Milliyet''ten Nilay Kamu''nun haberine göre, vahşi doğanın içinde bulunan milyonlarca insan, tehlikeli hayvanlar tarafından saldırıya uğrayabilir ve hayatını kaybedebilir. Aslında şehir hayatına uyum sağlayan ve çoğunlukla tehlikede olmayan pek çok kişi bulunuyor ancak Afrika, Asya, Güney Amerika ve hatta Avustralya''nın bazı bölgelerine gidildiğinde tetikte olunması gerekiyor.
Devasa kalınlıkta tıpkı kola kutusu kadar büyük dişleri olan öfkeli bir su aygırı tarafından saldırıya uğrayabilirsiniz. Su aygırının ötesinde timsahlar insanların büyük bir çoğunluğunun korktuğu ve saldırdığında kurtulma şansınızın çok az olduğu bir hayvan.
Yaklaşık 7 metreye kadar büyüyebilen bu hayvanlar, çoğunlukla nehir habitatında yaşarlar. Güçlü çene yapısı ve keskin dişleriyle avlarını kısa süre içinde yakalayıp yutan timsahlar, özellikle büyük cüsseli avlarını önce suya sürüklüyor sonrasında yiyor.
TİMSAHIN EN ZAYIF NOKTASI ''GÖZLERİ''
Timsah saldırısından kurtulan insanların sayısı ise oldukça düşük. Timsahların doğasını iyi bilen televizyon sunucusu Chris Packham, olası bir timsah saldırısıyla karşı karşıya kalındığında yapılacakları da söylüyor. Derisinin çok kalın, dişlerinin yaklaşık 13 ton gücünde olduğunu söyleyen Packham, timsahın en zayıf noktasının gözleri olduğunu söylüyor. Yani bir timsah ile karşı karşıya gelirseniz ilk olarak gözlerine saldırmanız gerekiyor.
Arılar her ne kadar hayatımızın devamlılığı için çok önemli olsalar da bazı durumlarda ‘katile’ bile dönüşebiliyorlar. Bal arılarının sürüler halinde insanlara saldırdığı yüzlerce vaka kayıtlara geçmiş. Bu arılar insanları yaklaşık olarak 400 metre kadar kovalayabiliyor. Resmi kayıtlara göre 1000 kişi bu arılar sebebiyle hayatını kaybetti.
1000 VAKADA İSİMLERİ GEÇİYOR
Afrikalı arılar, Amerika''da saldırgan davranışlarıyla ünlüler ve bu davranışlarından ötürü bal arılarına ‘katil arılar’ da deniyor. Arılar koloniler şeklinde gezebiliyor ve 800 bin katil arı bir anda bir insanı ya da hayvanı kovalayabiliyor. Arı sokması, özellikle alerjisi olanlar için kesin ölümle sonuçlanıyor. Yetişkin bir insan yaklaşık 1000 arı sokmasıyla hayatını kaybederken, çocuklarda bu sayı 500’e kadar düşüyor.
45 DAKİKA İÇİNDE ÖLDÜRÜYOR
Yılanlar yeterince korkutucu olmalarına rağmen bazı türleri var ki dünyanın en öldürücüleri arasında yer alıyor. Onlardan biri olan Kara Mamba, Afrika’nın en ölümcül yılanı olarak biliniyor. Bu yılanın zehri ortalama bir insanı yaklaşık 45 dakika içinde öldürür.
4 buçuk metre uzunluğa kadar ulaşan bu yılan türü, vücutlarının üçte biri kadar yükseğe uzanabilir. Yılan uzmanı Sara Viernum, Kara Mamba türünün son derece zehirli olduğnu söylüyor. Çok hızlı hareketleriyle ve saldırgan tavrıyla dikkat çeken bu yılan türü, saldırı ya da tehdit algıladığında dik pozisyona geçip, karşı tarafa atak yapıyor.
Kara Mamba ısırığındın kurtulmak mümkün mü? Aslında mümkün ancak Güney ve Doğu Afrika bölgelerinde panzehir bulmak zor olduğu için ölüm oranları oldukça yüksek. Bu yılanın ısırığının ardından bir panzehir uygulanmadığı takdirde kişinin ölme ihtimali yüzde 100''dür. Sadece iki damla zehir bile bir yetişkinin bilinç kaybı ve solunum yetmezliği yaşamasına sebep oluyor. Son aşamada ise kalp yetmezliğine sebep oluyor ve kesin ölüm gerçekleşiyor.
BİR İNSANIN İÇİNDE 20 YIL YAŞAYABİLİYOR
Geldik en korkunç olana: Tenyalar. İnsandan hayvana geçen bu solucan benzeri tenyalar, insanların özellikle sindirim sisteminde kendine yer buluyor. Bazı durumlarda beyne bile ulaşan bu küçük canlılar, 10 cm’ye kadar ulaşabiliyor.
