
Elbette enflasyonla mücadele tek başına Merkez Bankası’nın yapabileceği şey değil. Hükümetin denk bütçe politikası ve üretimi teşvik edici politikalarla destek olması gerekiyor. Hükümet kanadından böyle bir beklenti yok.
İsraf, şatafat ve bütçe açıkları had safhada. Otoyol, havaalanı, hastane garantileri gibi bütçedeki kara delikleri kapamaya siyasi iktidarın hiç niyeti yok. Aksine artırma gayretleri bulunuyor.
DÖVİZ KURUNDA BASKI YAPAR
Bir süre sonra yerli ve yabancı yatırımcılar bu enflasyon oranına bakarak faizin yükseltilmesi beklentisine girecek. Cumhurbaşkanlığının faiz politikası belli. Bu da döviz kuru üzerinde ayrı bir baskı yapacak.
Bütün bu şartlara bir de doğal felaket olan kuraklığı ekleyin. Kuraklık nedeniyle birçok tarımsal ürün ve gıda maddesi sıkıntısı yaşanacak, fiyatlar artacak.
Türkiye’nin ekonomide yerli ve yabancı piyasalara güven verebilmesi için ekonomiden ziyade, başta siyaset ve hukuk olmak üzere yeni bir hikayesinin olması gerekiyor. Bu hikayenin tek ve yegane mantıklı yolu da demokratik kurallar içerisinde erken seçim ve yeni bir siyasi iktidar…”
Aynı zamanda Doğru Parti Genel Başkan Yardımıcısı olan Meriç Köyatası''nın paylaşımı şöyle: