Bir hikayeci veya romancı olmadığının altını çizen Hayri Ataş, Azerbaycan’dan sonra Türkiye’de 2. baskısı yapılan“Yalnızlık Ömür Boyu” adlı kitabının hikayesini şöyle anlatıyor: Zaman zaman yarı hatıra yarı hikâye şeklinde yazılar kaleme aldığım olur. Söz konusu yazıların bazılarında anlatılanlar, hayatımda şahit olduğum, bizzat yaşadığım alaylardan devşirilmiştir.
Bir kısmı ise çok sevdiğim, üzerimde hakları, emekleri olan kıymetli insanların vefatlarından sonra kaleme alınmış yazılardır. İki bölümden oluşan kitabın ilk kısmında yer alan yazılar daha çok hatıra-hikâye tarzında yazılar olup merkezde çoğu zaman yazıcının kendisi vardır yani bir nev’i hikâyenin kahramanıdır, kendi hikâyesinin. Zaten hangimiz kendi hikâyemizin kahramanı değiliz ki. Ve bir hikâyemiz yoksa bu hayatta neyi yazabilir, anlatabiliriz ki... İkinci kısımdaki yazılar daha çok bir ağıt niteliği de taşımaktadır: Bu bölümde yer alan yazılarda yazıcının hayatından uçup gidenler anlatılmış, onlarla olan münasebetleri kırık dökük de olsa dile getirilmeye çalışılmış, onların hem tecrübeleri hem de kendileri geride kalanlara tanıtılmaya gayret edilmiştir. Bütün bu yazılarla
hem yaşadığım bazı anları unutmamak hem de rahmete giden bu güzel insanları hatırlamak, onlarla geçen zamanların tadını etrafımdaki
insanlara da bir nebze olsun tattırmak istemiştim. Bazıları gazetelerde, dergilerde, internetortamında yayınlanan bu yazıların ilgi göreceğini tahmin etmiyordum açıkçası, ancak tam tersi oldu, hem okundu hem de çeşitli yerlerde iktibas edildi. Bu duruma şaşırmadım desem yalan olur. 2015 yılında Azerbaycan’ın başşehri Bakü’de görev yaparken, değerli bir kardeşimize akülü sandalye temin etme ihtiyacı
doğmuştu. Bunun için bir şeyler yapalım diye düşünürken bu yazıların kitap haline getirilmesi fikri ortaya çıktı ve Bakü’de bu kitap neşredildi ve satışından elde edilen gelirle hem o kardeşimize akülü sandalye hem de 12 ihtiyaç sahibine tekerlekli sandalye alınarak kendilerine teslim edildi. Bunu duyan eski öğrencilerim benzer çalışmanın burada yapılması için ısrarcı oldular. Şimdi ise bu kitabımız görev yaptığım okul olan Beyoğlu İstanbul Atatürk Anadolu Lisesi’nin öğrencilerine burs ve okulun sosyal sorumluluk projelerine bir katkı olması amacıyla tekrar yayınladı. Böylece kitabımızın bu baskısının gelirinin de hayırlı bir iş için kullanılacak olmasından dolayı çok mutluyum.
Post Kitap Tel: (0212) 512 70 20
***
Bağdat ve Revan Fatihi
IV. Murad, Osmanlı tarihinin belli bir dönemine damgasını vurmuş çok farklı bir padişah... Genç Osman’ın hazin akıbeti ve I. Mustafa’nın birkaç ay daha süren ikinci saltanatından sonra Kösem Sultan’ın planıyla henüz genç yaşında tahta geçen IV. Murad... Yaptığı iki doğu seferi nedeniyle, çağdaş kaynaklarda ve İslâmî edebiyatta efsane olan Makedonya Kralı Büyük İskender ve yine iki büyük doğu seferinin sahibi Yavuz Sultan Selim’le kıyaslanarak bazen “İskender-i Sânî”
ve “Zamanın İskender’i”, bazen de “Şarkın Sultanı” olarak nitelendirilen IV. Murad... 17 yıllık saltanatının ilk 9 senesi
annesi Kösem Sultan’ın vesayeti altında geçen fakat daha sonra idareyi tamamen eline alan IV. Murad önce kendi
adamlarıyla Dersaadet’te ve taşrada büyük bir temizlik harekâtı yaptı. Koyduğu amansız yasaklarla asi önderlerin ve iç isyanların hakkından gelen sultan daha sonra doğuya iki
büyük sefer düzenleyerek günümüz Türkiye-İran sınırını çizdi. Prof. Dr. Abdülkadir Özcan’ın IV. Murad devrinin iç ve dış olaylarını ele alan, orijinal kaynaklar ve araştırmalarla
yepyeni bir sentez olarak ortaya koyduğu “IV. Murad / Şarkın Sultanı” adlı kitabı alanında büyük bir boşluğu dolduruyor.