Pek çok hikayede insanların ölümüne neden olan tenyalar, 2019 yılında Hindistan’da bir gencin beynine ulaşmasıyla onu kısa sürede öldürdü. Çocuğun beynine ulaşan tenya, oraya yumurtlayarak 18 yaşındaki genci öldürdü. Nöbet geçirerek hastaneye kaldırılan ismi açıklanmayan kişi, yediği et sebebiyle bu tenyayı kapmış.
Tenyaların sebep olduğu doku enfeksiyonu sistiseroz türü olan nörosistiserkozis, teşhis edilmesinin zaman alması nedeniyle ölümcül hale geliyor. Nörosistiserkozis gelişmekte olan ülkelerde geçirilen nöbetlerin en yaygın nedenlerinden biri olarak belirtiliyor. Sağlık koşullarının çok düşük olduğu bölgelerde yaşanan bu vakalar çoğunlukla Latin Amerika, Asya ve Afrika’da görülüyor.
Zannedildiği kadar kısa sürede kendini göstermeyen durumlar da bulunuyor. Örneğin yetişkin bir tenya 20 yıl kadar bulunduğu yerde yaşayabilir ve 15 metre uzunluğa ulaşabilir.
Sarkastik gülme sesleriyle çok daha korkunç hale gelen sırtlanlar, insanları canlıyken yemeleriyle ünlüler. Yaklaşık 20 ila 25 yıl yaşayan bu hayvanların boyu 2 metreye uzayabilirken kilosu ise 40 ila 80 arasında değişir. Saatte 60 kilometre koşabilen bu hayvanlar tarafından kovalanmak ya da yakalanmak dünyanın en kötü ölümlerinden birini yaşamaya neden olur.
Bunun nedeni ise sırtlanların hayvanlar alemindeki en güçlü çenelere sahip olmaları yatıyor. Eğer sizi yemeye karar vermişlerse ‘çenelerini’ hemen kullanmaya başlarlar. Amerikalı yazar Gordon Grice, ‘’Benekli sırtlanların size saldırması halinde çok fazla acı çekeceksiniz. İnanılmaz derecede tehlikeli olan bu hayvanlar, siz uyurken saldırmalarıyla ünlüler.’’ diyor.
Grice, ‘’Bu hayvanlar yüzünüzün bir kısmını ve vücudunuzda buldukları hassas yerleri ısırırlar ve siz daha yaşarken yemeye başlarlar. Çok uzun süreceği için bu en kötü ölümler arasında yer alıyor. ‘’ diyerek sırtlanların aslında ne kadar da korkulması gereken hayvanlar olduklarına dikkat çekiyor.
UYUYAN BİR ADAMA SALDIRMIŞTI
2014 yılında yaşanan bir olayda sırtlan uyuyan bir adamın kafasını hedef alıyor. Etiyopya’nın başkentinde yaşanan olayda kafa derisini yiyen sırtlan, adamın acı içinde hayatını kaybetmesine neden oluyor.
Su aygırı insanların aklına hiç zararlı bir hayvan olarak gelmese de saatte 30 kilometre koşabilirler. Karada gösterdikleri performansın çok daha fazlasını denizde gösteren su aygırılarını aslında tehlikeli olmasına neden olan özelliği ‘ağzı’. 180 derece çenesini açabilen bu canlıların dişleri de kola kutusu kadar kalın oluyor. Huysuz oldukları dönemde karada ve denizde insanlara saldırdıkları ve öldükleri 500 kadar vaka bulunuyor.
Ayılar Türkiye’de de oldukça fazla türe sahip olan vahşi bir memelidir. Tembel ayı olarak adlandırılan ve Asya’ya özgü olan bir tür, dünyanın en saldırgan ayısı. 20 binden az olmalarına rağmen, insanları ve diğer canlıları öldürme oranı en yüksek olan ayı türü olarak biliniyor.
ÜÇ SAAT AYI İLE MÜCADELE ETTİ
Son 20 yılın kayıtlarına göre tembel ayılar, binlerce insanı ya parçaladı ya da öldürdü. Üç saatlik bir saldırıdan sağ kurtulan Jube Valanti Adveppache, bir gözünü kaybetti ve yüzü paramparça oldu. Bu hayvanların imza hareketi ise şüphesiz jilet kadar keskin olan dişlerini ve pençelerini çok hızlı kullanmaları. İnsanlar hayvanların doğal alanlarına saldırmaya ve girmeye devam ettikçe bu saldırı vakalarının da artması bekleniyor.