Ortaya atılan ddialara göre, geçmişteki sesler, bir şekilde atmosferin yüksek katmanlarında kaydediliyor ve zaman zaman bu seslere ulaşılabiliyor. Ancak bu iddialar, bilimsel gerçeklerle örtüşmemekte. Peki, bu düşüncenin kökeni nedir ve iyonosfer tabakasının yapısı hakkında neler biliyoruz? İşte tüm detaylar...
İYONOSFER NEDİR VE NASIL ÇALIŞIR?
İyonosfer, Dünya'nın atmosferinin yaklaşık 30 kilometre ile 1.000 kilometre arasındaki kısmında bulunan, elektriksel olarak yüklü gazlardan oluşan bir tabaka. Bu katman, güneşten gelen yüksek enerjili parçacıkların etkisiyle iyonlaşan gazlardan meydana gelir. İyonosfer, radyo dalgalarını iletme ve bazı iletişim sistemlerinin çalışması için kritik öneme sahip. Bu tabaka, aynı zamanda atmosferdeki elektriksel yüklerin dağılmasına ve gök gürültüsü gibi olayların oluşmasına da yardımcı olur.
Uzay bilimleri uzmanı ve NASA'dan emekli astrofizikçi Dr. David Smith, iyonosferin yapısını şu şekilde açıkladı:
“İyonosfer, Dünya atmosferinin üst katmanlarından biridir ve birçok farklı yüklenmiş parçacık içerir. Bu katman, radyo dalgalarını yansıtarak uzak mesafelere iletişim kurmamıza olanak sağlar. Ancak, burada seslerin birikmesi veya kaydedilmesi gibi bir durum söz konusu değildir.”
SESLER VE İYONOSFER: İLİŞKİ VAR MI?
Ses, fiziksel bir dalga hareketi olarak havada iletilir. Havanın molekülleri arasında titreşim yaratarak bir ses dalgası oluşturur. Bu nedenle, seslerin havadan, yani atmosferden, iyonosfer tabakasına ulaşması mümkün değil. İyonosfer, genellikle elektromanyetik dalgalarla etkileşime giren bir katman olup, ses dalgalarını iletmek için uygun bir ortam değil.
Atmosfer bilimleri profesörü Prof. Dr. Emily White, bu konuda şunları belirtti:
“Ses dalgaları, iyonosfer gibi iyonlaşmış gazlardan geçemez. Ses dalgaları, atmosferdeki moleküllerle etkileşimde bulunarak yayılır. Ancak iyonosferdeki yoğunluk ve yapısal özellikler, ses dalgalarının yayılmasını engeller. Bu yüzden, geçmişte yaşamış insanların seslerinin iyonosferde kaydedilmesi bilimsel olarak mümkün değildir.”
GEÇMİŞTEN KALMA SESLERİN KAYDEDİLMESİ: GERÇEKTEN MÜMKÜN MÜ?
Peki, o zaman bu tür iddialara neden inanılıyor? Birçok kişi, seslerin bazı teknolojiler aracılığıyla kaydedilebileceğini düşündü. Örneğin, ses kaydı yapan cihazların, geçmişteki sesleri bir şekilde kaydedebileceği veya bu seslerin elektromanyetik dalgalar aracılığıyla atmosferde “birikmiş” olabileceği fikri popüler olabiliyor. Ancak bilimsel gerçekler bu tür iddiaların temelsiz olduğunu ortaya koydu.
Fiziksel bilimler uzmanı Dr. John Williams, şu açıklamayı yaptı:
“Seslerin kaydedilmesi, belirli bir cihazın veya ortamın kullanılmasıyla mümkündür. Fakat bu, atmosferde kendiliğinden seslerin birikmesi anlamına gelmez. İyonosferde seslerin birikmesi veya kaydedilmesi gibi bir durum söz konusu değildir. Bu tür iddialar, genellikle yanlış anlamalar veya popüler kültürün etkisiyle ortaya çıkmaktadır.”
SESLERİN İYONOSFERDE BİRİKMESİ: GERÇEKTEN NEREDEN GELİYOR?
Geçmişte yaşamış insanların seslerinin kaybolduğu ve kaydedildiği yönündeki iddialar, birçok bilimsel teoriyi göz ardı etmekte. Bu tür düşünceler, insanların teknolojiye ve bilinmeyenlere olan merakından kaynaklanmakta. Özellikle radyo dalgaları, elektromanyetik dalgalar ve iletişim sistemleri hakkında yapılan araştırmalar, bazı kişilerin iyonosferin bir "ses kaydedici" gibi işlediği düşüncesine kapılmasına yol açmış olabilir.