Her canlının refah içinde yaşam hakkı

Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi mezunu olan Ziraat Mühendisi CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal’a Recep Tayyip Erdoğan kabinesinin hazırladığı “sokak köpeklerini uyutma” adlı hayvan katliamı yasa teklifini sordum.

Meclis Tarım Komisyonu üyesi de olan. Sarıbal dedi ki;

“Nedir bu süreç? Hayvanların uyutulması, itlaf edilmesi ve buna dair konuşmalar.

Ama ortada bir kanun metni yok, duyum çok.

Gördük ki Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Bakan bu işin içerisinde olduğuna göre bir çalışma var.

Çünkü bakan doğrudan bu işin içerisinde olduğunu kamuoyuna yaptığı açıklamalarla ortaya koymuş görünüyor.

Tartışma ne üzerinden yürüyor?

Hayvanlar uyutulsun mu, uyutulmasın mı?

-Soru: Siz ne düşünüyorsunuz?

Sarıbal: Sokak hayvanlarının bir kısmının sahiplenilmesi yani mülkiyet kavramı üzerinden bir tartışma yürüyor.

Yani aslında bir sınıfsal ayrıştırma, bir sınıfsal farklılığa doğru giden bir süreci yaşıyoruz.

Hayvan severlere, onları da kriminalize ederek, şeytanlaştırarak yapmak istedikleri, varmak istedikleri noktaya samimi, gerçekçi yöntemlerle ve yollarla ortaya koymak yerine bu tür retoriklerle bu tür deyim yerinde ise ötekileştirerek, açıklamalar yaparak, ayrıştırarak bir zemin oluşturmaya çalışıyorlar.

Yani bir tarafta “hayvan terörü var” diyerek, “mama lobisi” var diyerek, “köpek tapar, it tapar” diyerek bir yere varmaya çalışıyorlar.

Ülkenin birçok temel meselesi, örneğin bir müfredat meselesi var Millî Eğitim’in.

Anadolu’nun binlerce yıllık kültürü ile özellikle köpeklerle birlikte yaşamayı becermiş, bir toplumuz.

Çobanın yanındaki köpek sürüyü koruyan, kollayan, ona yoldaşlık eden bir canlıdır.

-Soru: “Kuduz sorunu var” diyor.

Sarıbal: Bakan ‘2018-2022 yılları arasında kuduz riski teması sayısı ortalaması 267 bin 2023'te 438 bine ulaştı’ diyor.

Oysa biz biliyoruz ki kuduz vakası artık çok çok azaldı. Hele de büyük kentlerde hemen hemen hiç yok. Kırda çok çok az.

O zaman bir yanlış var bir kirlilik var.

-Soru: Kısırlaştırma da var.

Sarıbal: Bakan diyor ki, ‘5 yılda diyor 260 bin kısırlaştırma yapmışız.’ 2002-2024 21 yıl doldu, 22. yıldayız. Bu sürede kısırlaştırmayı hükûmetiniz döneminde niye yapmadınız?

-Soru: Ziraat Mühendisi olarak bu tartışmaların neresindesiniz?

Sarıbal: Ölümün değil, yaşamın safında olacağım.

Münferit saldırı vakaları tarif edilirken köpek tapar gibi ifadeler kullanılıyor bu da hak savunucularını kriminalize ediyor.

Köpek saldırılarına çözüm bulmaktansa, sokak hayvanlarını yaşatma iradesi gösteren kesimler şeytanlaştırılıyor.

Biz birlikte yaşam diyorsak, bu sadece insan merkezli bir tahayyül değil.

Bütün bir biyota olarak birlikte yaşayacağız.

Yaşamın en üstündeki insan, bir yok edici olmamalı.

Kamu erkinin görev ve sorumluluklarını yerine getirmediği durumlarda yaşanan bu saldırıların faturası da bütün serbest hayvanlara kesilmemeli.

‘Sahipsiz sokak hayvanları’ sözü ve ‘hayvan terörü’ ifadeleri de hayvanları mülkiyetle tasnif ediyor.

-Soru: Yasa Meclise gelirse ne yapacaksınız?

Sarıbal: Bize düşen şudur; biz iktidara görevlerini yeniden hatırlatacağız.

Görevlerini yapmayan kurumların ve yöneticilerin hesabını soracak, onları savunmasız canlara yöneltmeyeceğiz.

Ben ölümün, öldürmenin değil, yaşamın, yaşatmanın safında olacağım.

Her canlının refah içinde yaşam hakkını savunacağım.

Yazarın Diğer Yazıları