İki yıl önce yaşanan “one minute” olayından sonra Türkiye dış politikada sıklet merkezini iyiden iyiye Ortadoğu’ya kaydırmaya başladı. Arap meydanlarındaki kalabalıklar Başbakan Erdoğan hakkında ne düşünüyor malum... Öylesine girift ilişkiler yaşanıyor ki, Türk medyasında Arap hayranlığı bayrağını sallayan kesim, kararı sokakların vermediğini yakında anlayacak. Yasalar hazırlanırken sokaklara sorulmuyor. Arap devlet liderlerinin tümü İsrail’i ağızlarına alırken sözlerine çok dikkat etmekteler, çünkü bonus olarak geri döneceğini biliyorlar Hal böyle olunca bir Türk başbakanın İsrail’e kafa tutarcasına tüm dünyanın izlediği anda yüksek volümlü tepki göstermesi Arap halkında kendilerinin yapamadığını başkası yapınca bir sevgi ve hayranlık yumağı oluşturdu ama bunun devamının geleceğini düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Hala anlayamadım, AKP tek başına ülkeyi yöneteli 10 yıl oldu... Arap ülkelerinin Türkiye’ye elle tutulur ne gibi yararları oldu merak içerisindeyim. Onlarla imtiyazlı bir petrol anlaşması yapıldığını hiç duymadım. Terör sorununu yıllardır halledemeyen Ankara’yı desteklemek şöyle dursun terör örgütüne desteklerini bile ilan etmekteler. Öyle ise nedir iktidarın bu Arap hayranlığı diye soru sormaktan kendimizi alamamaktayız. İslami duygu dünyaları ağır basıyor olabilir. Bu duygu, onların düşman gözüyle baktıkları ülke ile düşman olmayı gerektirmez.
Hamas’ın büro açması
Hamas’a ise dış platformlarda arka çıkan tek Arap olmayan Müslüman ülke Türkiye. Hamas liderleri Türkiye’yi değil Başbakan Erdoğan’ı ciddiye almakta. Amerika’nın baskısı sonucu Hamas lideri ile karşılaşmamak için mobilya dükkanına saklanılan günler gerilerde kaldı. Tabi ki Hamas, Erdoğan’ı ciddiye alıyor ama Hamas sonuçta bir Arap örgütü... Tüm Arap alemini yok sayarak merkezini Ankara’ya taşıyacağını sanmıyorum. Eğer İsrail ile barış istiyorsa Ankara’nın Hamas’a verebileceği sadece nasihatten ibarettir. ABD’nin uzak üssü olan ve Suudi Arabistan’ın uydusu konumundaki Katar, ağabeylerinden izin alırsa Hamas’a üs açtırabilir.
Ürdün düşünülebilir
Şam’ı terk edecek olan Hamas’a Türk topraklarının ne gibi yararı olabilir? Hamas yetkilileri de aptal değil Ortadoğu’da barışa atılacak imzaya Amerika’nın onay vermemesi halinde gerçekleşmeyeceğini biliyor. Bu günlerde ABD, Afganistan’dan çekilmek üzere iken Taliban ile gizli görüşmeleri bırakıp Katar’da Taliban yetkilileri ile masaya oturdu. Katar’da büro açmanın Suudi Arabistan’da temsilcilik açmak gibi olduğunu Halit Meşal de gayet iyi biliyor. Nüfusunun büyük çoğunluğunu Filistin’den göçenlerin oluşturduğu Ürdün’e büro açması Ürdün açısından sakıncalar taşımakta. Hafta başında Ürdün’e bir ziyaret gerçekleştiren Meşal, merkezi taşımayı düşündüğü Ürdün’de Kral 2. Abdullah ile görüştü. Göçmen Filistinlilerle güvenlik sorunu yaşayan Ürdün pek sıcak durmadı. Ankara’da Hamas’ın büro açması AKP hükümetinin kutsal dava gördükleri Filistin davasına zarar verebilir, çünkü zaten El Fetih’in bürosu bulunmakta. Karışık bir durum... Ankara Hamas’ın temsilciliği taşımasına sıcak bakıyor, yaşanacak gelişmelere nasıl göğüs gerecek orası belli değil.
Astronomik yardım
AKP iktidarının Hamas’a 300 milyon dolar yardım vaadinde bulunduğu lafı ortalarda geziniyor. Hiç bir makamdan yalanlama da yok... Aylarıdır Van ilimizde yaşanan insanlık ayıbını medyadan üzülerek izlemekteyiz. Kalitesiz ve yaz ayları için imal edilen çadırlarda bin bir güçlükle yaşayan insanlarımız ısınabilmek için kurdukları sobanın çadırı yakması sonucu bu güne kadar 29 insan hayatını yanarak kaybetti. 300 bin kişi Van ilini terk etti binlercesi yaşam ile yaşamamak arasında gelip gidiyor. Halk isyan noktasına gelmiş. Hani koskoca emperyal devlet olan Türkiye hala yazlık deprem çadırlarını değiştiremedi. Kendi halkı soğuktan kırılırken Hamas adındaki örgüte 300 milyon dolar gibi astronomik parayı nasıl verirler anlamak mümkün değil...
