Gül'ün imzası ve Köşk'te şarap!
Ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Yüksek Askeri Şûra kararlarını imzalayıp, onayladı.
Peki bu ne anlama mı geliyor? Başbakan iken inanmayıp, muhalefet ettiğine şimdi inanıyor demek.
Diyeceksiniz ki, zorunlu olarak imzaladı.
Devlette huzursuzluk çıkmasın, ahenk bozulmasın diye onayladı.
Hem imza atmasa da değişen bir şey olmayacaktı.
Söz konusu olan huzur ve ahenk ise Sayın Gül’ün Köşk’e çıkmasında da aynı şeyler söz konusudur.
Abdullah Bey’in aday olmaması için bu ülkede muhtıra verilmedi mi?
Aday olursa her şey alt-üst olur denmedi mi?
Dendi ve Sayın Gül buna rağmen aday ve Cumhurbaşkanı olmadı mı?
Dün o risk göze alınabildi ise bugün YSK kararlarını imzalamamak riski neden göze alınamadı?
Hem Başbakanlık makamı çok mu önemsiz?
Değilse Başbakan iken karşı çıktığınıza, Cumhurbaşkanı iken neden imza atıyorsunuz?
İşte sadece bu fotoğraf bile AKP’yi ve lider kadrolarını net olarak anlatmaktadır.
Tıpkı türban konusunda olduğu gibi, YAŞ konusu da siyaseten kullanılmıştır..
Haksızlık mı ediyorum.
Tekrar edip soralım, o zaman imzalamamak neden?
Sahi aynı şeyi Erdoğan da yapar mı acaba?
Tayyip Bey, Gül’den sonra Çankaya’ya çıkarsa o da böyle mi davranacak yoksa.
Erdoğan da tıpkı Sayın Gül gibi Başbakan iken sürekli şerh düşüyor.
Şimdi bu tablo karşısında YSK kararları istismarcısı olan malum medya ne yapacak merak ediyorum.
Zerre ilkeleri varsa çıksınlar, bu onayı eleştirip, meydan okusunlar da görelim.
Gelelim Çankaya Köşkü’nde şarap içilmesi olayına:
Siyasal İslamcı kesim yıllar yılı Çankaya Köşkü’ne Atatürk’ün sofralarını ima edip “meyhane” benzetmelerini yapardı.
Atatürk’ün döneminde arada bir rakı içilen Köşk’te şimdi şarap içiliyor.
Fotoğraflar boyboy gazetelerde yayınlandı.
Rakı içmeye meyhane benzetmesini yapan kesim şimdi neden suskun acaba?
Yoksa şarabın alkol oranı, rakıdan düşük diye mi tepki verilmiyor?
İyi de şarabın yasaklılığı kutsal kitabımızda bizatihi ismiyle zikredilmiyor mu?
Altını çizmek istediğim, Çankaya Köşkü’nde neden içki içildiği değildir.
Laik bir ülkede böyle bir soru sorulması bile abesle iştigaldır.
Söylemek istediğimiz husus, Çankaya Köşkü meyhane oldu istismarını yapanlara ilahi adaletin bu şekilde tecelli etmesi olayıdır.
Bezirgan tayfa cevap ver, dün Çankaya meyhane idiyse bugün ne?
Göreceksiniz cevap veremeyecekler..
Bunlar böyle sorulara lal olurlar...
Bizim cevabımız ise şudur:
Çankaya Köşkü ne dün, ne de bugün asla ve kat’a meyhane olmadı ve değildir. Çankaya Köşkü Cumhurbaşkanlarımızın makamı ve konutudur.
DANSA DEVAM...
Sınır geçilmedi diyen peşmergenin hesabı ne?
TSK, K.Irak’ta nokta operasyonlarına start verir ve Rueter gibi tarafsızlığı tescilli uluslararası ajanslar, kendi gözlemleri ile bunu bütün dünyaya duyururken Peşmerge Yönetimi, sınırın geçildiğinden haberdar değiliz diyor ve aklınca kafa karıştırmak istiyor.. Yahu bu peşmerge değil midir son olarak bir hafta önce K.Irak’taki PKK hedeflerine yapılacak operasyon bizi ilgilendirmez diyen. Ne oldu da bir haftada yine dansa başladılar.. Diyeceksiniz ki adamlar onlarca yıldır raks ediyor, bu zikzaklar normal.. Elbette öyle ama bu beyandan ben başka şeyler sezinliyorum. Mesela bizim haberimiz yok diyerek harekata onay vermediklerini PKK ile diğer Kürt unsurlarına iletmeyi istemiş olabilirler... Valla en iyisi, bu peşmergeye bu harekatı iyice duyurmak.. Bunun için de onbinlerle sınırı geçmek ve orada bir tampon bölge kurmak gerekiyor.. Yok aslında böyle bir harekat peşmergeye haddini bildirmekten ziyade Kerkük’ü güvenceye almak ve Bağımsız Kürt Devletinin ilanını engellemek için de gerekiyor.. Genelkurmayımız da bütün bunları elbette hesap ediyordur... İyi de acaba tezkerenin içeriği böyle bir harekata izin veriyor mu?Duyumlarımıza göre tezkereye hükümet tarafından sınırlamalar getirilmiş.
KAFAM KARIŞTI!
Tapu-Kadastro’da sözlü sınav soruları?
Önceki gün Ankara büromuza Hayati Yılmaz ve Mehmet Erdem adlarında iki genç geldi. Tapu-Kadastro sınavına girdiklerini, yazılıyı kazandıklarını ancak sözlüyü geçemediklerini söylediler. Sözlü sınav zor muydu, dedim şu karşılığı verdiler: “Sözlü sınavda adaylara sadece adı soyadı ve baba adı soruldu...” Bu cevap karşısnda kafam karıştı... Düşündüm; yapılan sözlü sınav, yoksa fiziki bir muayene mi, diye ama devlette işe girerken zaten sağlık raporu isteniyor. Ayrıca Hayati ve Mehmet adlı gençleri ayağa kaldırıp bir kez daha baktım, fiziksel hiçbir kusurları da yok.. Yoksa yoksa bu sözlü sınav olayı, yandaşları almak ve kadrolaşmak için mi kullanılıyor?Diyeceksiniz ki her dönemde bu tür sözlü sınavlar vardı.. Doğrudur, vardı da geçmişte yazılı sınavın belirleyici olma oranı yüzde 80’lerdeyken şimdi bu oran yüzde 50’lere çekildi. Yani artık sözlüler belirleyici oluyor.. Muhalefet partilerinin Tapu-Kadastro olayındaki eleman alımlarını TBMM’ye getirmelerini teklif ediyoruz.
BEKLİYORUM...
Alternatif, Baykal’la saat 21.00’de ART’de başlıyor
1993’den beri TGRT, STAR TV ve FLASH TV’de yayınlanan haber-tartışma programımız bundan böyle ART’de (Avrasya TV) olacak.. 12 yıl aralıksız ekranda olan Alternatif Programı son iki yıldır ekrana gelmiyordu. 3 Aralık’tan itibaren her Pazartesi günü saat 21.00’de yayına gelecek olan Alternatif, yine canı-yayın formatını sürdürüp siyasi gündemi elinde tutacak ve hiç kimsenin ekrana getiremediği konu ve konukları beyaz cama taşıyacak. Alternatif bugün yayınlanacak olan ilk programında, CHP lideri Deniz Baykal’ı ağırlayıp kamuoyunun merak ettiği sorulara cevap arayacak.. Alternatif’in önümüzdeki programlarda da bazı sürprizleri olacak. Hepinizi programımıza bekliyoruz efendim...