Bünyamin ÖZTÜRK / ANKARA
Kayseri Bağımsız Milletvekili Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu, Türkiye'nin yetiştirdiği önemli bilim adamlarından ve Türk Tarih Kurumu'nun 15 yıl başkanlığını yapmış bir bürokrat. Halaçoğlu ile Meral Akşener liderliğinde kuracakları yeni partiyi konuştuk. "Türkiye Cumhuriyeti'nin özünden, gücünü milletinden alan, hiçbir devlete, hiçbir yapıya, hiçbir cemiyet veya cemaate bağlı olmadan, doğrudan halkın kendisine hizmet etmek için yola çıkacağız" sözleriyle partiyi tanımlayan Halaçoğlu, yönelttiğimiz; "Eski olarak tabir edilen siyasiler partide yer alacak mı?" "Vatandaşa ne vaat ediyorlar?", "Mali sorun nasıl çözülecek?" sorularına da içtenlikle cevap verdi.
Kuruluş hazırlıklarını yaptığınız yeni partinin temel çerçevesi hakkında ne söylenebilir?
Yeni oluşum bir defa herkesin kafasında şöyle oturmalı; Türkiye Cumhuriyeti'nin tüm vatandaşlarının özünden, gücünü milletinden alan, hiçbir devlete, hiçbir yapıya, hiçbir cemiyet veya cemaate bağlı olmadan doğrudan halkın kendisine hizmet etmek için yola çıkmış bir oluşumuz. Kuvayı Milliye ruhu ile ortaya çıkmış olacağız. Milli değerlerimizi ayaklar altına almış bir yapıyı ortadan kaldıracağız, yerine milli değerlerimizi ikame edeceğiz. Milletin malıyla kimse cebini dolduramaz, çünkü bu kul hakkıdır. Biz buna inanıyoruz. Yarın huzuru ilahiye çıktığımızda bunun hesabını veremeyiz. Bu bilinçle hareket ediyoruz. Ben şuyum ben buyum diye kimse asli niteliklerini kaybetmeyecek. Türkiye cumhuriyetinin vatandaşıyım diyen herkesi kucaklayacağız. Biz doğrudan doğruya milletimize hizmet etmek için yola çıkıyoruz.
MHP, ANAP ve DYP gibi partilerde siyaset yapmış eski isimleri partinizde görecek miyiz?
Kuracağımız parti milletin ümidi olarak ortaya çıkıyor. Öyleyse bu ümidi kırmamamız gerekiyor. Bu çerçevede yapmamız gereken herkesi kucaklamak. Milletin içinden gelen ve toplumun takdir ettiği, hiçbir zaman milletle ters düşmemiş, pürüzü ve defosu olmayan her partiden isimler olabilir. Ülkenin birlik beraberliğini savunan, cumhuriyetin temel değerlerini ön planda tutan, Kurucu liderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ü el üstünde tutan, milliyetçi ve muhafazakâr yapı içinde olan herkes yer alabilir. Geniş tabanlı bir yapı kuruyoruz. Ortaya çıktığımızda milletimizin 'Bunun burada ne işi var?' demeyeceği isimler olacak.
Yeni simalardan oluşan, gençlerin ve kadınların ağırlıkta olduğu bir kadro mu göreceğiz?
"Şu kadar hanım şu kadar erkek kontenjanı olacak diye bir kriter söz konusu değil. Bizim için asıl olan liyakattir. İster erkek olur ister kadın kim layıksa o görev alacak. İşin ehli olan bir insanı göreve getirdiğinizde kimse 'Ya bu olmamalıydı ben olmalıydım' diyemez. Liyakati esas alırsanız başarıda sağlarsınız. İlla şu partiden olsun ya da olmasın diye bir şartımız da yok. Ama önceliğimiz altını çizerek söylüyorum liyakatin esas alınmasıdır. Çünkü biz Türkiye'yi yönetmek istiyoruz. Türkiye Cumhuriyetini içine düştüğü durumdan çıkarmak istiyoruz.
Devletin tüm imkânlarını kullanan bir iktidar partisi ile karşı karşıyasınız. Bununla nasıl mücadele etmeyi düşünüyorsunuz?
Maddi yönden mücadele edemezsiniz. Basın yoluyla da mücadele etmekte zorluklarla karşılaşacağımızı biliyoruz. Ama bizim gücümüz de halktan geliyor. Çünkü bu parti milletin arzusu ile milletin içinden geliyor. Kendi arzumuz doğrultusunda bir parti kuralım diye yola çıkmadık. Türkiye'nin neresine giderseniz gidin 'illa bu oluşumu bekliyoruz' diyen milyonlarca insan var. Herhangi bir parti ayrımı gözetmeksiniz, AKP'lisinin de, CHP'lisinin de yeni bir parti beklentisinde olduğunu görüyoruz. Artık Türkiye'nin son dönemeci burasıdır. Ya var olacak ya yok olacak. Biz var olmasına gayret ediyoruz. Milletimizde bu nedenle destek veriyor. O devasa gücü ancak milletin gücü ile durdurabiliriz. İnşallah öyle yapacağız.
Vatandaşa ne vaat ediyorsunuz? Asgari ücretten işsizliğe kadar birçok alanda sorunlar sizi bekliyor?
Devlet yönetmeye talipseniz bu sorunlara yönelik çözüm önerileri de ortaya koymak zorundasınız. İktidar olduktan sonra bu projeleri geliştiririm diyemezsiniz. Şu an harıl harıl projeler üzerinde çalışılıyor. Bir kısmı hazır bir kısmı hazırlanmaya devam ediyor. Ama bunların hepsi bir biri ile bağlantılıdır. Sağlıktan tarıma ekonomiden dış politikaya kadar hepsinin üzerinde çalışılıyor. Bütün bunların hepsi birbiri ile bağlantılı konulardır. Yarın siz sağlık alanında büyük reformlar yaptık diyor ve vatandaş 2 ay sonraya randevu alabiliyorsa sağlık alanında hiçbir şey yapamamışsınız demektir.
