Hakan Fidan’a göre Türkiye’nin gideceği yer!
MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın, 2010 yılında, Oslo’da, PKK ile masaya oturduğunda, muhatabı olan PKK temsilcilerine, “Tayyip Erdoğan’a ‘Abdullah Öcalan ile vizyonlarınız yüzde 95 oranında örtüşüyor’ dedim” şeklinde özetlenebilecek sözlerinden bahsetmiş ve “O vizyonun ne olduğu, konuşmada kısmen var!” demiştim.
* * *
Fidan’a göre Tayyip Erdoğan’ın Abdullah Öcalan ile örtüşen vizyonunun bir ayağı şöyleydi:
Hakan Fidan: ...Şimdi bizim yaşadığımız bir sıkıntıyı anlatayım size. Her sene on bin tane öğretmen alınır. Adamı alıyorsun, Güneydoğu’da öğretmen açığı var. Adam ertesi sene gitmek istiyor dört sene beş sene duruyor batıya gitmek istiyor. Niye? “Benim orada yaşam şartlarım iyi değil.” İktidar beş sene önce dedi ki “Biz” dedi “Yerel Yönetimler Yasası’nı geçiriyoruz, belli şeylerin mahalli teşkilatlarını kaldırıyoruz. Milli eğitim şunlar bunlar bakanlıklarını kaldırıyoruz valiliklere ve belediyelere veriyoruz. İlk önce valiliklere uzun vadede belediyelere gidecek...” Aslolan şudur yani şimdi Hakkâri’de yol yapılacak, Ankara’dan Devlet Planlama Teşkilatı’ndan görüşülüp şeye çıkıyor işte... Çemişgezek’te ne olacak şurada ne olacak... Bu adamı şimdi öğretmen alacaksınız... Oradaki valiliğe kontenjan verilecekti. Valilik bu öğretmeni alacak, adam oraya gidecek... Biz bunu yapamadık yani Cumhurbaşkanı iki defa geri çevirdi. (Ahmet Necdet Sezer’i kastediyor) Aldı Anayasa Mahkemesine götürdü o zaman, kaldı gitti. Şimdi bu son derece verimliliğe dayalı bir şeydi. Hani siyasetle, ideolojiyle falan filan da alâkası yok bunun, aklın yoludur bu.
Sabri Ok: (PKK temsilcisi) Evet.
Hakan Fidan: Yani daha fazla işi aşağıdakilere devredersen merkez de daha anlamlı işlerle uğraşır.
Sabri Ok: Daha stratejik düşünsün.
Hakan Fidan: Daha anlamlı işlerle daha büyük bir şeylerle ve Türkiye’nin gideceği yer de odur. Yani ben size burada siyasi iktidarın psikolojisini fikrini ve parametrelerini elimden geldiğince şeffaf bir şekilde bir taraftan yansıtmaya çalışıyorum.
Sabri Ok: Sağolun.
* * *
Ahmet Necdet Sezer’in veto gerekçelerini de hatırlayalım!
Sezer, 2004 yılında, İl Özel İdare Yasası’nı “Yerinden yönetim, Anayasa’da ‘devletin ülkesi ve ulusuyla bölünmezliği ve yönetimin tümlüğü’ ilkeleriyle sınırlandırılmıştır. ‘İdarenin bütünlüğü’ ilkesi, tekil devlet modelinde yönetim alanında öngörülen temel ilkedir” gerekçesiyle veto etmişti.
Sezer, Kamu Yönetiminin Temel İlkeleri ve Yapılandırılması Yasası’nı veto ederken de “Yapılacak düzenlemelerin, ülke ve ulus birliğini, tekil devlet yapısını, merkezi yönetim-yerel yönetim dengesini zedelememesine, anayasal ilkelere, kamu yararına ve kamu hizmetinin gereklerine uygun olmasına özen gösterilmesi yaşamsal önem taşımaktadır” demişti.
AKP, o yasaları, Gül döneminde, paket yasaların içine yedirerek tek tek çıkardı veya Güneydoğu’da PKK’nın alan hâkimiyeti kurmasına seyirci kalarak fiilen uygulamaya koydu.
Çünkü Hakan Fidan’ın belirttiği gibi Abdullah Öcalan ve Tayyip Erdoğan’ın vizyonları, yüzde doksan beş oranında örtüşüyordu!
* * *
Şimdi bütün bunları, AKP’nin Suriye politikası gereği IŞİD’in Suriye’ye yerleştirilmesi, IŞİD’in de işgal ettiği yerlerden Arap ve Türkmenleri tasfiye ederek PKK’yı Türkiye’nin bütün Güney sınırlarına hâkim kılmasıyla birlikte düşünelim! ABD, İncirlik’e yerleşmekte olduğuna, daha önce de Çekiç Güç modeli ile Kuzey Irak’ta bir devlet kurulmasını sağladığına göre Türkiye’nin nereye gittiği belli değil mi?
PKK, Suriye’ye sürülüyor çünkü Kuzey Irak’ta işi bitti. Barzani bile “gidin” diyor! PKK’ya Suriye’deki siyasi ihale verildi!
Kerkük’te bile Türkmen bölgesi olan Tisin’de, valinin emriyle Türkmenlerin evleri yıkılıyor!
Nihai hedef ise Türkiye!