Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da Millî İrade Platformu iftarında konuştu. Gezi Davası’nda ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Osman Kavala’yı hedef alan Erdoğan şöyle dedi:
“En son bir zatla ilgili karar bazı çevreleri çok rahatsız etti. Bu adam Türkiye’nin Soros’uydu. Bu adam Gezi olaylarının perde arkası koordinatörüydü. Yargımız onunla ilgili nihai kararı verdi ve bu karar malum çevreleri rahatsız etti. Kusura bakmasınlar bu ülkede hukuk var, yargı var. Bu yargı da hakkın egemen olması için bu kararı verdiler. Gezi olaylarıyla ilgili kararla yargımız, vicdanları rahatlatmakla kalmamış, aynı zamanda benzer niyetleri taşıyanlara da hukuk ve adalet dersi vermiştir”
“ARTIK VERİLEN KARARA TABİ OLACAKSINIZ”
“Şimdi birçok yerden arayanlar var. Yurt dışından arayanlar oldu. Biz de dedik ki ‘kusura bakmayın Türkiye hukuk devleti’. Siz terör örgütünün caddelerinizde boy göstermesine evet diyorsunuz. PKK paçavralarıyla boy gösteriyor. Onlara ses çıkarmıyorsunuz. Türkiye’de atılan adımlar sizi rahatsız ediyor. AİHM ne dedi ilk derece mahkeme kararı vermediği sürece adım atamayız denildi. Şimdi buyurun karar verildi. Artık verilen karara tabi olacaksınız. Uysanız da uymasanız da bu karar uygulamaya girecektir.”
“Ne terör örgütlerinin kalleş elleri ne de siyasetteki uzantılarının hedef göstermeleri bizleri milletimize hizmet etmekten alıkoymayacaktır. Sivil toplum kuruluşlarımız korkuyu korkutan bir biçimde çalışmalarını sürdürecektir.”
KAZ DAĞLARI’NI GÖRMEZDEN GELEN ERDOĞAN ÇEVRECİYİZ DEDİ GÖRÜNTÜLERİNİ YAYIMLAYAMADIĞI BİRA İDDİASINI TEKRARLADI
Kazdağları, Kuzey Ormanları, Yeşil Yol’da yapılan ağaç katliamlarını unutan Erdoğan “Çevreci biziz” iddiasında bulundu.
Erdoğan şunları söyledi:
“Dolmabahçe Camii’yi hatırlayın. Bira kutularıyla oturan o müptezeller. Camiiden buradaki makamımıza kadar geldiler, Gezi’cilerle birlikte Taksim meydanına yürüdüler. İşte o Geziciler maalesef o gün orada kaldılar ve bunu ne adına yaptılar, çevre adına yaptılar. Bu nasıl çevrecilik. Çevreciliğin destanını biz yazdık. 5 milyon civarında fidan dikerek yaptık. 12 tane ağacın bir başka yere nakline ne dediler. Bak ağaçları söküyorlar.”
“Cumhuriyet mitingleriyle darbe çağrısı yaptılar. 3678 garabetiyle meclis iradesini gasp etmeye çalıştılar. Siyasi suikastlerle kaosa sürüklemeye kalktılar. Partimizi kapatmaya çalıştılar. 17-25 Aralık yargı darbesiyle hükümetimizi alaşağı etmeye çalıştılar. 15 Temmuz ihanetiyle saldırılarını canımıza kastetmeye, darbe teşebbüsüne kadar götürdüler.”
“Bu süreçte aralarında yol arkadaşlarımızın da olduğu şehitler verdik. Ama milletin iradesini sırtlanlara, akbabalara, ruhunu emperyalistler satmış alçaklar çiğnetmedik. Milletimizin bize sandıkta verdi kutlu emanete halel getirmedik. Daima dik durduk. Sağlam durduk. Hukuktan bir an olsun ayrılmadık.”
YİNE TÜRBAN MAĞDURİYETİ
“Kızlarımızın başörtüleriyle okula giremediği, başörtülü olan kızlarımızın üniversite kapılarında süründürüldüğünde, polislerin maalesef kızlarımızın başörtülerini çekip aldığı dönemde şimdi tüm güvenlik güçlerimizin onları teminat altına aldığı günlere geldik. Bugünleri bizlere ulaştıran Allah’a hamdolsun.”