Hastanede muayeneniz size ücretsiz diye lanse ediliyor ama siz eczanede o ücreti ödüyorsanız bunun başarı olduğu söylenemez. Ama biz gerçek anlamda bir reform başlatacağız. Türkiye Cumhuriyeti'nin her vatandaşı bütün hastanelerde istediği gibi hiçbir ücret ödemeden tedavisini olabilecek. Mesela geçen yıl sağlık sektörüne 96 milyar harcanmış. Bunun 46 milyar lirası sadece sosyal güvencesi olan vatandaşlarımızın sağlık giderleri için harcanmış. 50 milyar lirası da makine bakımı, teçhizat, personel ve cari giderlere harcanmış.
Burada ne kadar tasarruf yapabilirsiniz buna bakmalısınız. Bizim oluşturacağımız sistemde en az 30 milyar lira tasarruf yapabiliyorsunuz. Böyle bir tasarruf sizin asgari ücretinize de işsizlik sorununuza da çözüm anlamında katkı sağlar. Yatırımcının önünü açtığınızda ve bir takım düzenlemeler yaptığınız takdirde bunların hepsinin önü açılır ve bir nevi işsizlik sorununa çözüm üretmiş olursunuz.
"İyi bir Türkiye devralmayacağız"
Her şeyi yeni baştan inşa etmek zorundayız. Devraldığımızda 1918 Türkiye'sinden çok daha iyi bir Türkiye devralmayacağız. Mesela eğitim sistemi, cemaatlerin ve tarikatların eline bırakılacak bir konu değil. Öğretmen ve din adamlarınızı iyi yetiştirmezseniz topluma iyi bir gelecek vaat edemezsiniz. Yeni bir eğitim anlayışı ortaya koymak gerekir. Uluslararası alanda yarışacak ve beyin göçünü önleyecek bir program ortaya koymalısınız. Bunların hepsi Türkiye'de ekonomik ve toplumsal yapıyı etkileyecek konular. Örneğin tarım alanında kesinlikle organik tarıma geçilmeli. Çünkü hormonlu bir tarım üretimi ile birlikte sağlık giderleriniz de artar. Hepsi bir biriyle bağlantılı konular. Enerji kaynaklarıyla ilgili konularda rüzgâr ve güneş enerjileri tamam. Ancak dünya nükleer enerjiyi terk ediyorken Türkiye nükleer enerjiye geçiyor. Türkiye'nin çok önemli kaynakları var. Enerji bağımlılığını azaltacak bir takım projelerimiz var. Enerji alanında dışarıya bağımlılığı azaltacak projeler geliştiriyoruz.
Hükümet programı üzerinde de çalışıyorsunuz sanırım?
Şu an partiyi kurmak çok kolay. Önemli olan ortaya çıktığınızda birileriyle polemiğe girmek yerine vatandaşa ne yapacağınızı anlatmanızdır. Cumhurbaşkanı veya Başbakan ne söylemiş ona bakmayacağız. Kimseyle polemiğe girme ihtiyacı hissetmeyeceğiz. Açık ve net neler yapacağımızı anlatacağız. Şu an olduğu gibi gündemi kendileri belirlemek isteyeceklerdir. Biz ona takılıp kalmayacağız ve vatandaşın sorunlarına eğileceğiz. Bugün gündem işsizlik, ekonomi, terör ve dış politikadadır. Devlet bütçesinde denge var mı? Asıl meseleler bunlardır. Türkiye'nin bir diğer sorunu birlik ve beraberliktir. Biz bu konularda neler yapacağımızı anlatacağız. Halkın önceliklerini gündemimize alacağız. Avrupa istedi diye insan hakları konusunda düzenleme yapmayacağız. Gerekli düzenlemeleri kendi insanımız için yapacağız. Basın özgürlüğünü birileri istedi diye değil evrensel değerler neyse onu yerine getireceğiz. Bu bakış açısı ile bakıyoruz konulara.
Yeni partinin mali konularını nasıl çözmeyi düşünüyorsunuz?
Belli ölçülerde maddi konularda tabi ki sıkıntılarımız var. Önümüzde seçimler de var. Herhangi bir yerden destek almayacağımıza göre o zaman nasıl çözeceğiz? Çözme düşüncemiz şöyle; Biz 1 veya 2 Milyon üye kaydedeceğiz. Üyelerimizden asgari 10 TL bir bağışta bulunmalarını isteyeceğiz. Bu bize şimdilik yeter. Yaptıkları yardımın nereye gittiğini şeffaf olarak göstereceğiz. Böyle bir yöntem düşünüyoruz. Bunda da başarılı olacağımıza inanıyorum. Çünkü yaptığımız temaslarda milletimizden çok olumlu tepkiler alıyoruz. Halkın içinden çıkan, halkın iradesi ile kurulmuş, milletin merkezinden gelen bir parti olarak hareket edeceğiz. Doğrudan doğruya halka ineceğiz halk ile bütünleşeceğiz. Dediğimiz gibi halkı temsil ediyor ve ülkeyi yönetmeye talibiz. Muhalefet olmak ya da şu kadar milletvekili çıkarmak gibi bir hedefimiz yok. Doğrudan iktidar olmak istiyoruz. İnşallah olacağız da. Birçok insan yardımda bulunmak istiyor ama kabul etmiyoruz.