İstanbul Gaziosmanpaşa''da eski sevgilisi Buse Güler''i silahla 4 el ateş ederek yaraladığı iddiasıyla sanık Cemal Albayrak''ın yargılandığı davada karar çıktı. Mahkeme, "Tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan sanık Albayrak hakkında 18 yıl hapis cezası verdi. Mahkeme Başkanı Utku Ercan, "Sen bir kişinin istediğiyle arkadaşlık yapma hakkına, gece dışarı çıkma hakkına da zarar vermiş oluyorsun. Bunların içerde bulunduğun süre boyunca toplum üzerinde nasıl bir etkiye sahip olduğunu düşün ve pişmanlığını gözden geçir" dedi.
İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi''ndeki duruşmaya tutuklu sanık Cemal Albayrak getirilirken, şikayetçi Buse Güler ile annesi Arzu Güler katıldı. Sanık Cemal Albayrak, olaydan dolayı pişman olduğunu söyledi. Albayrak''ın avukatları ise, savcının "Tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan cezalandırılması yönündeki mütalaasına katılmadıklarını, suçun kasten yaralama olduğunu belirterek tahliyesini talep ettiler. Buse Güler''in avukatı ise sanığın mütalaa kapsamında cezalandırılmasını talep etti.
"BİR KİŞİNİN İSTEDİĞİYLE ARKADAŞLIK YAPMA HAKKINA ZARAR VERİYORSUN"
Mahkeme heyeti, sanık Cemal Albayrak''ı "Tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 18 yıl hapis cezasına çarptırarak tutukluluk halinin devamına karar verdi. Kararı açıklamasının ardından Mahkeme Başkanı Utku Ercan "Bu tip suçlar belli bir kişiye yönelik değerlendirilmemeli. Sen bir kişinin istediğiyle arkadaşlık yapma hakkına, gece dışarı çıkma hakkına da zarar vermiş oluyorsun. Bunların içerde bulunduğun süre boyunca toplum üzerinde nasıl bir etkiye sahip olduğunu düşün ve pişmanlığını gözden geçir" dedi.
BUSE GÜLER''İN AVUKATI: "UMARIM BU KARAR İBRET OLUR"
Duruşma çıkışında Buse Güler, "Çok şükür" diyerek annesiyle yakınlarına sarılarak mutlululuğunu paylaştı. Güler''in avukatı Uğur Çeliker, "Umuyorum bu karar bu tarz saplantılı düşüncelere sahip olanlara bir ibret olur ve bu düşüncelerin sonucunda gerçekleşen eylemlerin iki taraf içinde nasıl bir sonuca mal olacağını biraz daha anlarlar" diyerek ileri tazminat davası da açacaklarını belirtti.
İDDİANAMEDEN
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı''nca hazırlanan iddianamede sanık Cemal Albayrak''ın 21 Mart 2020 tarihinde hastane önünde eski sevgilisini silahla vurduğu anlatıldı. Gaziosmanpaşa''da gerçekleşen silahlı saldırı olayında sanık ile müştekinin 5 yıllık bir ilişki yaşadıktan sonra ayrıldıkları, sanığın Buse Güler''i farklı sosyal medya hesaplarından tehdit ettiği kaydedildi. İddianamede sanık Albayrak''ın barışmak istediği, bunu kabul etmeyince de 2 el ateş ederek Güler''i yaraladığı belirtildi. İddianamede sanık Cemal Albayrak''ın "Tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs etme" suçundan 13 yıldan 20 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması istendi.
METRO SALDIRGANI SAVCISI AKILLARA GELDİ
24 Kasım’da İstanbul’da Kadıköy-Tavşantepe seferini gerçekleştiren metroda Emrah Yılmaz isimli şahıs, tartışma yaşadığı Semanur Damgacı’ya bıçak çekerek hakaretler savurdu. Olayın ardından yakalanan Emrah Yılmaz hakkında hazırlanan tutuklama talebinin gerekçesinde çok çarpıcı ifadeler kullanıldı.
Saldırının sadece Semanur Damgacı''ya değil tüm kadınlara yönelik olduğunu belirten Savcı Fatmagül Yörük, saldırganın neden tutuklanması gerektiğini şöyle bildirdi:
"Kent yaşamında insanların topluca bir arada bulundukları etkinlik alanları, rekreasyon alanları, toplu taşıma araçları ve durakları ile buna benzer yerlerin kişilerin can, mal ve cinsel güvenlikleri açısından daha emin mahaller olduğu kabul edilir. Bu yerleşik sosyal kabul ile beraber, şüphelinin eyleminin yalnızca tartıştığı müştekilere yönelik değil, o anda trende ve platformda bulunan yolcuların, hatta tüm kadınların özgürce yaşama, sokakta bulunma ve hayatlarına devam etme haklarına saldırıdır. Sokaklar, metrolar korku dolu değil, güven dolu olmalıdır. Şiddet ise önce dilde başlar, sonrasında eyleme döner, olayda en çok dikkat çeken şeylerden biri de şüphelinin küfürleridir. Küfür, şiddettir. Şiddeti yasaları uygulayarak engelleyebiliriz; kadınların yaşam hakkına sahip çıkmak ve kız çocuklarına güvenli bir gelecek bırakmak tüm toplumun asli görevidir. Bireylerin toplum yaşamının akışına duydukları güvenin örselenmesi ceza, adalet sistemi ve sosyal açıdan onarılması güç zararlara yol açacaktır."