Prof. Dr. İlber Ortaylı, Prof. Dr. Abdülkadir Özcan’ın bu özgün çalışmasını şu sözlerle takdim ediyor: “Bizim tarihimizde askeri eğitim görmediği ve sancağa çıkmadığı hâlde IV. Murad gibi bir dâhi vardır. 17. yüzyılın en büyük mareşalidir. O devirde dünya üzerinde ona denk düşecek bir başka deha yoktur. 12 yaşında tahta çıkan bu genç adam, 19’unda devlete hâkim oldu. 28 yaşında da öldü. Bu kadar kısa sürede de Bağdat ve Revan Fatihi olarak adını tarihe yazdırdı. Prof. Dr. Abdülkadir Özcan’ın vesikalara dayanarakhazırladığı bu kıymetli çalışma tarihteki büyük komutanlarımızdan IV. Murad’a dair birçok bilgiyi tazeleyecek.”
Kronik Kitap Tel: (0212) 243 13 23
***
Çok önemli iki dosya
TürkEdebiyatı Dergisi’nin Aralık sayısında iki önemli dosya var. Birinci dosya Kutadgu Bilig üzerine. Bilindiği gibi içinde bulunduğumuz yıl, Yusuf Has Hacib’in 1000. doğum yılı. Bu vesileyle Hüseyin
Yıldız ve Dinçer Apaydın Türkiye Türkoloji’sinin büyük isimlerinden Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun’la Kutadgu Bilig üzerine konuşuyor.
ikinci dosya ise Mehmed Âkif ile ilgili. Malum, Âkif’in vefatının sekseninci senesi. Doyurucu muhtevasıyla dikkat çeken dosya merhumun torunu Selma Argon ile yapılan bir röportajla başlıyor.
Türk Edebiyatı Dergisi Tel: (0212) 526 16 15
***
Bugün olanların sebepleri dünde
Araştırmacı Yazar İbrahim Okur’un iki yeni kitabı daha okurla buluştu. “Keşifler Çağı / 15. Yüzyıl ve Sonrası” adlı 1. kitapla “Terörün Patronları/ Sivillere Saldırmanın Felsefesi-Topyekûn Savaş Fikrinin Tırmanışı” adlı 2. kitap birbirini tamamlayıcısı. “Keşifler Çağı”nda 15. yüzyıl dolaylarından itibaren denizcilik siyasi tarihi ağırlıkta iken, “TerörünPatronları”, 20. yüzyılda gelişen havacılık teknolojilerinin emperyalizmin işini nasıl kolaylaştırdığını sergiliyor ve uygarlığın (!) masum insanları acımasızca nasıl katlettiklerini açıklıyor. Terörün Patronları; son zamanlarda Kâbil, Bağdat, Musul, Halep, Yemen gibi yerlerde okul, hastane, cenaze alayı, düğün töreni gibi sivil hedeflere yapılan insanlık dışı saldırıların 20. yüzyıl boyunca süregelen geçmişini inceliyor. Kitap, böylece “terör ve terörist” tanımının doğru yapılmasına katkıda bulunmayı deniyor. Keşifler Çağı’nda yoksul Portekiz’in başlattığı deniz keşiflerinin ilk evrelerinde zengin Endülüs’ün ve Mağrip’in Müslümanlarının entelektüel gündemini inceliyor. Aynı şekilde, Kızıldeniz üzerinden Hindistan Müslümanlarına yardım götürmeye çalışan Osmanlı’nın Yemen’de karşılaştığı zorlukları ve Yemen’deki günümüzde de sürmekte olan kanlı mezhep kavgalarını inceliyor. Kitapta, Hindistan’ın durumu ise daha geniş ele alınmış. Hindistan’da 1526’da kurulmuş olan Gurkanlı Türk devletinin iç çekişmeleri de kitabın konusu. Söz konusu bölgedeki dinmezhep- etnik kimlik kavgalarının 12 bin mil öteden gelen, o çağın yoksul İngiltere’sinin işlerini nasıl kolaylaştırdığı belgeleriyle gözlerönüne seriliyor. Yazarın, www.ibrahimokur.com adresindeki internet sitesinde kitaplarla ilgili daha geniş bilgiye ulaşmak mümkün.
Okursoy Yayınları Tel: (0532) 584 54 04
***
Fantastik yolculuk
Mitolojik öğeler temeli üzerinde yükselen “Bitmeyen Yazıt / Bin Yıl Savaşları” adlı kitap, okuru müthiş bir maceranın içine çeken fantastik bir kurgu. Alter Güneş, güçlü kalemiyle, serinin bu ilk kitabında, hem fantastik kurgu sever okurlar için eşsiz bir hikâye ortaya koyuyor hem
de birbirinden ilginç karakterleriyle okura macera dolu bir dünyanın kapılarını aralıyor. “Bitmeyen Yazıt” ; Orhun Kitabelerinden, Dede
Korkut Hikâyelerinden; Eski Anadolu Uygarlıkları Mitolojilerinden ve Türk Destanlarından esinlenilerek yazılmış.
Bilgi Yayınevi Tel:(0312) 434 49 98
