Hürriyet'in haberine göre, Kayıtdışı, yasal şartlara uymadan üretilen kalitesiz ürünlerin yanı sıra sahte kozmetikler kanser başta olmak üzere sağlığı tehdit eden pek çok kimyasal madde içeriyor.
Uzmanlar, orijinal ürünleri alırken bile ürünün markasına, alındığı yere, nasıl tüketildiği ve hatta konulduğu kabın bile oldukça önemli olduğu vurgusunu yaparken artan kozmetik tüketimi ve kaliteli ürünlerin pahalıya satılması, merdiven altı üretiminin de artmasına neden oluyor. İnternette, pazarlarda ucuz eşya mağazalarında kolayca satılan bu ürünler sağlık için büyük tehdit oluşturuyor. Sultangazi, Bahçeşehir gibi semt pazarlarında ünlü kozmetik markaların ürünlerinin sahtelerinin açıkça satıldığını gözlemledik. Hatta sahte işi o boyuta varmıştı ki Türkiye’de satışı çok sınırlı olan bir markanın sahte ürünleri bile pazara düşmüş.
Satışı sınırlı olan ve asıl fiyatı 179 ile 144 lira arasında değişen markanın fondöten ürünleri pazarda 10-15 liraya alıcı buluyor. 32 lira gibi fiyata satılan maskaralar 10 liraya, fiyatları 70 ile 165 liraya değişen bir diğer ünlü markanın göz farları ise 10-15 liraya satılıyordu. Dünyada 400 milyar doları bulan kozmetik pazarı ülkemizde hızla büyümeye devam ediyor. Tüketim tabi bu kadar artarken merdiven altı üretim de hızla yaygınlaşıyor. Hatta öyle ki, bilinen en ünlü kozmetik markaların sahteleri internette, pazarlarda ve ucuz eşya mağazalarında satılabiliyor.
Sahte ürünlerin insan sağlığını ciddi tehdit edebileceğini ve zararlı kimyasallar içerebileceği uyarısında bulunan Türk Dermatoloji Derneği Başkanı Güneş Gür Aksoy, bu ürünleri kullanan kişilerde oluşabilecek sağlık sorunlarını ise şöyle sıraladı: Kanserojen olabilir, alerjik etki gösterebilir, Güneşe karşı duyarlandırıcı olabilir, Ciltte hassasiyet yaratabilir, Egzamaya neden olabilir, Koruyucu olduğunu iddia ediyorsa korumaz aksine cilde zarar verir, Yanıklara neden olabilir...