Güvenli bölge kimin güvenliğini sağlıyor?

Güvenli bölge kimin güvenliğini sağlıyor?

ABD ile Türkiye arasında varılan güvenli bölge mutabakatı kimin güvenliğini sağlıyor? ABD ile güvenli bölge anlaşması yapılırken PKK /PYD ile müttefikliği bitireceğine dair bir taahhüt alındı mı?

Fatih ERGİN / YENİÇAĞ

Suriye iç savaşında yaşanan ABD - Rusya çekişmesinde kazanan tarafın, Esad'ın ayakta kalması ve rejimin Fırat'ın doğusu haricinde ülke genelinde hâkimiyeti sağlamasıyla Rusya olduğu ortada. ABD'nin ise elinde sadece Suriye'nin kuzeyi kaldı ki, burayı da PKK / PYD ile kontrol altında tutuyor. Bu durumda Fırat'ın doğusundan terör varlığının kazınması, ABD'nin Rusya karşısında bir defa daha kaybetmesi demek. Türk kamuoyunun ABD'nin böyle bir duruma Türkiye ile vardığı güvenli bölge mutabakatıyla razı geldiğine inanması mı isteniyor?

TERÖR DEVLETÇİĞİ KALICI HALE GELİYOR

AKP iktidarı Suriye iç savaşı çıktığından bu tarafa, ABD ve Rusya arasında gidip gelen politikalar izledi. Bu durum, Suriye’deki iç savaşın milli güvenliğimizi tehdit eder hale gelmesine yol açtı ki, ABD’nin güvenli bölge planına entegre olarak bir büyük hata daha yapıldı. Türkiye bu hatanın etkisini henüz hissetmiyor ama daha şimdiden ortaya çıkardığı sonuçlardan bahsedebiliriz.

Mesela, yanlış politikaları ile Suriye sınırımızda ABD ile PKK/PYD’yi müttefik haline getiren AKP iktidarı, şimdi de ABD’yi Suriye’de kalıcı hale getiriyor. ABD’nin Suriye’deki varlığına meşruluk kazandırıyor. Doğal olarak ABD’nin Suriye’nin kuzeyinde kurduğu terör devletçiği de kalıcı hale geliyor. ABD'nin Körfez Savaşı'ında Irak'ın kuzeyini yasaklı bölge ilan eden 36. paralel uygulaması nasıl Barzanistan'ın oluşmasına yol açtıysa, güvenli bölge de Suriye'nin kuzeyinde PKKistan'ı perçinliyor. 

GÜVENLİ BÖLGE PLANI TERÖRİSTBAŞI ÖCALAN'IN YAKLAŞIMI İLE UYUMLU

Dikkat edilirse, teröristbaşı Öcalan 6 Mayıs tarihinde kamuoyuna aktarılan mesajında omurgasını PKK/PYD'nin oluşturduğu "SDG'nin (Suriye Demokratik Güçleri) yerel demokrasi perspektifinde çözüme ulaştırılması amaçlanmasını ve bu bağlamda Türkiye'nin hassasiyetlerine de duyarlı olunmasından" bahsetmişti. Öcalan'ın bu yaklaşımı ile ABD'nin güvenli bölge planı tamamen uyuşuyor. Güvenli bölge planı ile Türkiye oyalanmaya devam ederken, SDG tamamen koruma altına alınıyor. Dört ayaklı sözde Kürdistan'ın ikinci ayağı bölgeye inşa ediliyor.

TSK'NIN YPG KONTROLÜNDEKİ BÖLGEYE GİRMESİ ÖNLENDİ

Türkiye ile vardıkları mutabakata rağmen PYD, ABD için Suriye de halen bir müttefik konumunda. Öyle anlaşılıyor ki, güvenli bölge anlaşması yapılırken, ABD'den PKK/PYD'yi müttefik görmekten ve Suriye’nin kuzeyini uçuşa yasak bölge yapma çalışmalarından vazgeçmesi yönünde bir taahhüt vermiş değil. Türkiye, Ortadoğu'da yaşanacak her olaydan doğrudan etkilenecek bir konuma itiliyor. Güvenli bölge ile TSK'nın YPG’nin kontorülündeki bölgeye girmesi önlendi ve ABD TSK ile YPG arasına girmiş oldu. ABD, hem İsrail hem de petrol akışının güvenliği noktasında önemli bir adım atmış oldu. PKK devletinin engellenmesi, Türkiye'nin kendi inisiyatifleri ile mümkün. ABD'ye rağmen Türkiye'nin terör devletine mani olması, bir şekilde bölgede kendisinin bulunması ile mümkün.