Çoğu “trajik” ekonomik ve politik olaylarla başlayan 21. Yüzyıl; özellikle teknolojik alanda “baş döndürücü” bir seyir takip ediyor.
Gelişmelerde genç beyinlerin büyük rol aldığı, icatların açıklandığı bir “şaşırtıcı” bir süreç yaşanıyor.
Ne var ki, Türkiye; hızla gelişen teknolojiden, nasibini alamıyor.
Gelişmeler ve veriler, ne yazık ki teknoloji alanında da pek ileri adımlar atılamadığını gösteriyor.
Her şeyden önce, eğitimin daha ilk dönemlerinde işi ciddiye almak icap ediyor.
Dünya üzerindeki çoğu ülkelerde, hem devlet, hem özel sektörün kısaca “AR-GE” diye bilinen araştırmalara ayırdığı bütçe ile Türkiye’nin harcayabildiği miktar, her yıl “makas”ı daha da açıyor.
Gerçi, AR-GE için, bütçede ayrılan pay gittikçe artıyorsa da, Batı’nın ölçeklerine göre, girişim çok cılız kalıyor.
Batı ve doğu ülkelerinin çoğu, “geleceklerini” bu fon ve çalışmalarla şekillendiriyor.
Unutmamalı ki, bilginin ulaşılabilirliği baş döndürücü hızla yayılıyor.
Buna ayak uydurabilen ülkeler ancak “ben de varım” diyebiliyor.
İşte böylesine bir ortamda, eğer lise düzeyinde bir fen yarışmasına tam 22 yıldır üstelik uluslararası ortamda yoğun bir ilgi gösteriliyorsa, üzerinde tekrar tekrar özenle durmak gerekiyor.
MEF Eğitim Kurumları’nın “başarı” ile yürüttüğü Liselerarası Proje Yarışması’nın 22’ncisi, sona ermiş bulunuyor.
Dünyanın en kapsamlı bilim buluşmalarından biri olan Araştırma Projeleri Yarışması, gençlerin bilimsel çalışmalarını desteklemeyi hedefliyor.
Arnavutluk, Azerbaycan, Bosna Hersek, Bulgaristan, Çin, Dubai, Hırvatistan, İspanya, İtalya, Kanada, KKTC, Kosova, Macaristan, Makedonya, Romanya, Rusya, Sırbistan, Slovakya, Slovenya, Tayland, Türkmenistan ve Ukrayna olmak üzere Türkiye’nin de içerisinde bulunduğu 26 ülkeden 90 projenin katıldığı yarışmada 165 lise öğrencisinin çalışmalarını ayrı ayrı “özenle” değerlendirmek icap ediyor.
Yıllardan beri, büyük titizlikle, coşkuyla izlediğimiz ve övdüğümüz projenin mimarı, Dr. İbrahim Arıkan’ı bir kez daha “candan” kutlamak da gerekiyor.
Dr. İbrahim Arıkan, açılış töreninde ilgiyle takip edilen konuşmasında, ilk çağlardan günümüze kadar gelişen evreleri anlatırken, “Batı demokrasi”sinin vazgeçilmez unsurlarını dile getirmesi de kulaklarda çınlıyor.
Bu arada, açılış törenine katılan ve yaptığı konuşmada, kaliteli eğitim sisteminin önemine değinen TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in projelerin standlarını tek tek, titizlikle incelemesine de dikkatleri çekmek bize düşüyor.
Özen ve beğeni ile izlediğimiz yarışmalardan “icatlar”ın yanı sıra alınacak çok dersler bulunuyor.
Her şeyden önce; yarışmanın ana amaçları arasında, “teşvik”, “hedef gösterme” gibi iki önemli unsurun bulunmasının yanı sıra, bir “tanıtım” görevi de üstlendiği görülüyor.
