Rize''de yaşanan selin yaralarını sarmadan günlerce orman yangınlarına koşturduk. On günden fazla süren orman yangınları daha yeni kontrol altına alınabilmişken şimdi de Kastamonu kıyameti yaşıyor.
Bu satırları yazarken sel nedeni ile yaşamını yitiren yurttaşlarımızın sayısı 27 olarak açıklanmıştı. Ancak ne yazık ki yüzlerce de kayıp haberi var.
Yürek dayanmıyor artık.
Aslında genele bakarsak, geçen aylarda Almanya''daki sel felaketi, ABD-California ve Türkiye''nin güneyindeki yangınlar sonrasında yaz ortasında yine Karadeniz''deki sel felaketleri…
Sanıyor musunuz ki dünyanın başka yerlerinde benzer şeyler olmuyor. Her yer ya yanıyor ya da anormal yağmurlarla sel basıyor.
Artık bunların sıradan bir hâl almasından korkuyorum.
Şimdilik işin küresel iklim değişikliği boyutunu başka bir yazıya saklayalım.
Bugün Kastamonu ilçeleri, özellikle de İnebolu/Özlüce ve Bozkurt ilçeleri deyim yerinde ise yok oldu. Bölgeden sağlıklı bilgi alamıyoruz çünkü basın mensuplarının ilçeye girmesi yasak.
Her zaman söylüyorum… Bu ülkede artık kafayı yememek için kafayı yemiş olmak gerekiyor.
Bozkurt''ta yaşanan olay sel diye nitelendirilemez.
Çünkü tam olarak aydınlatılmayan bir ayrıntı var…
Anlatayım.
27 yurttaşın can verdiği 100''den fazla yurttaştan haber alınamadığı bir durumdan bahsediyoruz.
Bir görüntüde derenin nasıl taştığını izledim. Bu normal olamaz. Sonra haberleri takip ettim. Birçok haberde "HES''in patladığı" bilgisi vardı. Bu konuda da Kastamonu Valiliği''nden önceki gün yapılan açıklamada bu iddialar reddedildi.
Yani Valilik "HES patlamadı" dedi.
Yeniçağ İnternet''in haber koordinatörü Fatih Ergin ise, Kastamonu Sulama Birliği''nden gelen bir mesajı haberleştirdi. Mesajda şöyle yazıyor:
"Çiftçilerimizin dikkatine, bölgemizdeki yoğun yağışlar nedeniyle sel riski beklenmektedir. Tesislerimizi ve arazilerimizi korumak amacıyla barajlarımız kapatılmış regülatör kapaklarımız açılmıştır. Tüm çiftçilerin tedbirlerini almasını önemle rica ederiz."
Yine sel bölgesinde olan yurttaşların beyanatlarını dinledim. Hoparlörden anonslar yapıldığını dere yatağındaki araçların kaldırılması gerektiği daha önceden bildirilmiş. Başka bir yurttaş da HES kapaklarının açıldığını anlatıyor.
Bu konuda kimi aradıysam kapı duvar. Sanki yetkili herkes bir şeyi saklamaya çalışıyor gibi.
Ben bölgedeki HES ile ilgili elde ettiğim bilgileri sizlerle paylaşayım…
Özellikle Bozkurt İlçesindeki Ezine Çayı üzerinde bulunan ve kapaklarının açıldığı iddia edilen HES, Tesla Enerji''ye ait.
Lisans sahibi Berke Enerji A.Ş. Bu firmaların tamamı daha önce Türkiye Petrolleri''ni satın alan Zülfikarlar Holding''e ait firmalar.
Firmanın internet adresinde mevcut HES ile ilgili yer alan bilgilere göre Ebru 1 ve Ebru 2 olmak üzere iki ayrı karşıdan alışlı dolu gövdeli regülatör yapısı ile 15,2 ve 6,2 Km''lik borulu iletim hatları ile tek bir santral binasında üretim yapılıyor.
Mevcut HES ile ilgili holding yetkilileri ile görüştüm. İddiaları sordum.
Aynen aktarıyorum:
"Murat Bey, Bozkurt''taki HES, Doğu Karadeniz''de bulunan HES''lerle karıştırılıyor. Ne yazık ki konu hakkında bilgi sahibi olan veya olmayan herkes yanlış bilgi veriyor. Bizim HES, 3 metre yüksekliğinde 10-12 metre boyunda bir yapı. Regülatör kapağı açıldı deniyor. Böyle bir durum yok. Çünkü açılabilecek bir kapak yok. Bu yapılar savaklı yapılar. Doğu Karadeniz''deki gibi radyal kapak yok."
Peki, öyleyse Fatih Ergin''in açıkladığı mesaj ne anlama geliyor…
Devam edelim.
Konu ile ilgili 28 Temmuz 2015 yılında Kastamonu Açıksöz gazetesinde yer alan o dönemde Bozkurt belediye başkanı olan Bozkurt Ekeş''in yaptığı açıklama tekrar okunmalı:
"HES''ten dolayı artık köylerimiz kayıyor. Burada HES bitmeden HES''i kapatmadılar, HES bitti ondan sonra HES''i kapattılar. Burası heyelanın en çok olduğu bölge, zemini zaten kaygan. Bozkurt''tan Kastamonu''ya ilerlerken yolun sağ tarafına bir bakın. Yara yara gelmiş, düşüm sağlamış, düşüm sağladığı yerde en az üç defa su baskını oldu. Üç tane köy kayıyor. HES bittikten sonra HES durduruldu. İyi de 6 ay evvelden neden durdurulmadı? Şu anda köylerin ulaşımı söz konusu değil. Bu bölgede Çatalzeytin''e yapılan HES çok başarılı bir HES… Bozkurt ve Cide''de yapılan HES bir rezalet. Buraya yapılan HES her halükarda Bozkurt''un başına bir bela. İnşallah yanılıyorumdur ama ben çalışacağına inanmıyorum."
Yani bir çelişki var.
Gerçek elbette ortaya çıkacak biz de takipçisi olacağız.
Ne olursa olsun onlarca candan bahsediyoruz. Her felaketten sonra söylüyoruz. Dere kenarlarına yapımına izin verilen binalar, çarpık kentleşme, rant uğruna izin verilen projeler, bilim adamlarının uyarılarına rağmen doğaya inat yapılan projeler…
İzin vermeyeceksiniz kardeşim, izin vermeyeceksiniz.
Müteahhit gitsin betonunu nereye dökerse döksün. Siz 400 metrelik yatağı olan bu dereyi 15 metreye sıkıştırıp kenarına da bina dikilmesine izin veremezsiniz.
Bu kaçıncı felaket.
Bu kaçıncı ölüm böyle…
Ne iktidar ne de biz akıllanıyoruz.
