Dünya korona virüs salgınıyla mücadele içerisindeyken, Akdeniz ve Ege’de yaşanan depremler korkuya neden olmuştu. Depremlerin ardından umut verici ve hep iyi konuşan Jeoloji Mühendisi ve Deprem Uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy ise, Girit-Rodos bölgesinde yaşanan depremleri yorumlayarak, “Akdeniz'de Güneye doğru 10 milyon yıldan beri itimin Güneye doğru dönmesiyle, gerilemesiyle bu Ege'deki üçgen içinde açılmalar olmaktadır. Bu açılmalar saatin tersi yönünde dönerek genişlemektedir. Akdeniz'deki depremler bunu göstermektedir” dedi.
Üşümezsoy’un açıklamaları şu şekilde:
"Akdeniz'deki oluşan depremleri incelediğimizde, bunların mekanizmalarını çözdüğümüzde, anlıyoruz ki Ege'de; bir ucu Acıpayam'da başlayıp Denizli'ye, Alaşehir'den Manisa'ya ve Manisa'dan Midilli'ye uzanan kuzeydeki bir fay hattıyla, Güney’de Girit'ten gelen, Rodos'a ve Fethiye körfezine ulaşan bir yitim zonunun belirlediği bir üçgen söz konusudur. Bu üçgenin Ege denizine doğru geniş kenarı yer almaktadır. Bu anlamda güneydeki yani Girit-Rodos yitim zonu başlangıcı Doğu-Batı yönlü iken saatin tersi yönünde dönerek 10 milyon yıldan beri Güneybatıya doğru bir yönelim kazanmıştır. Bunun anlamı Batıya doğru Ege denizi genişlemektedir. Bu genişleme sonucu Acıpayam'dan başlayıp Denizli'ye Denizli'den Buldan, Alaşehir, Manisa ve Foça Midilli körfezini oluşturan fay ile bunlar arasında Menderes vadisi Aydın'dan Germencik'ten başlayıp Kuşadası'na giden açılma, diğer hatta ise Ula'dan başlayıp Bodrum'a ve Kos adasına giden açılma söz konusudur. Bir başka anlatımla Batı’ya doğru bakan elimizin kapalı parmakları açılmakta, elimizin ayasının olduğu kesim Batı Anadolu'yu temsil ederken parmaklarımız ise Bodrum körfezini, Kuşadası körfezini, Foça Midilli körfezini yani Çandarlı körfezini temsil etmektedir. Akdeniz'de Güneye doğru 10 milyon yıldan beri itimin Güneye doğru dönmesiyle, gerilemesiyle bu Ege'deki üçgen içinde açılmalar olmaktadır. Bu açılmalar saatin tersi yönünde dönerek genişlemektedir. Akdeniz'deki depremler bunu göstermektedir"